Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Diğer yandan muhdesatın tespiti davaları, paylı mülkiyet ya da elbirliği mülkiyet hükmüne tabi taşınmazlarda, tapu paydaşları arasında hukuki yararın bulunması durumunda görülen bir davadır. Malik olmayan davacının, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talepte bulunması mümkün iken, muhdesatın tespiti davasını açmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Muhtesat aidiyetinin tespiti davaları muhtesatın kendisine ait olduğunu öne süren kişi veya kişilerle, tapuda malik görünen ve muhtesatın davacı tarafa aidiyetini kabul etmeyen kişiler arasında görülür ve hüküm de ancak davanın gerçek tarafları hakkında verilebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhtesat aidiyetinin tespiti, tapu iptali ve tescil ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki muhtesat aidiyetinin tespiti, tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 11.04.2013 gün ve 871/320 sayılı hükmün ...'ca incelenmesi bir kısım davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı, asıl davada; tapuda davalılar adına kayıtlı 1816 parsel sayılı taşınmazı 1990 yılında köy senediyle davalı ...'...
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/321 Esas sayılı dosyası ile açılan ortaklığın giderilmesi davasında, taşınmaz üzerinde bulunan binanın aidiyetinin tespiti için dava açmak üzere süre verildiğini, taşınmazın öncesi olan 23 parselde davacının dedesinin 18.01.1980 tarihinde hissedar olduğunu, daha sonra 1980-1981-1982 yıllarında taşınmaz üzerine dava konusu 3 katlı binayı yaptığını, anılan binanın imar uygulaması ile 245 ada 1 parsel içerisinde kaldığını, davalının diğer paydaşların hisselerini alarak paydaş haline geldiğini, davacının da 12.01.2011 tarihinde dedesinin payını satın alarak paydaş olduğunu açıklayarak anılan binanın davacıya aidiyetinin tespitine ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili, 26.09.2013 tarihli yargılama oturumunda, davayı kabul etmediklerini beyan etmiştir....
Kadastro Kanunu, kadastro bölge ve çalışma alanlarında üzerinde çalışma yapılan taşınmazlara uygulanan özel nitelikli bir kanundur. 33. maddesinde, kadastro Kanunu'nun uygulandığı alanların dışında da uygulanabilecek genel nitelikli maddelere yer verilmiştir. 19. madde, genel nitelikli maddeler arasında sayılmamıştır. Buna göre ancak, aynı kanunun 12/3. maddesi gereğince, on yıllık hak düşürücü süre içinde kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak genel mahkemelerde açılan davalara 19. madde uygulanır ve iddianın kanıtlanması halinde muhdesatın mülkiyetinin arz malikinden başkasına aidiyeti ile tapunun beyanlar hanesine tesciline karar verilebilir....
Gerek tanık beyanlarına göre gerekse kadastro tespit tutanağına göre dava konusu evin Şevki tarafından yaptırıldığı, 2. Kadastro tespit tutanağı edinme sebebi kısmında davaya konu taşınmazın, davacıların murisi Şevki tarafından yapıldığı belirtilmesine rağmen aynı ve şahsi haklara ilişkin şerh kısmının boş bırakıldığı, 3. Kadastro tespitinin bu haliyle 07.04.1994 tarihinde kesinleştiği ve muhdesatın tapunun beyanlar hanesine işlenmediği, 4. Hak düşürücü sürenin uygulanmasının hakkaniyete uygun olmayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu üç katlı yapının davacıların murisi ... tarafından meydana getirildiğini tespitine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davalı vekili özetle; davanın tespit öncesi nedene ilişkin olup 3402 ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MUHDESATIN AİDİYETİNİN TESPİTİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 7.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 7.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MUHDESATIN AİDİYETİNİN TESPİTİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 7.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 7.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MUHDESATIN AİDİYETİNİN TESPİTİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 7.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 7.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu açıklamalar karşısında muhdesatın davacıya ait olduğunun tespit edilmesi halinde davacının arazi sahibinden tazminat isteme hakkı olduğu gözetildiğinde davacının muhdesatın aidiyetinin tespitini istemekle hukuki yararı olduğu açıktır. Diğer bozma nedenlerine katılmakla birlikte davacının muhdesatın aidiyetinin tespiti yönündeki isteğinin de incelenmesi düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğunun bu yöndeki görüşün katılamıyorum....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; davanın muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkin olup 3402 saylı Kanunun uygulanma imkanının bulunmadığını, kaldı ki bir kısım davalıların davayı kabul ettiklerini belirterek hükmün kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Kadastro tutanak örneği, tapu kaydı, keşif, bilirkişi raporları, kabul beyanları, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı. GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Kadastro sırasında Saraykent İlçesi Altınsu köyü 199 ada 17 parsel sayılı taşınmaz iki katlı kerpiç ev ve arsası niteliğiyle 1/2'şer pay ile Ahmet ve T4 adına tespit ve tescil edilmiştir. T4 vefat edince payı mirasçıları adına intikal ettirilmiş, T4 ise payını davalı Mehmet oğlu T4 satmıştır....