WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mavuzaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile evli olduğunu, evlilik birliği içinde alınan dava konusu taşınmazları, muvazaalı olarak devrettiğinden, bu muvazaalı satış işleminin iptalini istemiştir. Davalı, 2009 yılından itibaren davacıdan ayrı yaşadığını, taşınmazları borçlarını ödemek için sattığını belirterek, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanları ...ı'nın 828 parsel sayılı taşınmazını satış göstermek suretiyle davalıya temlik ettiğini, davalının, mirasçı ..'ın yakın arkadaşı olması nedeniyle işlemin İrfan’a devrinin sağlanmak amacıyla yapıldığını, davalının mirasbırakana herhangi bir bedel ödemediği gibi taşınmazı da kullanmadığını, taşınmazın halen diğer mirasçıların kullanımında olduğunu, işlemin mal kaçırmak amacıyla muvazaalı şekilde yapıldığını ileri sürerek pay oranında iptal ve tescil istemiştir. Davalı, taşınmazı bedelini ödeyerek gerçek bir satım sonucu iyiniyetle edindiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı....

      Dava BK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işemin iptaline ilişkindir. Muvazaalı işlemin iptali için salt bedel farkı yeterli olmayıp işlemin iki tarafınında fikir birliği içinde olması gerekir. Somut olayda salt davalı borçlunun mal kaçırma amacı ile hareket etmesi yeterli olmayıp, davalılar Levent ve Cengiz'inde borçlunun bu amaçla hareket ettiğini bilen veya bilmesi lazım gelen şahıslardan olduğunun ispatlanması gerekir. Dosya içeriğinden davalı borçlu ve üçüncü kişilerin birbirlerini tanıdıkları veya yakınlıklarının olduğu da iddia ve ispat edilememiştir. Bu halde mahkemece, üçüncü kişilerin kötüniyeti ispatlanmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

        Her ne kadar muvazaalı işlemin saptanması ile birlikte, tapu iptali de istenilmiş ise de; çoğun içinde azın da bulunduğu ilkesi gereğince, muvazaalı işlemin açılan dava yönünden hüküm doğurmamasının istenildiği açıktır. Bu bakımdan, İİK’nun 283. maddesi düzenlemesi yol gösterici niteliktedir. Mahkemece, İİK’nun 283. maddesi hükmü gereğince muvazaalı işlemin iptaline gerek kalmaksızın, davacının dava konusu taşınmazın haczi ve satışını isteyebilmesi yönünde hüküm oluşturulması gerekir. Karar, bu yönü itibariyle yerinde görülmemiştir. Ancak, yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı da gerektirmediğinden, HUMK’nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenle hüküm bölümünün 2. fıkrasının çıkarılarak, yerine: davanın kabulü ile “tapuda ... ili ... mahallesi ... ada . parselde kayıtlı taşınmazın, ... Tapu Sicil Müdürlüğünün 27.04.2004 tarih ve .... yevmiye numarası ile davalı ...'...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...’dan boşandığını ve boşanma ilamında mali haklara hükmedildiğini, davalı eşin mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazı diğer davalı ...’ye sattığını belirterek, muvazaalı satış işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini istemişlerdir....

            İcra Müdürlüğü'nün 2010/19980 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde muvazaalı işlemlerin görüldüğünü, takibin anlaşmalı yapıldığını gösteren emareler olduğunu, takibin başladığı gün olan 29.09.2010 tarihinde borçlu İbrahim Çetin'in İcra Dairesine gelerek ödeme emrine ilişkin tebligatı bizzat tebliğ aldığını, yasal sürelerden feragat ettiğini, takibin kesinleştiğini, dava konusu sıra cetvelinin düzenlenmesine mesnet taşınmaza takibin başladığı gün haciz konulduğunu, tüm bu işlemlerin bir gün içinde yapıldığını, yapılan işlemlerin borçlu psikolojisine tam tezat teşkil ettiğini ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, taşınmazın üzerine haciz konulmasından başka hiçbir icrai işlemin de yapılmadığını, icra dosyasında alacaklı olarak gözüken davalının sadece evrak üzerinde, sonradan düzenlenen bir bono ile borçluyla el ve işbirliği içinde hareket ederek ve icra dosyasında yapılan muvazaalı işlemler ile sözde alacaklı olduğunu, alacaklılardan mal kaçırmak ve alacaklıları zarara uğratmak amacıyla...

              in mal kaçırma niyetiyle borcun doğumundan sonra ancak takibin yapıldığı gün, adına kayıtlı olan ... plakalı aracı davalı ...'a devrettiği anlaşılmakla fazlaya dair hakları saklı olmak kaydı ile 16 N 5696 plakalı aracın satışının muvazaalı olması nedeniyle icra dosyasındaki tüm alacak miktarı ve diğer vadesi gelen 15.000,00 TL'lik senedin İİK 277.maddelerine göre iptalini, iş bu dosyanın ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/82 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili, tasarrufun iptali davası açılabilmesi için icra dosyasında aciz belgesinin alınması gerektiğini, taraflar arasında yapılan işlemin muvazaalı olmadığını, davacı ...'un ödeme emrini icra dairesinde aldığını, bunun olağan duruma aykırı olduğu, ...'...

                in dava konusu 82 ve 705 parsel sayılı taşınmazları mirastan mal kaçırmak amacıyla oğlu olan davalıya ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiğini, mirasbırakanın bakım ve gözetime ihtiyacı olmadığı halde davalı ile irade ve elbirliği yaparak kendilerinden mal kaçırmak ve miras hisselerini bertaraf etmek amacı ile devirlerin muvazaalı şekilde yapıldığını ileri sürerek pay oranında iptal tescil olmadığı taktirde miras hisseleri oranında tenkisini istemişler, ayrıca murise ait 35 Z 6617 plakalı traktörünü tüm müştemilatı ve ekipmanları ile birlikte satış gibi gösterip davalıya devir ve teslim edildiği,işlemin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı yapıldığı ileri sürülerek aracın trafik kaydının iptali ile adlarına tescili olmadığı taktirde miras hisseleri oranında tenkisi istemli dava ile bu dava birleştirilerek görülmüştür....

                  Dava BK’nun 19.maddesine dayalı olarak muvazaalı takibin iptaline ilişkindir. Gerek İİK'nun 277 maddesine göre açılan tasarrufun iptali davalarında gerekçe BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan danışıklı işlemin iptaline ilişkin davada asıl amaç alacağın tahsilini sağlamaktır .Nitekim tasarrufun iptali davalarında İİK 283/1 maddesi doğrudan BK'na göre açılan davalarda kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerektiği dairemizin giderek Yargıtay'ın yerleşmiş görüşleri arasındadır. Somut olayda, mahkeme kararında davacı ... ile ....’in halen evli olduğu belirtilmiş ise de davalı ...’in açıklamalarında boşanma davasının açıldığı, davacı vekilinin dava dilekçesinde ise davacının nafaka alacağının olduğundan bahsedilmektedir....

                    İlçesi, ..., 265 ada, 2 parsel sayılı taşınmazı muvazaalı bir şekilde ...'e satış yapmak suretiyle devrettiğini, söz konusu taşınmazda, 93/128 oranında hissedar bulunan ...'ün hissesinin, ...'ın miras payı olan l/4 hisse payı karşılığı iptali ile tekrar ... adına tapuya kayıt ve tescilini taleple eldeki bu davayı açmıştır. Mahkemece, davalı ...'ın davacının kendisinden olan alacaklarını sonuçsuz bırakmak için yaptığı satışların muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacının amacı, açtıkları dava sonucunda alacaklarının tahsili olanağına kavuşmaktır. Her ne kadar muvazaalı işlemin saptanması ile birlikte, tapu iptali de istenilmiş ise de; çoğun içinde azın da bulunduğu ilkesi gereğince, muvazaalı işlemin açılan dava yönünden hüküm doğurmamasının istenildiği açıktır. Bu bakımdan, İİK’nun 283. maddesi düzenlemesi yol gösterici niteliktedir....

                      UYAP Entegrasyonu