Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Ayrıca Muvazaa iddiası ile açılan tasarrufun iptali davaların zamanaşımına bağlı olmadan ileri sürülebilmektedir. Somut olayda davacı vekili eldeki davayı açıkça Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesine dayalı olarak açmıştır. BK'nun 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında İİK'nın 277. vd. maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi şartı aranmaz. Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Somut olayda davacının talebinin TBK'nun 19. maddesi gereğince açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olarak kabulü ile davacı tarafından davalı borçlu ... aleyhine açılan Bakırköy 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/261 Esas sayılı dava dosyasının sonucu beklenerek alacağın kesinleşmesi halinde, borçlu ... tarafından diğer davalı ...’a satışı yapılan dava konusu Ataşehir İlçesi, ......

    Mahkemece her ne kadar davanın tapu iptal ve tescil talepli olması göz önüne alınarak kayıt maliki davalılar aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; az yukarıda da izah edildiği üzere eldeki muvazaa nedenine dayalı iptal davaları taşınmazın aynına yönelik dava olmayıp alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekeceğinden, mahkemece yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi doğru olmamıştır. Bununla birlikte; mahkemece yazılı gerekçe ile muvazaa iddiasının ispatlanamadığından bahisle davalı T6 aleyhine açılan davanın da reddine karar verilmiş ise de; verilen karar dosya içeriği ile bağdaşmamaktadır. Zira; davalı borçlunun tasarrufa konu taşınmazı devrettiği 3....

    Talep; BK 19 vd maddelerine dayalı alacağın tahsiline yönelik muvazaa davası olup verilen ihtiyati haciz kararına karşı yapılan itirazın reddi nedeniyle davalı Fadimana tarafından yapılan istinaf incelenmesi istemine ilişkindir. BK 19 vd maddelerine dayalı alacağın tahsiline yönelik muvazaa davasında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "muvazaa" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden alacağın tahsilini sağlamaktır. Somut olayda davacının eldeki davadaki amacı, alacağını tahsil etmeye yönelik olup şahsi hakka dayalıdır. Kıyasen uygulanacak İİK.nın 281/2 maddesi uyarınca “hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur....

    in fazla para tahsiline çalıştığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı ... ve ...vekili, müvekkili ile davacı veya davacının ortağı olduğu kooperatif arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığını savunrarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacı ile davalı ... arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığından arsa sahibinden olan alacağın temlikinin kabul edilemeyeceği, davalılar arasında muvazaa ilişkisi bulunmadığı, davalı kooperatifin ortağı olan davacının karar defterine göre ödemelerini yaptığı, davalı ...'ın yüklenici olarak, taşınmazın tapusunu davacıya vereceğini taahhüt ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 70.000,00 TL'nin davalı ... ve ... tahsiline, diğer davalılara yönelik dava ile fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl ve birleşen davada davalı ...... temyiz etmiştir....

      Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1.maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Somut olayda mahkemece dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmiş ise de mahkemenin bu nitelendirmesine katılma olanağı bulunmadığından taraf delilleri toplanarak delillerin TBK'nun 19 maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna .. göre karar verilmesi gerekirken hukuki nitelendirmede yapılan hata sonucu davanın reddi isabetli görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 18.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        MADDESİ UYARINCA MUVAZAA HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI İPTAL İSTEMİ KARAR : Torbalı 2....

        Öte yandan, davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekir. 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur....

        Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nin 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. TBK'nın 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında hak düşürücü süre ve zaman aşımı süreleri uygulanmaz ve İİK'nın 277 vd.maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2020/1254 esas 2021/1330 karar sayılı kararında; "Dava 818 sayılı Borçlar Kanununun 18. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 19.) maddesinde düzenlenmiş bulunan danışık (muvazaa) hukuksal sebebine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

        için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerektiği, muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek olmadığı, çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardan olduğu, muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürdüğü, İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel oluşturmadığı, davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm...

          UYAP Entegrasyonu