"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ortak miras bırakanları ... 'in kayden maliki olduğu 198 ada 23 parsel sayılı taşınmazını davalı kızına 22.06.2006 tarihli akitle satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek , miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişme konusu taşınmazın temlikinin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Can'ın ......... tedavisi görmekte iken, ......ünden dokuz gün önce 18.03.2005 tarihinde 812 ...... sayılı taşınmazını davalı oğlu......’e satış suretiyle temlik ettiğini, satış akdinin tarafların gerçek iradesini yansıtmadığını, bağışlama amacı ile muvazaalı olarak temlikin yapıldığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tescile, ...... tarihi olan 27.03.2005’ten dava tarihine kadar işlemiş ecrimisilin yasal faizi ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 2.000,00TL'sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazı......... Acar'dan satın aldığını, miras bırakan ...... Can'ın,......... Acar'a olan borcunu ödeyemeyince borcuna karşılık taşınmazı satması ve alacağını buradan tahsil etmesi için.........’e vekaletname vermek istediğini, mirasbırakanın 87.000,00TL borcunu ödemek suretiyle taşınmazı devraldığını, işlemin muvazaalı olmadığını, taşınmazı kullanmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Dava İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalı borçlular ile üçüncü kişi ... arasındaki Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2012/6991 sayılı dosyasından yapılan takibin muvazaalı olduğu kabul edilmiş ise de varılan sonuç dosya kapmasına uygun düşmemiştir. Davalı ..., 12/10/2012 tarihinde borçlular hakkında, 983.373,00 TL alacak için takip başlatmıştır. Borç kaynağı 20/01/2012 -15/02/2012 tanzim, 30/03/2012 ve 20/04/2012 vadeli bonolardan kaynaklanmaktadır. Borçlular takip günü ödeme emrini tebliğ almış ve 15/10/2012 tarihinde sürelerden feragat ederek takibi kesinleştirmiş ise de, salt bu durum, dosya kapsamındaki diğer delillerle birlikte değerlendirildiğinde takibin muvazaalı olması için yeterli görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ...'dan boşandığını, dava konusu kaşınmazı 03.06.2011 tarihinde mal kaçırma amacı ile davalı ...'a devrettiğini belirterek, bu muvazaalı satışın iptali ile ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davacı ile karşılıklı olarak bir hak talep etmeden boşandıklarını belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı ..., duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ..... tarafından, davalı ..... aleyhine 10/09/2009 gününde verilen dilekçe ile muvazaalı işlemin iptalinin istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 21/09/2011 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 12/02/2013 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılardan .... ile karşı taraftan davacı vekili Avukat .... geldiler, diğer davalı adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. Dava, muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 12.12.2017 Salı günü davacı asil ve vekili Av. ... geldi. Davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı asil ve vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun bu aşamada muvazaalı olarak boşandığını ve davalı eşi ... ile birlikte yaşamaya devam ettiğini, dava konus taşınmazların bedelinin borçlu tarafından ödenmesine rağmen davalı ... adına tescil edildiğini, işlemin nam-ı müstear niteliğinde olduğunu, davalı ...'ün böyle bir taşınmazı alım gücünün olmadığından işlemin iptalini istemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinde 2016/286 Esas sayılı dava dosyası ile itirazın iptali davasının ikame edildiğini, dava sonucunda takibin 61.000,00 TL üzerinden devamına ve red olan kısım için lehine 13.992,00 TL kötü niyet tazminatına ve 8.264,50 TL vekalet ücretine hükmedildiğini, davalı tarafa tazminat ve vekalet ücreti olan 23.156,51 TL üzerinden 02/10/2017 tarihinde ilamlı takip başlatıldığı dosyaya bir ödeme olmadığını, davalının hiçbir gelirinin olmadığını,davalı tarafından ikamet edilen 21016/286 Esas sayılı itirazın iptali davasında davacı tarafından verilen cevap dilekçesinde davaya esas olan temlik işleminin muvazaalı olduğunun iddia edilmiş ise de davalı tarafından bu hususta hiçbir açıklama getirilmediğini, dosyaya alınan hukukçu bilirkişi raporunda gerek ilk mahkemenin gerekçeli kararında gerekse istinaf ret kararlarında muvazaa iddialarının incelenmediğini, bu iddianın mahkemeler denetimden geçmediğini, Av.Muhammet Görücü tarafından yapılan bu muvazaalı işlem ile vergi borçlarından...
Somut olayda: Davacı tarafından davalı borçlu T6 hakkında Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2021/75904 Esas sayılı takip dosyasında 19/04/2021 tanzim 15/07/2021 vade tarihli, 21/05/2021 tanzim 18/05/2021 vade tarihli ve 14/06/021 tanzim ve 15/08/2021 vade tarihli senetler ile ilgili 09/09/2021 tarihinde icra takii başlatıldığı, davalı T3 tarafından davalı borçlu aleyhine muvazaalı olarak 03/09/2021 tarihinde 14/07/2021 tanzim tarihli 14/08/2021 vade tarihli senet uyarınca Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2021/70969 Esas sayılı dosyasında başlatılan takibin muvazaalı olduğu belirtilerek icra tabinin iptali ile davalı borçlunun eczacı olması nedeni ile SGK, AFAD ve Göç İdaresi nezdinde doğmuş ve doğacak alacakları üzerine haciz sıralamasında dosyanın 1....
İcra Müdürlüğünün 2015/7337 Esas sayılı dosyasının bulunduğu ve maaş kesintilerinin iş bu dosyaya gerçekleştirildiğinin bildirildiğini, ilgili takip dosyasının incelenmesi neticesinde ise takibin muvazaalı olduğunun tespit edildiğini ve dava açıldığını, eldeki davanın genel muvazaa davası olmadığını özel hüküm niteliğinde düzenlenen İİK m277 gereği tasarrufun iptali davası olduğunu, yerel mahkemenin iş bu davaya konu muvazaalı takip dosyası ile gerçekleştirilen maaş haciz işleminin bir tasarruf işlemi olduğunu ve taleplerinin tasarrufun iptali davası olduğu gözetilmeksizin doğrudan genel hükümlere göre değerlendirme yapıldığını, davanın davalılar arasında düzenlenmiş olan bononun ve icra takibinin muvazaalı olması nedeniyle İİK m277 vd gereğince iptali bu mümkün olmadığı takdirde genel hükümlere göre muvazaalı olduğunun tespiti ile hükümsüzlüğüne karar verilmesi talebinden ibaret olduğunu, davada ispat yükünün davalılar üzerinde olduğunu, İcra İflas Kanunu'nda düzenlenen karinelerin alacaklı...
İcra Müdürlüğü'nün 2011/3701 Esas sayılı takibin başlamasını sağladığını, söz konusu takibin muvazaalı olduğunu belirterek ... 4. İcra Müdürlüğü'nün 2011/3701 Esas sayılı takibin muvazaa nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin diğer davalıdan alacağı bulunduğunu, bu nedenle davaya konu takibi başlattıklarını, davalı borçlunun icra dosyasında ödeme taahhüdünde bulunduğunu, davacının iddialarının soyut ve inandırıcılıktan uzak olduğunu bildirerek, davanın reddini istemiştir. Davalı ..., davacının başlattığı takibe dayanak yapılan senedin, oğlunun borcuna karşılık davacı yanca kendisine zorla ve baskı ile imzalatıldığını,davacı yan aleyhine yaptığı şikayet üzerine başlatılan hazırlık soruşturmasının takipsizlikle sonuçlandığını, diğer davalı tarafından kendisi aleyhine başlatılan takibin muvazaalı olmadığını bildirerek, davanın reddini istemiştir....