Dava dilekçesinde alacaklılara zarar vermek kastıyla yapılan Hatay İli, Kırıkhan İlçesi, Mahmutlu Köyü, 3078 Parselde bulunan taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun müvekkilİ bakımından İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptali, olmadığı takdirde TBK. 19.maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali ve müvekkilİ bakımından dava konusu taşınmaz üzerinde alacak ve tüm fer’ilerine yeter miktarda cebr-i icra yetkisinin verilmesi talep edilmekle, talep terditli olarak öncelikle İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptali talep edilmektedir. Dairemizce yapılan ön inceleme sonucunda; Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3. Hukuk Dairesi iş bölümünün, 10. maddesinde belirtilen düzenleme nedeniyle davanın niteliğine göre, istinaf incelemesine bakma görevi 3....
Mahkemece davanın İİK 277.vd maddeleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davası olduğu yönünde nitelendirme yapılmış ise de; uyuşmazlığın 6098 sayılı BK'nın 19. maddesi hükümlerinin uygulanarak çözülmesi gerekmektedir. Öte yandan, davacının muvazaa iddiasının ispatı durumunda yine BK 19. md.si gereği, muvazaalı işlemin hiç bir hüküm doğurmayacağı, muvazaa sebebinin ortadan kalkması veya bir zaman geçmesi ile görünüşteki işlemin geçerli hale gelmeyeceği kuşkusuz olduğundan, muvazaa iddialarınında zamanaşımı söz konusu olmayacağından, mahkemece yapılması gerekin işin esasına girerek uyuşmazlığı çözmektir. Yukarıdaki cümleden, 6100 sayılı HMK 118. md.si vd. hükümleri uyurınca yazılı yargılama hükümleri uygulanmak sureti ile; davacılının alacaklı olduğu Mersin 4. İcra Müdürlüğünün (eski esas 2009/8570) 2016/604 esas ve (2009/8637 eski esas) 2013/9923 sayılı dosyalarının onaylı suretlerinin dosya içine alınmalı, Erdemli 2....
Hukuk Dairesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 02/06/2016 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 19/04/2018 günlü karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair verilen 26/10/2018 günlü karar ile 23/11/2018 günlü ek kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine dair verilen kararın istinaf incelemesinde davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, tasarrufun İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptali, olmadığı takdirde TBK'nın 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyi niyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir....
Mahkemece, satış sırasında evlilik birliğinin devam ettiği, davacının kesinleşmiş alacağı bulunmadığı, davacı ilerde doğabilecek bir hak için onun yerine geçerek böyle bir dava açamayacağından İİK'nun 277.madde koşullarının oluşmadığı ve muvazaa iddiasının ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ...çlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalılar arasında yapılan danışıklı satış işleminin iptali istemiştir. Davacı tarafından yargılama sırasında davanın İİK 277 vd maddelerine ilişkin olduğu yolunda bir beyanda da bulunulmamış aksine danışıklılık nedeni ile işlemin iptali istenmiştir....
Bu durumda mahkemece dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali yerine dava konusu taşınmazın davalılar arasındaki satış işlemine ilişkin tasarrufun iptali ile davacı alacaklıya..İcra Müdürlüğünün 2006/256 sayılı dosyasındaki alacak ve fer'ileriyle sınırlı olarak haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilmesi gerekirken tapu kaydının iptali ile davalı borçlu adına tesciline karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Somut olayda, davacı tarafından TBK m. 19 uyarınca davalı borçlu şirket ile davalı 3. kişi şirket arasında ticari işletmenin devri mahiyetinde yapılan tasarrufların muvazaa nedeniyle iptali talebinde bulunulmuş, ilk derece mahkemesince davalılar arasında alacaklıların alacağını tahsil etmelerini önlemek maksadıyla danışıklı muvazaalı işlem yapıldığı, bu durumdan davacının zarar gördüğü gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı borçlu ... şirketinin malvarlığının davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti.'ne devri ile ilgili tasarrufların iptali ile davacıya icra dosyasındaki asıl ve feri alacakları ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmiş, bu karara karşı davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesince bu davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bu kararın davalı ... San. ve Tic. Ltd....
Bunun yanı sıra, davacı dava dilekçesinde İİK hükümlerine dayanmakla birlikte muvazaa hukuki sebebine de dayanmış, zira dava dilekçesinin hukuki nedenler kısmında TBK 19. maddesini işaret edilmiş, bu nedenle davacının isteminin İİK 277 ve TBK 19. maddesine dayalı tasarrufun iptaline ilişkin olduğu görülmüştür. Bu durumda mahkemece her iki hukuki sebep yönünden inceleme yapılarak, kararda tartışılması gerekirken bu husus değerlendirilmeden eksik incelemeyle karar verildiği anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Muvazaaya Dayalı Tasarrufun İptali (TBK. 19. madde) istemine ilişkindir. İİK'nın 140/1. maddesinde İcra Müdürlüğü’nce hangi hallerde haciz sıra cetveli düzenleneceği belirtilmiştir. Maddeye göre haciz sıra cetvelinin düzenlenebilmesi için satış tutarının bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmemesi gerekir. Bu madde uyarınca düzenlenen bir sıra cetvelinde, hacizlere ilişkin takip dosyası (takip tarihi, haciz tarihi, alacak miktarı gibi) bilgilerine, ipotek veya hapis hakları varsa bu hakların tesis edildiği tarihlere ve dayanak bilgilerine yer verilmesi gerekir. Somut olayda, icra dosyasına intikal etmiş bir para bulunmamaktadır. İİK'nın 83/2. madde hükmüne göre, maaş üzerinde birden fazla haciz varsa bunlar İcra Müdürlüğü’nce sıraya konur ve sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez....
Davacı vekilinin istinaf sebepleri; ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın davanın amacı ile ters düştüğü ve hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, İİK.nun 277 ve devamı maddeleri ile BK'nun 19. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemleri reddedilmiştir....