WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 02/07/2021 tarihli ve 2021/211 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Bunun için de ülke ve yörenin gelenek vc görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır. Davacılar tarafından davalının eşi ve murisin torunu olan Güzeyla Emeç aleyhine aynı hukuksal sebebe dayalı olarak Bayındır ilçesi, Yusuflu köyü 157 parsel nolu taşınmaz hakkında Bayındır Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/469 esas 2020/11 karar sayılı dosyası üzerinden açılan ölünceye kadar bakma sözleşmesinden kaynaklı muris muvazaası nedeni ile tapu iptal ve tescil davasının, derdest olduğu ve İzmir bölge Adliye Mahkemesi 1....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların doğru olmadığını, muris ile müvekkili arasında herhangi bir tartışma olmadığını, dava konusu taşınmazın davalının yaptığı ev işlerinden ve evlenmeden önce babasının aylığı ile yaptığı altınlar ve ziynet eşyalarını da eklemek sureti ile taşınmazı satın aldığını, muris Murat Yılmaz'ın kanserden öldüğünü, davacının Balıkesir'deki davalının 1/4 pay sahibi olduğu, taşınmazı kullandırmadığını, fiili hakimiyetini aldığını, kiradan dolayı herhangi bir bedel ödemediğini, muvazaanın koşullarının bulunmadığını, tapu sicil memuru önünde irade ile satış yapıldığını belirterek davanın reddini , tenkis yönünden kanuni süre içinde açılmaması nedeni ile usulden ve esastan reddini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararı: Mahkemece;"Davacı vekilinin ihtiyati tedbirin REDDİNE," karar verilmiştir....

    Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarih, ½ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespiti ve buna dayanılarak oluşturulan tapunun iptalini isteyebilirler. Muris muvazaası davalarında, miras bırakanın temlik yapmaktaki gerçek irade ve amacının ortaya çıkarılması esastır. Somut olayda , mirasbırakan İbrahim’in 1977 yılında eşinin öldüğü, 1983 yılında oğlu davacı Ahmet’in , 1992 yılında da kızı dava dışı Nilgün’ün evlenerek evden ayrılmasından sonra davalı kızı Nihal ile birlikte yaşamaya başladıkları, maliki olduğu 394 ada 134 parsel sayılı taşınmazda ki 7 nolu bağımsız bölümü Üsküdar 1. Noterliğinde düzenlediği 25.10.1993 günlü vasiyetname ile davalı Nihal’e vasiyet ettiği, aynı taşınmazı bu kez 25.04.1996 tarihinde 84.00.000TL bedelle intifa hakkını üzerinde bırakarak davalı Nihal’e satış suretiyle devrettiği kayden sabittir. .../.......

      ailesinin desteği ile başa çıkabildiği, müvekkilinin sadece babası muris ile değil annesi ile de tek başına ilgilendiğini, yerel mahkeme kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasını talep etmiştir....

      Davalı cevap dilekçesinde özetle; iddiaların doğru olmadığını, sadece aile yapısı nedeni ile muvazaa kabul edilemeyeceğini, murisin mal kaçırma kastı ile hareket etmediğini, taşınmazın murisin ortanca oğlu olan Adnan Gençoğlu tarafından alındığını, ancak muris babanın üzerine yapıldığını , yatırım amaçlı olarak alındığını, ancak murisin hali hazırda oturduğu evde merdivenleri çıkamaması nedeni ile buraya taşındığını, bu nedenle baba üzerine yapıldığını, taşınmazın muris tarafından alınmadığını, herhangi bir katkısının olmadığını, murisin Covit 19 nedeni ile 1 hafta içerisinde öldüğünü, davacıyı çağırıp konuşmasının mümkün olmadığını, davacı tarafın eşi Ahmet Selin Kürkalioğlu , murisin yardımıyla bir ev aldığını, davacının ev hanımı olduğunu, murisin diğer çocuklarına olduğu gibi davacıya da imkanları ölçüsünde yardım ettiğini, kız çocuklarına haksızlık yapılmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....

      Hal böyle olunca; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı eldeki davada tüm deliller toplanarak işin esasının değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddedilmesi isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Birleşen dosya davalısı T3 cevap dilekçesinde özetle; davalı Mustafa'nın boşandığı eşi olduğunu, davaya konu 127 numaralı parseldeki Mustafa'ya ait hissenin Mustafa tarafından kendisine boşanma nedeni ile tazminat olarak verildiğini, ayrıca Almanya'daki evlere karşılık Mustafa tarafından bu taşınmazdaki hissenin kendisine verildiğini, kendisinin de bu taşınmazdaki hissesini 160.000,00 TL'ye davalı T4 sattığını belirttiği görülmüştür. Davalı Ali Akbulut vekili cevap dilekçesinde özetle; 127 numaralı parselde müvekkilinin malik olmadığını, bu parsele yönelik husumet itirazlarının bulunduğunu, açılan davanın reddini talep etmiştir. Davalı Ali Akbulut duruşmadaki beyanında özetle; muris babasının borçları nedeni ile 3.kişilere taşınmazların gitmesin diye borçların kendilerince ödenmesi nedeni ile bu taşınmazların devir alındığını belirtmiştir. Davalı T4 duruşmadaki beyanında, davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : Düzce 1....

        satışının davalıya yapıldığını, gerçek zilyet ve hak sahibinin aslında muris olduğunu; 161 ada 27 sayılı parsel ile 2920 sayılı parselin de zilyedi muris olduğu halde sanki hak sahibi imiş gibi T21 adına kadastro çalışmalarında tespit edildiğini 21.10.2008 tarihli kadastro tespitinin gerçeği yansıtmadığını belirterek tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini talep ve dava etmiştir....

        Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazın 1986 yılında vefat eden muris Zekiye Özgenç'e ait olduğunu, taşınmazın tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu, davalıya devrinin nasıl yapıldığının taraflarınca bilinmediğini ancak muvazaalı bir işlem yapıldığı kanaatinde olduklarını, satış veya devrin mal kaçırmaya yönelik olduğunu ileri sürerek miras hissesi oranında tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuş, 02/08/2018 tarihli dilekçesi ile "Dava dilekçemizin konu kısmında da belirttiğimiz gibi açılan dava muris muvazaası hukuksal nedeniyle tapu iptal ve tescil davasıdır." şeklinde beyanı ile muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteminde bulunduklarını açıklamıştır....

        UYAP Entegrasyonu