ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12.05.2022 NUMARASI : 2020/347 ESAS - 2022/114 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 vd. ile TBK m.19 Dayalı ) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen kararına karşı davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, İİK.nun 277 ve devamı maddeleri ile BK'nun 19. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemleri reddedilmiştir. HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir ancak taşınmazın uyuşmazlık konusu olması halinde, söz konusu olacağından, somut olayda tasarrufun iptali davasından taşınmazın aynına ilişkin bir uyuşmazlık bulunmadığından ve dava para alacağına ilişkin bulunduğundan ihtiyati tedbir isteminin reddi yönündeki ilk derece mahkemesinin kararı yerinde olup, davacının alacağının miktarına göre ihtiyati haciz isteminin reddi de mahkeme kararının gerekçesinden bağımsız olarak doğru ve hakkaniyete uygundur....
Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nun 277.maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tesbit ettirmeyi amaçlar....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : TBK 19. Maddesi uyarınca Muvazaa Hukuksal Nedenine Dayalı İptal istemi KARAR : İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 07/05/2019 tarih 2018/126 Esas 2019/269 Karar nolu kararına karşı, davacılar vekili tarafından İstinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin, davalı Tülay İbrim'den alacaklı olduğu senetler nedeniyle İzmir 15. İcra Müdürlüğü'nün 2018/1378 E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davacı Hüseyin Kaya'nın alacaklı olduğu çek nedeniyle İzmir 15. İcra Müdürlüğü'nün 2018/2621 E sayılı dosyası ile davalılardan Tülay İbrim hakkında icra takibi başlattığını ve davacı Fatih Kaya'nın alacaklı olduğu çek nedeniyle İzmir 15....
nun 277 ve devamı maddelerine göre geçersiz olduğunu belirterek, dava konusu tasarrufun iptalini, satış için yetki verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Oto Kiralama Ltd. Şirketi vekili; tasarrufun 10/06/2010 tarihinde yapıldığını, ancak davanın 18/08/2016 tarihinde açıldığını, beş yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Davalı ... vekili; müvekkilinin davaya konu taşınmazı 10.06.2010 tarihinde 52.500-TL bedelle diğer davalıdan satın aldığını ve halen anılan taşınmazın müvekkili tarafından kullanıldığını, devir işleminde muvazaa bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur....
Hemen belirtmek gerekir ki, muvazaa hukuki sebebine dayanarak açılan tasarrufun iptali davaları İİK'nin 284'üncü maddesinde öngörülen 5 yıllık hak düşürücü süreye tâbi değildir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/07/2019 NUMARASI : 2017/397 ESAS- 2019/214 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun iptali KARAR : Gaziantep 6....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalılardan ...'ın müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında alacaklılardan mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı olarak kendisine ait taşınmazı diğer davalı ... ... ...'na sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılardan ... ... ... satış işleminde muvazaa bulunmadığını, gerçek bedelin haricen ödendiğini savunarak davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlığın muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 17.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 01/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nin 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır." şeklinde karar verilerek görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. Yine emsal nitelikte ki Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 09/04/2018 tarih, 2016/8983 E. ve 2018/3951 K. sayılı kararında da " ... Dava, İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....