WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Davacı üçüncü kişi vekili, alacaklı tarafından başlatılan icra takibinin danışıklı olduğunu, gerçekte borçlunun alacaklıya borcunun bulunmadığını, icra takibine dayanak bononun muvazaalı olduğunu, borçlu şirket ile ilgilerinin bulunmadığını ileri sürerek, dava konusu mallar üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasını istemiştir....

    Davalının icra dosyasında ki borçlunun maaşından haczedilen paranın davacının icra dosyasına aktarılabilmesi için zorunlu olarak davalının borçludan alacağına esas senedin muvazaalı olarak düzenlendiğinin ispat edilmesine bağlıdır. Bu ise tamamen muvazaaya dayalı senedin düzenlenmesinden ibaret tasarrufun iptali ile mümkündür. Senedin muvazaalı düzenlenmesine ilişkin tasarrufun iptali davasında ise borçlu davalı üçüncü kişi ile birlikte zorunlu dava arkadaşı durumundadır. Bu nedenle mahkemece verilen direnme kararı, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin kararında belirtildiği gibi ...'...

      -K A R A R- Davacı vekili, asıl ve birleşen dava dilekçelerinde, borçlular ... ve .... aleyhine ödenmeyen kredi borcundan dolayı iki adet icra takibi yaptıklarını, ancak borçlular aleyhine davalı ... tarafından muvazaalı olarak düzenlenen bonoya istinaden icra takibi yapıldığını, borçlu...'nun taşınmazının satılarak düzenlenen sıra cetvelinde ilk sıra verilen davalı ...'nin alacağı ve takibinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava zamanaşımının dolduğunu, bononun gerçek olduğunu, alacağın muvazaalı olmadığını, savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamı ve toplanan delillere göre, sıra cetveline itiraz davalarında, alacağının muvazaalı olmadığı hususunda ispat yükünün davalıya düştüğü, davalının takibe dayanak olan bononun ihdas nedenini ve bu nedene göre esas ilişkiyi ispatlayamadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir....

        DAİREMİZİN KARARI: Dairemizce İcra takibinin kambiyo senedine dayandığını, kambiyo senetlerinde, içerdikleri hak, temelindeki borç ilişkisinden bağımsız nitelikte olup, senet iptal edilmedikçe, buna dayanan icra takibinin iptaline karar verilemez. Dolayısıyla senet muvazaalı bir borç ilişkisine dayanıyor olsa bile, iptal edilmedikçe geçerliliğini sürdürür. Bu bakımdan, aile konutuyla ilgili Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesinde gösterilen işlemlere rızası gereken eş, senet iptal edilmedikçe, senede dayanan icra takibinin iptalini isteyemez. Bu nedenle istinaf başvurusunun kabulü ile Sivas 2.Aile Mahkemesi'nin 2021/254 Esas 2022/355 Karar sayılı ilamının tamamının kaldırılmasına, davacının davasının reddine karar verilmiştir. Dairemiz kararı davacı vekili tarafından verilen kararın hatalı olduğundan bahisle temyiz talebinde bulunmuştur. Dosyayı inceleyen Yargıtay 2....

        K.. tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı, aile konutu üzerinde hak sahibi olan kocasının, bu konut üzerindeki yasal haklarını kullandırmamak amacıyla, davalı olan üçüncü kişilere muvazaalı olarak kambiyo senedi verdiğini, bu suretle kendisini borçlu gibi göstererek aleyhine icra takibi yaptırdığını, bu takip sebebiyle aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerine icra dairesi tarafından "haciz" konulduğunu, ileri sürerek, taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına, Trabzon 1. İcra Müdürlüğünün 2011/3021 esas sayılı icra takibinin iptaline karar verilmesini istemiş, mahkemece; taşınmazın tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasına ve icra takibinin iptaline karar verilmiş, kararı takip alacaklısı olan davalılar temyiz etmiştir....

          Yasanın 283. maddesi gereğince iptal davası sabit olduğu takdirde alacaklı dava konu mal üzerinde alacak ve fer'ileriyle sınırlı olarak cebri icra yoluyla hakkını alma yetkisi elde eder. Somut olayda davalı şirketler arasındaki organik bağ nedeniyle davanın kabulü doğru ise de, 14.1.2005 tarihli 400.000 TL'lik temlike konu borçlu ile dava dışı MSB, ...İç Tedarik Bölge Başkanlığı Saymanlık Müdürlüğü arasındaki yapılan sözleşme iptal edildiğinden 14.1.2005 tarihli temlik sözleşmesi konusuz kalmıştır. Davacı vekili, davalı ... Maddeleri Tic. San. A.Ş tarafından borçlu ...Tur. Inş. San. Tic. Ltd.Şti aleyhine yapılan ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takibinin de muvazaalı olduğunu belirterek bu yöndeki tasarrufunda iptalinide talep etmiştir. Davanın tarafı ve dava konusu hakkında olumlu- olumsuz karar verilmesi gerekir. Diğer yandan dosya arasındaki bilgi ve belgelerde iptal edilen dava konusu 6.12.2004 tarihli temlikname ile ilgili davalı ... Mad. Tic. San....

            in hacizinin muvazaalı olduğu iddiasını kabul etmediğinden bahisle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı ... vekili, müvekkilinin diğer davalı ...'ın uzaktan akrabası olduğunu, müvekkilinin diğer davalıya borç para verdiğini, parasını alamadığı için dava konusu takibi yaptığını, müvekkilinin borçluya para verdiği sırada borçlunun maddi durumunun iyi olduğunu bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın TBK'nın 19. maddesinde düzenlenmiş muvazaa iddasına dayalı icra takibinin iptal istemi olduğu davalı ...'in diğer davalı ...'a karşı yaptığı takip bonoya dayalı bir takip yaptığını, bononun taraflarca her zaman düzenlenebilecek bir belge olduğu için davalı tarafından bu bononun gerçek bir borç ilişkisinden kaynakdığının ispat etmesi gerektiği, davalı ...'...

              Muvazaaya dayalı iptal davasında, davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde davacının tasarruf üzerinde haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/20390 E, 2017/7012 K016/11791 E, 2017/7010 K ve benzer yöndeki içtihatları gibi ) "Somut olayda davacı vekili, davalı borçlu Bülent ile davalı 3. şahıs Gürcan, davacı alacağının tahsilini imkansız hale getirmek amacıyla muvazaalı senet düzenlediğini ve davalı 3.kişi Gürcan ın da muvazaalı senede istinaden borçlu Bülent hakkında icra takibi yaptığını belirterek davalılar arasındaki muvazaalı senet ve bu senede dayalı olarak yapılan icra takibinin iptalini talep etmiş....

              İcra Müdürlüğünün 2011/3580 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, borçlunun ... firmasındaki hak ve alacaklarına haciz uyguladıklarını, aynı alacak bakımından .İcra Müdürlüğünün 2011/1439 esas sayılı dosyasından da haciz uygulandığını ve bu dosyadan yapılan sıra cetveli ile davalı ...'a 19.835,00TL pay ayrıldığını, davalının alacağının muvazaalı olduğunu, bu nedenle davalıya ayrılan garame payından müvekkili firmanın haciz dosyası alacağının, yargılama giderleri de dahil olmak üzere ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davacının iddia ettiği gibi muvazaalı bir durum olmadığını, davacı şirketin sıra cetvelinde 4.sırada olduğunu, bu nedenle davanın reddini istemiştir....

                Hukuk Dairesi; "Somut olayda davacı vekili, davalı borçlu Bülent ile davalı 3. şahıs Gürcan, davacı alacağının tahsilini imkansız hale getirmek amacıyla muvazaalı senet düzenlediğini ve davalı 3.kişi Gürcan ın da muvazaalı senede istinaden borçlu Bülent hakkında icra takibi yaptığını belirterek davalılar arasındaki muvazaalı senet ve bu senede dayalı olarak yapılan icra takibinin iptalini talep etmiş. Mahkemece muvazaa olgusunun davacı tarafından ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu