Yör adına 19.12.2007 tarihli sözleşmeye göre tesciline, bu mümkün değilse satış sözleşmesinin muvazaa nedeniyle iptali ile ...’in malik olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, dava konusu payın keşfen belirlenen değerine dayanılarak davacıların bedelde muvazaa iddiasına itibar edilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır. Davacı satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasını her türlü delille ispatlayabilir. Ancak keşif tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli değildir. Somut olayda, 116 ada 1 parsel sayılı taşınmazda 1/30 pay 25.10.2011 tarihli satış ile davalıya 30.000,00 TL bedelle satılmıştır. Davacı, satış bedelini miktar belirtmeksizin daha düşük olduğunu, önalım hakkına engel olmak için bedelin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia etmiştir. Ancak 30.000.00 TL üzerinden harç yatırmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Asıl dava, tapu iptali ve tescil, karşı dava, muvazaa nedeniyle satış vaadi sözleşmesinin iptali isteğine ilişkin olup temyizin içeriğine göre, kararın temyizen inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.5.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; önalım hakkına konu edilen paylar 6311 No’lu parselin paydaşlarından ..., ... ve ... tarafından davalılara 24.4.2009 tarihinde toplam 90.000 TL bedelle satılmıştır.. Davacı ise tapuda satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia ederek gerçek satış bedelinin 30.000 TL olduğunu ileri sürmüştür. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddianın tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür....
Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. Ancak davacı, tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; davacı, dava konusu ... ada ... nolu parseldeki .../... payın gerçekte 7.500.-TL bedelle davalıya satıldığını, davalının satış bedelini muvazaalı olarak 20.000-TL gösterdiğini iddia etmiştir. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Davacı satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddiasını tanık dahil her türlü delil ile kanıtlaması mümkündür. Ancak mahkemece, bu konuda dinlenilen davacı tanıkları bedelde muvazaa iddiası konusunda görgüye dayalı bir beyanda bulunmamışlardır....
Davalı vekili, davanın süresinde açılmadığını, resmi senette gösterilen satış bedelinin gerçek satış bedeli olduğunu, davacının dava konusu taşınmazda elbirliğiyle malik olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının bedelde muvazaa iddiasını ispatladığı gerekçesiyle davanın kabulüne ve dava konusu taşınmazda davalıya ait hisselerin davacılar adına tesciline, depo edilen 217.215,58 TL’nin davalıya ödenmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır. Davacı, satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasını her türlü delille ispatlayabilir. Ancak keşif ve bilirkişi raporu tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli değildir....
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davacının bedelde muvazaa iddiası yerinde görülerek davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir. Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2012/10770 Esas 2013/2755 Karar sayılı 20.02.2013 tarihli ilamı ile "..Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Davacı satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddianın tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür. Muvazaa iddiasının kanıtlanmasında tanık beyanlarının payların davalıya hangi bedel karşılığı satıldığı konusunda açık, kesin ve görgüye dayalı olması gerekmektedir. Ayrıca muvazaa iddiasının kanıtlanması için keşif tek başına yeterli delil değildir. Sadece davacının diğer delillerini doğrulamak bakımından önem arz eder. Bu nedenle mahkemece, varsa davacının, bedelde muvazaa iddiasına ilişkin tanıkları dinlenilip, tüm delilleri toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği" belirtilerek hüküm bozulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl dava satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; birleştirilen dava satış vaadi söleşmesinin iptali davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 11/11/2019 gün ve 2019/481 Esas, 2019/7574 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacılar- karşı davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; birleştirilen dava satış vaadi sözleşmesinin muvazaa nedeniyle iptali istemine ilişkindir. Asıl davada davacı vekili, 185 parselde kayıtlı bulunan taşınmazın aslında müvekkillerinin murisi ... adına kayıtlı iken, vefatı sonucu murisin mirasçıları adına intikal ettiğini, dava konusu taşınmazı muris ...'ın ... 1....
Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. Ancak, davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; davacı vekili birleşen davaya konu payların tapuda satış bedellerinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia etmiştir. Davacı, bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlaması mümkündür. Ancak bu konuda dinlenen tanıklar ... ve ... ile mahkemece dinlenmesine yer olmadığına karar verilen tanıklardan ... satış sözleşmesinin tarafı olduğundan beyanlarına itibar edilemez....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, dava konusu taşınmazın zemin katındaki 1/2 arsa paylı 1 nolu dairenin davalı tarafından yapıldığı, yapımında murisin ve davacıların katkısının bulunmadığı, davacıların muvazaa iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle 26.8.1998 tarihli düzenleme şeklinde gayrımenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali ile ilgili davacıların talebinin reddine, davacıların dava konusu taşınmazın yasal mirasçılar adına hisseleri oranında tapuya tesciliyle ilgili taleplerinde ise (iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesine ilişkin olması nedeniyle) mahkeme görevsiz olup Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan görevsizlik nedeniyle bu taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, muvazaa nedeniyle 26.8.1998 tarihli düzenleme şeklinde gayrımenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir....