WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın borcunun bir an önce ödenmesini temin etmesi yönüyle sıradaki alacaklılar lehine de yapılmış sayılacağından bu yönden işlemin muvazaalı olmadığını gösterir nitelikte olduğu, ispat yükünün davacıda olduğu ve davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davalıların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b,2 maddesi uyarınca kabulü ile düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17/10/2016 tarih, 2015/1173 esas ve 2016/857 sayılı kararının kaldırılmasına, davacının davasının reddine, karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, BK’nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. Davacı kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, BK 18.(yeni 19.) maddeye dayalı olarak bir dava açabilir....

    Somut olayda, davalı Belediye ile davalı şirket arasında muvazaalı bir işlem yapılıp, davacı gerçekte Belediyeye hizmet verdiği halde davalı taşeron şirkette çalışmış gibi gösterilmiştir. Muvazaalı işlemin tarafları birbirlerine karşı bu muvazaa ilişkisini ileri sürebileceklerinden davalı Belediye muvazaalı işlemin tarafı diğer davalı şirketle birlikte müşterek ve müteselsil olarak sorumlu olduğundan davalı Belediyenin ve muvazaalı işlemin tarafı olmayan davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde olup davalı şirketin de davacının alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken bu davalı hakkında davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. 3- Dava kısmen kabul kısmen reddedilmiş olmasına rağmen kabul/red oranına göre hesaplanacak yargılama gideri hakkında bir karar verilmemiş olması hatalı olmuştur. O halde davacıve davalı Belediyenin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazı kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

      vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-BK’nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davasından amaçlanan davacı alacaklıya alacağını tahsil etme imkanı olduğundan davanın kabulü halinde İİK’nun 283/1 maddesinin kıyasen uygulanması gerekmektedir. Anılan madde de “davacı iptal davası sabit olduğu takdirde bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri ... yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ....” hükmünü içermektedir. Somut olayda davacıya takip konusu alacak ve ferileri ile dava konusu şirketin hisse senetleri üzerinde haciz ve satış yetkisi verilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm tesisi bozma nedeni ise de yapılan yanlışlıkların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir....

        Mahkemece, davanın muvazaa sebebiyle hisse devirlerinin iptali istemine ilişkin olduğu, tanık beyanları ile borçlu Hikmet'in şirkete ait arsayı haciz ve icra takiplerinden koruma amaçlı olarak hisseleri devrettiğinin belirtildiği ve hisse devirlerinin mal kaçırma amacı ile yapıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve Mehmet ... mirascıları vekili tarafından temyiz edilmiştir. ../... -2- 2015/13378 2017/1108 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı ... ve Mehmet ... mirascıları vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-BK’nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davasından amaçlanan davacı alacaklıya alacağını tahsil etme imkanı olduğundan davanın kabulü halinde İİK’nun 283/1 maddesinin kıyasen uygulanması gerekmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği Düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili davalı ...'ın müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı diğer davalıya sattığını öne sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile borçlu davalı adına tescilini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, taşınmazın düşük bedelle satılması ve işlemin muvazaalı olması nedeniyle davanın kabulüne ve ... adına olan tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili bankanın, davalı ...’ten kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için takip başlattığını, diğer davalı ... tarafından Düzce 5. İcra Md. 2015/13568 sayılı dosyası ile ... aleyhine 150.000,00 TL asıl alacak üzerinden takip başlatıldığını, ödeme emrinin bizzat dairede teslim alınıp itiraz süresinden feragat edildiği ve maaş kesintisi için kuruma maaş haczi gönderildiği başka hiçbir işlem yapılmadığı, davalılar arasındaki bu işlemin muvazaalı olup iptali gerektiği belirtilerek ...'...

              taşınmazın satış işleminin muvazaalı olduğunun tespiti ile taşınmazın haciz ve satışını isteyebilmelerine, iddialarının kabul edilmemesi halinde tasarrufun iptali ile satışa konu taşınmaz üzerinde taraflarınca icra takibindeki alacak ve tüm ferileri hakkında haciz isteme yetkisinin tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ...'in adına kayıtlı 1675 parsel sayılı taşınmazını mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak davalı oğullarına satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek, tapu iptal ve mirasçılar adına tescilini istemiştir. Davalılar, işlemin muvazaalı olmadığını belirtip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalıların temyiz itirazı yerinde değildir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine takip yaptığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazlarının önce çıplak mülkiyetini sonra intifa hakkını oğlu ...'e devrettiğini, ...(inde taşınmazları davalılar ..., ... ve ...'e sattığını belirterek, davalılar arasındaki muvazaalı satış işlemlerinin iptalini talep etmiştir. Mahkemenin, davalı ... yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne ilişkin kararı, dairemizin 19.04.2016 tarih 2016/2560 Esas 2016/5017 Karar sayılı ilamı ile mahkemenin gerekçesini hem TBK'nun 19....

                  Davalılar ayrı ayrı kesinleşmiş bir alacak olmadığını, takibin gerçek olduğunu belirterek davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkemece, dava tasarrufun iptali davası olarak değerlendirilmiş, tasarrufun iptali davası için gerekli şartlar oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş olup hüküm, davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava, BK’nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. HMK'nin 33. maddesine göre hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir. Dava dilekçesindeki açıklamalarda TBK 19. maddesine dayanarak açtıkları anlaşılmaktadır. Davacı kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, BK 18.(yeni 19.) maddeye dayalı olarak bir dava açabilir....

                    UYAP Entegrasyonu