Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

BK'nun 19. maddesine göre dava açılabilmesi için İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasından farklı olarak davacının kesinleşmiş bir alacağının veya yasadan doğan (miras payı gibi) bir talep hakkının varlığı ön koşul değildir. Ancak davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olması için davalıdan bir alacağının veya yasadan doğan (miras payı gibi) bir talep hakkının olması gereklidir. Öte yandan, davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır....

Mahkemece yapılan yargılama sonunda; tasarrufun iptaline konu taşınmaz devrinin borcun doğumundan önce yapıldığı, borcun doğumundan yaklaşık 2 yıl önce yapılan tasarrufun 2 yıl sonra doğan borç için muvazaa oluşturmayacağı, hal böyle iken davacının, davalılar aleyhine muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali davası açmakta hukuki yararının olmadığı anlaşıldığından, hukuki yarar dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. II. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı tarafın istinafı: 5....

BK'nun 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında İİK'nın 277. vd. maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi şartı aranmaz. Dava dilekçesindeki anlatım ve mahkemenin nitelemesi, davanın TBK 19 maddesinden kaynaklanan muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davasına ilişkindir. BK'nun 19. Maddesine dayanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 02/06/2021 tarih ve 431 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi,1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir....

İcra Müdürlüğü’nün 2018/12798 E. sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatılmış ve takibin kesinleşmiş olduğunu, ilgili icra dosyasından borçlunun menkul ve gayrimenkul malına rastlanılmadığı ve borcun tahsil edilememiş olduğunu, davalı-borçlunun adına kayıtlı Adana İli, Seyhan İlçesi, Cemalpaşa Mah. 2510 ada, 1 parselde kayıtlı dükkan nitelikli taşınmazını 02/11/2016 tarihinde diğer davalı ve aynı zamanda borçlunun kardeşi olan T3'a alacaklılardan mal kaçırma maksadı ile düşük bir bedel ile muvazaalı olarak devretmiş olduğunu, a1alacaklılara zarar vermek kastıyla yapılan bu tasarrufun, müvekkili bakımından İİK’nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptali, aksi takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali ve müvekkili bakımından dava konusu taşınmaz üzerinde alacak ve tüm fer’ ilerine yeter miktarda cebr-i icra yetkisinin verilmesi, İİK. 281/2 uyarınca dava konusu taşınmazların kaydına müvekkili şirketin bir güven kuruluşu olması sebebiyle...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dava genel muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istemine ilişkin (banka hesabının devri) olup dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 02.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMES : Kartal 1.Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptaline ilişkin davada Kartal 4.Asliye Hukuk ve 1.Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava , muvazaa nedeniyle tasarrufun iptaline ve açılmış olunan boşanma davası sonucu alacaklarının tahsili için davacıya icra yolu ile haciz ve satışını isteme hak ve yetkisinin tanınmasına karar verilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın T.M.K.nunu hükümlerince tasfiye şeklinde anlaşılması gerektiğinden Aile mahkemelerde görüleceği belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, mal rejiminin tasfiyesine yönelik olmadığı, tasarrufun iptali davası olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

      a muvazaalı olarak 1.2.2006 tanzim 5.7.2010 vadeli 500.000,00 TL senet verdiğini ve aleyhine İzmir 11.İcra Müdürlüğünün 2012/15554 sayılı dosyası ile icra takibi yaptırarak tüm malvarlığına haciz koydurduğunu belirterek İzmir 11.İcra Müdürlüğünün 2012/15554 sayılı icra takibinin ve bu dosyadan konulan hacizlerin öncelikle muvazaa nedeniyle iptaline, bu talebin kabul edilmemesi halinde ise terditli olmak üzere İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince İzmir 11.İcra Müdürlüğünün 2012/15554 sayılı icra takibinin ve bu dosyadan konulan haciz işlemlerine ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

        Muvazaalı işlemler ile kendisinin zararlandırıldığını ileri süren davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Çünkü, danışıklı bir hukuki işlem ile üçüncü kişilere zarara verilmesi onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir. Ancak üçüncü kişilerin danışıklı işlem ile haklarının zarara uğratıldığının benimsenebilmesi için, onların, danışıklı işlemde bulunandan alacakları bulunmalı ve danışıklı işlem o alacağın ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunmalıdır. Muvazaa iddiasına dayalı tasarrufun iptali davaları her zaman açılabilecek olup, muvazaa iddialarında hak düşürücü süre ya da zaman aşımı süresi söz konusu olmaz. Bu, hükümsüzlüğün doğal bir sonucudur. Tasarrufun iptali davasında tasarrufun, borcun doğum tarihinden sonra yapılması dava açılabilmesinin sebeplerinden biriyken, muvazaa davalarında işlemin ne zaman yapıldığının bir önemi yoktur....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/5/2022 ve 17/6/2022 tarihli ara kararlar NUMARASI : 2021/637 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK'nın 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı T3'nin davacı bankadan kredi kullanan dava dışı Yağmur Karakaş'ın (Özoktan) kefili olduğunu ve kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle İstanbul Anadolu 16. İcra Müdürlüğü'nün 2018/26058 E. ve 23....

        Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. 10. Bu tür davalarda davanın kabulü halinde takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olarak tasarrufun iptaline karar verilir. Tasarrufun iptali davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nisbi nitelikte yasadan doğan bir dava olup tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir. Yargıtay 17....

        UYAP Entegrasyonu