WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesinin iptali davası olup, uyuşmazlık; davalı tarafın davacıdan satın almış olduğu ... plaka sayılı aracın muvazaalı olarak satın alınıp alınmadığı, araç satışının hangi saikle yapıldığı, araç satışının iptali gerekip gerekmediği hususlarındadır. Davacı taraf, muvazaa nedeniyle araç satışının iptalini talep etmiş ise de, davacı şirketin 670 sayılı KHK'nun 5. Maddesi kapsamında ticaret sicilinde resen terkin edildiği, davacının tüzel kişiliğinin bulunmadığı anlaşılmakla açılan davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Mahkememizin 21/12/2016 tarih ve ... Esas ... Karar sayılı ilamı İstinaf edilmiş olmakla; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi'nin 16/09/2021 tarihli ilamı ile; "Davanın, muvazaa nedeniyle araç satış sözleşmesinin iptali davası olduğu, ... A.Ş. tarafından ... plakalı aracın davalı ... 'e Bakırköy .......

    Önalım hakkını kullanan paydaş bu payı satın almak isterken tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masraflar toplamından ibaret önalım bedelini depo etmesi gerekir. Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Somut olaya gelince; davacı vekilleri, müvekkillerinin de paydaşı bulunduğu 60 parsel no’lu taşınmazda paydaş olan...'nın dava konusu 7/59 payını 11.06.2010 tarihinde 20.000 TL bedelle davalıya sattığını ancak diğer paydaşların önalım hakkının kullanılmasını engellemek için tapuda satış bedelinin 100.000 TL olarak gösterildiğini iddia etmiştir. Davacılar satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddianın tanık dahil her türlü delille ispatlanması mümkündür. Davalıya pay satan ... tanık olarak dinlenmiş ve dava konusu payı 60.000,00 TL bedelle sattığını belirtmiştir. Keşifte belirlenen değer de tapuda gösterilen satış bedelinin altındadır....

      Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. 1086 sayılı HUMK’nun 290. maddesinde, senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı def’i olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte olan hukuki işlemlerin tanıkla ispat edilemeyeceği belirtilmiştir. Ayrıca 1086 sayılı HUMK’nun “İmzası ikrar veya mahkemece onun olduğuna hükmolunan gayriresmi senet tarihi imza eden ile mirasçıları hakkında muteber olup üçüncü kimseler haklarında hüküm ifade etmez” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, davacı 17.10.1991 günlü satış vaadi sözleşmesine dayanarak çekişme konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ve adına tescilini istemiştir. Davalılar, aynı tarihli adi yazılı sözleşme ile satış vaadi sözleşmesinin geçerliliğini yitirdiğini savunmuşlardır....

        Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. Ancak davacı, tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Somut uyuşmazlıkta, davacı asıl davada davalı ...'nın 25.05.2011 tarihinde edindiği dava konusu 5/32 pay ile ilgili olarak tapuda gösterilen satış bedeli olan 6250 TL üzerinden önalım hakkını kullanmış, bu davanın açılmasından bir gün sonra, ilk satıştan ise 15 gün sonra davalı aynı payı 10.06.2011 tarihinde 18.000 TL bedelle davalı ...'a, o da aynı payı 16.06.2011 tarihinde kardeşi diğer davalı ...'a 30.000 TL bedelle satış yoluyla devretmiştir. Asıl dava açıldıktan sonra, çok kısa aralıklarla daha yüksek bedellerle yapılan bu satışlar önalım hakkını önlemek amacıyla yapıldığını göstermektedir....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 15.09.2020 tarihli ve 2019/163 Esas, 2020/220 Karar sayılı kararı ile; asıl davaya konu satış vaadi sözleşmesinin ifasının imkânsız hâle gelmesi nedeniyle tazminat isteminin taleple bağlı kalınarak kabulüne karar verilmesi, birleşen davada her ne kadar muris muvazaası nedeniyle satış vaadi sözleşmesinin iptali talep edilmiş ise de davacıların dayandıkları delillerle muris muvazaasını kanıtlayamadıkları, birleşen davanın Yargıtay bozma ilâmından sonra 31.07.2018 tarihinde açıldığı, hâl böyle olunca verilen hükmün icrasına engel olmak için kötü niyetli olarak açıldığının kabul edilmesi gerektiği, diğer yandan birleşen davada ileri sürülen satış vaadi sözleşmesinin iptali nedenlerinin asıl davada cevap olarak ileri sürüldüğü ve iddiaların ispat edilemediğine karar verildiği gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile 110.000,00 TL tazminatın davalılardan alınarak davacılara ödenmesine, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Özel Dairenin İkinci Bozma Kararı 12....

            Muvazaa iddiasında bulunan muvazaalı olduğunu ileri sürdüğü sözleşmenin tarafı ise, iddia senede karşı bir iddia sayılacağından bunu ancak aynı nitelikte belge ile kanıtlayabileceği HUMK’nun 288 ve 290. maddelerinde hüküm altına alınmıştır. Muvazaa iddiasında bulunan muvazaalı olduğunu ileri sürdüğü sözleşmenin tarafı değil ise, muvazaayı her türlü delil ile kanıtlayabilir. Somut olayda davacı, davalının murisleri ile Serik Noterliği’nde 18.07.1994 tarihinde re’sen düzenlenen satış vaadi sözleşmesine dayanmıştır. Tapu kaydından, ... parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının satış vaadi sözleşmesinin borçlusu ve davalıların murisi ... Kozan’ın adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Keşif sırasında dinlenen davalı ...’nin eşi olan davacı tanığı, taşınmazın davacı tarafından muris ...’den satın alındığını beyan etmiştir. Davada muvazaa iddiasında bulunan davalı ..., satış vaadi sözleşmesinde satışı vaat eden ... Kozan’ın mirasçısı, başka bir deyişle bu kişinin halefidir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakan anneleri ...'in dava konusu 1120 ve 1169 parsel sayılı taşınmazlarını 22.03.1988 tarihinde davalı oğlu ...'e satış suretiyle temlik ettiğini, satışın diğer mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek satış sözleşmesinin iptali ile miras payı oranında mirasçılar adına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, satış sözleşmesinin muvazaalı olmadığını, satış bedelinin mirasbırakana ödendiğini, taşınmazları alacak maddi durumunun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa olgusunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Asıl dava tapuda şerh edilmiş Antalya 2. Noterliğinin 20.11.1998 tarih 37450 yevmiye nolu satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dava ise muvazaa sebebiyle adı geçen satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı olduğunun tespiti ile iptaline ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay ( 14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Asıl dava tapuda şerh edilmiş Antalya 2.Noterliğinin 20.11.1998 tarih 36712 yevmiye nolu satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dava ise muvazaa sebebiyle adı geçen satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı olduğunun tespiti ve iptaline ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Asıl dava tapuya da şerh edilen Antalya 5. noterliğinin 17.11.1998 tarih 36596 yevmiye nolu satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dosya ise muvazaa sebebiyle sözü geçen satış vaadi sözleşmesinin ipatli ve muvazaalı olduğunun tespitine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu