Her nekadar, muvazaayı düzenleyen Türk Borçlar Kanununun 19.maddesinde ve öteki kanun hükümlerinde muvazaalı sözleşmelerin hüküm ve sonuçları hakkında bir açıklık bulunmamakta ise de; taraflar arasında alacak ve borç ilişkisi doğurmayacağı, muvazaanın varlığının hiçbir süreye bağlı olmaksızın her zaman ileri sürülebileceği, mahkemece kendiliğinden (resen) göz önünde bulundurulması gerektiği, belirli bir sürenin geçmesi, sebebin ortadan kalkması veya ilgililerin olur (icazet) vermesi ile geçerli hale gelmiyeceği, uygulamada ve bilimsel görüşlerde ortaklaşa kabul edilmektedir. Öte yandan, muvazaanın varlığını iddia eden taraf Medeni Kanunun 6. maddesi gereğince bu iddiasını isbat etmek zorundadır. BK'nun 19.maddesine dayalı davalarda işlemin iptali için sadece üçüncü kişinin değil aynı zamanda dördüncü kişi var ise ona yapılan işleminde muvazaalı olduğunun ispatlanması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı ... arasındaki boşanma davası devam ederken, davalı kardeşi ... 'in borçlu hakkında muvazaalı takip yaptığını, amacın aile konutu şerhi olan evin satışını temin etmek olduğunu belirterek bu muvazaalı takibin iptaline karar verilmesini istemiştir.Davalı ... vekili, davanın haksız açıldığını, müvekkilinin birden fazla evinin olduğunu, tüm taşınmazlarını satabileceğini belirtmiştir.Davalı ..., abisi ... 'a elden borç para verdiğini ve onun için krediler çektiğini bunun karşılığında 80.000,00 TL'lik senet verdiğini, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
BK'nun 19.maddesine dayalı davalarda işlemin iptali için sadece üçüncü kişinin değil aynı zamanda dördüncü kişi var ise ona yapılan işleminde muvazaalı olduğunun ispatlanması gerekmektedir.(Yargıtay 17. H.D.nin 2016/11791 E.2017/7010 K.) Somut olayda, davalı T6 ve T3 arasındaki satım ilişkisinin muvazaalı olduğu gerçek bir satım olmadığı sabit olmakla birlikte taşınmazı sonradan satın alan dördüncü kişilerin kötü niyetli olduğu iddia ve ispat edilmiş değildir. İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davasından farklı olarak bu davaların bedele dönüşmesi söz konusu değildir. BK'nun 19.maddesine göre muvazaa hukuksal nedenine dayalı davalarda işlemin iptali için sadece üçüncü kişinin değil aynı zamanda dördüncü kişi var ise ona yapılan işlemin de muvazaalı olduğunun ispatlanması gerekmektedir....
üzerindeki protokol gereği davacıya devredilmesi gereken %50 hissenin davalı T5 ağabeyi olan diğer davalı T3 devredildiğini, davalı T3 söz konusu hissenin davacıya bırakıldığını bilmekle beraber davalı T5'ı borçtan kurtarmak amaçlı mal kaçırma kastıyla bu muvazaalı işlemin tarafı olduğunu, bu işlemin muvazaalı olduğunun açık olduğunu, devir işlemi iki kardeş arasında borç doğduktan sora ve davacıyı zarara uğratmak amacıyla yapıldığını belirterek/ileri sürerek davaya konu 34 XX 201 plakalı belediye otobüsünün davaya konu %50 hissesi üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, söz konusu devir işleminin muvazaa nedeniyle iptaline ve davacı adına tesciline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
in satıştan önce borçlu şirketin muhasebeciliğini yaptığı ve borçlunun mali durumu hakkında bilgi sahibi olduğu gibi dava konusu 7 adet taşınmazı aynı gün borçlu şirket yetkilisinin annesinden satın almasının hayatın olağan akışına aykırı bulunması amacın alacaklılardan mal kaçırma amacı ile yapılan muvazaalı işlemler olduğunun sabit bulunması nedeni ile davalı ... ve... Akaryakıt Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-BK’nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davasından amaçlanan davacı alacaklıya alacağını tahsil etme imkanı olduğundan davanın kabulü halinde İİK’nun 283/1 maddesinin kıyasen uygulanması gerekmektedir. Anılan madde de “davacı iptal davası sabit olduğu takdirde bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ....” hükmünü içermektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanı olan....'nun maliki olduğu 6222 ada, 8 parsel sayılı taşınmazda bulunan 3 nolu bağımsız bölümü oğlu olan davalıya ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiğini, işlemin diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, bakım akdinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiklerini, muvazaalı temlik yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, işlemin danışıklı olduğunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ortak mirasbırakanları ...’nin kayden maliki bulunduğu 86 ada 16 parsel sayılı taşınmazındaki ½ payını davalı oğlu ...’ye satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, satışın gerçek olduğunu, çekişmeli taşınmazın bedelini murisin banka hesabına yatırdığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, temliki işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar, Dairece “ mirasbırakan...'nin, satış yoluyla yaptığı temlike ilişkin gerçek iradesinin mirastan mal kaçırmak olmadığı, davacının iddiasını kanıtlayamadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, müşterek muris ...'nin yasal mirasçıları olduklarını, dava konusu 402 ada 56 parsel sayılı taşınmazını mirasbırakanları tarafından kardeşleri olan davalılara temlik edildiğini, işlemin kendilerinden mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapunun miras payları oranında iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, annesi ...'ye 10 yıldır kendisinin baktığını, diğer kardeşlerinin annesinin bakımına hiç bir zaman katkı ve destek sağlamadıklarını, annesinin kendisine bakma karşılığı olarak ve davacıların da haberdar olmaları kaydıyla dava konusu taşınmazı kendisine devir ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasında gerçekten bir satış iradesinin bulunmadığı, yapılan işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakanları İsmail'in kayden maliki bulunduğu 1171 (yeni 107 ada 128) parsel sayılı taşınmazın intifa hakkını üzerinde bırakıp çıplak mülkiyetini davalı oğlu ...ye satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ..., kayıt maliki olmadığını belirterek davanın reddi isteğinde bulunmuş, diğer davalı ... ise; satışın gerçek olduğunu, çekişmeli taşınmazın bedelini muris babası İsmail'e ödediğini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı ... bakımından temliki işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı ... yönünden ise, pasif husumet yokluğu nedeniyle dava reddedilmiştir. Karar, davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanlarının maliki olduğu dava konusu on altı adet taşınmazı ilk eşinden ... çocukları olan davalılara satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlemin mirasçıdan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapunun iptali ile hak sahipleri adına tescile karar verilmesini istemişlerdir. Davalılardan Haydar davayı kabul etmiş, diğer davalılar ise satışın, gerçek satış olduğunu, alım güçlerinin bulunduğunu, ihtiyaç nedeniyle satışın gerçekleştiğini bildirip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, işlemin danışıklı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar ..., ... ve ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....