Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

esas sayılı dosyasının incelenmesinde, taraflarının dosyamız tarafları ile aynı olduğu, konusunun aynı GKS'ye ilişkin kredi alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu olduğu anlaşılmıştır. Mahkememizin 2022/864 Esas sayılı dosyası ile Mahkememizin 2022/... esas sayılı dosyasının aynı Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan kredi alacağı ve kredi kartı alacaklarının tahsiline ilişkin itirazın iptali istemlerine ilişkin olduğu, taraflarının ve sıfatlarının aynı olduğu, dosyalar arasında fiili ve hukuki irtibat olduğu, usul ekonomisi açısından yargılamanın birlikte yürütülmesinin önemli olduğu ve biri için verilecek hükmün diğeri içinde önem taşıdığı nedenleriyle dava dosyaları arasında bağlantı bulunduğu kabul edilmiştir. Bu nedenle HMK'nın 166/1 maddesi gereğince tarafları ile uyuşmazlık konusu itibarıyla ve aralarındaki hukuki- fiili irtibat nedeniyle işbu dava dosyasının Mahkememizin 2022/......

    sorulmadığı gibi Ömer Kırmızı'ya da herhangi bir hastalığının olup olmadığının sorulmadığını, aksi yönde bir bilgi ve belge de davacı tarafından dosyaya sunulmadığını, sigorta poliçelerine ilişkin tahsilatların düzenli bir şekilde yapıldığı nedenleri ile DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, kredi sözleşmesi nedeniyle alacağın tahsili için kredi borçlusu murisin mirasçılarına karşı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacı bankanın davalılardan 1.666.000.000.TL asıl, 1.948.835.060.TL faiz alacağı bulunduğu, davalıların takibe itirazının haksız olduğu gerekçesiyle davalıların itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kredi sözleşmesine dayanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Takipten sonra ödeme iddiası bulunmadığına göre banka alacağının takip tarihi itibariyle saptanarak itirazın haklı olup olmadığı tespit edilmelidir. Müteselsil kefil, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumludur. Mahkemece asıl borçlu ve kefil yönünden yukarıdakı açıklamalar ışığında bilirkişi incelemesi yaptırılarak bir hüküm kurulmalıdır. Bu yönleri gözetmeyen bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir....

      Sıfatıyla) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı ve davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili; ... A.Ş ile dava dışı ... arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinde davalının kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir....

        İcra Müdürlüğü’nün 2012/17963 esas sayılı icra dosyalarında icra dairelerinin yetkisine yapılan itirazın haklı olduğu, itirazın iptali davalarında usulüne uygun takip yapılmış olmasının dava şartı olduğu, yetkisiz icra dairesinde yapılan takibin usulsüz olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Karar, asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl ve birleşen davalar, genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalılar süresi içerisinde ilgili icra müdürlüğüne vermiş olduğu dilekçe ile hem icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş, hem de sözleşme altındaki imzaya itiraz etmiş, mahkemece yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde kredi sözleşmelerindeki imzaların davalılara ait olduğu tespit edilmiştir....

          Davacı vekilinin tehiri icra talebi mahkememizin 03/03/2021 tarihli ara kararıyla reddedilmiştir. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; davalılar murisi tarafından kullanılan kredi nedeniyle ödenmeyen kredi taksitlerinin tahsiline yönelik mirasçılar aleyhine başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı tarafça davalılar murisinin kullandığı kredi borcundan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalılar tarafından yapılan itirazın iptali amacıyla mahkemenin 2016/207 Esasına kaydedilen eldeki davayı açtığı, davalı mirasçılar tarafından da mahkemenin 2016/32 Esasına kaydedilen dava dilekçesiyle takibe konu kredi borcunun sigorta kapsamında olduğu gerekçesiyle menfi tespit davası açtığı, mahkemece davalılara verilen süre içinde davalılarca mahkemenin 2018/190 Esasına kaydedilen davada da kredinin teminatı olan sigorta poliçesinden kaynaklı sigorta şirketi aleyhine dava ikame edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkili ile davalı şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinde diğer davalının müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalıların itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, ayrı ayrı %40'tan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...; kredi sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; alınan adli tıp raporu ile sözleşmedeki imzanın davalı ...'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 6.429,78 TL bedelli alacak için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatını istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili; davacının; kefil sıfatıyla davalıya ait borcu ödemek zorunda kaldığını, ödenenin davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini beyan ederek; itirazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Dava,davacının kredi kartının davalı tarafından kullanıldığı ve davacının bankaya ödediği ekstre bedellerinin davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Davacı kendisine ait olan kredi kartının davalının kullanması ile kendisini borçlandırdığını ve borcunu ödemediğini iddia etmiş, davalı ise yargılama sırasında,davaya cevap vermeyerek bu iddiayı reddetmiştir. Oysa davalı temelde bu borç ilişkisinden kaynaklanan husumet nedeniyle Burdur Sulh Ceza Mahkemesi’ne 2009/316 esas ile açılan ceza davasında, emniyette, C.Savcılığında ve mahkemede alınan savunma ve ifadelerinde, davacının kredi 2010/4330-12743 kartını kullandığını ve davacıya borcunun devam ettiğini bildirmiştir. Davalının bu beyanları ikrar mahiyetinde olup, davacıya ait kredi kartından harcama ve para çektiğinin kabulü zorunludur. Bu durumda davalı borçlu olduğu bu parayı davacıya ödediğini ispat etmek zorundadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, kooperatif aracılığıyla davalılardan ...'ın kullandığı kredi borcuna diğer davalılar ... ve ...'ın "müşterek borçlu ve müteselsil kefil" olduklarını, kredi borcunun davacı kooperatif tarafından ödenmesi nedeniyle doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu