Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ANCAK; - Davalı Şaduman' ın taşınmaz üzerinde muhdesat iddiası bulunduğu, mahkemece muhdesat bedelinin bir kısım hissedarlara ödenmesine karar verilmişi ise de, hükümde bu yönde gerekçe bulunmadığı, muhdesat iddiasında bulunan taraf yönünden yukarıda açıklandığı gibi araştırma ve inceleme yapılmadan karar verilmesi hususları hatalı olmuştur. Hal böyleyken yukarıda açıklandığı üzere işlem yapılıp, davalının muhdesata ilişkin beyanının alınıp, tüm tarafların ittifak etmesi halinde buna göre muhdesat iddiasının dikkate alınması, aksi halde davalının açmış olduğu dava dosyasının incelenmesi, muhdesata dair açılmış bir dava bulunması halinde (aksi halde davalıya kesin süre verilmesi) bu dava sonucunun beklenerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırmayla karar verilmesi isabetsiz olduğundan istinaf eden davalı T2 vekilinin istinaf isteminin kabulüyle hükmün HMK 353(1)a-6 maddesi gereği kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

HD'nin 2016/1418 Esas 2018/128 Karar sayılı ilamı) Hal böyleyken yukarıda açıklandığı üzere işlem yapılıp davalının bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmuş olduğu ve muhdesat iddiasının olduğu, muhdesat iddiası yönünden tarafların ittifak edip etmediği sorulmalı, ittifak edilmemesi halinde muhdesat iddiasında bulunan tarafa dava açması için uygun bir süre tanınması, sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırmayla muhdesat yönünden inceleme yapılmaksızın karar verilmesi isabetsiz olduğu, Ayrıca mahkemece taşınmazın satışına karar verildiği halde satış bedelinin taraflara nasıl dağıtılacağının da hükümde gösterilmemesinin hatalı olduğu anlaşıldığından istinaf eden davalının istinaf isteminin kabulüyle hükmün HMK 353(1)a-6 maddesi gereği kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

değerlerini gözeterek orantı kuran bilirkişi İsmail Kocakaya'nın 12/10/2020 havale tarihli raporundaki oranlar üzerinden olmak üzere; %35,81 muhdesat oranına karşılık T5 verilmesine, % 12,84 muhdesat oranına karşılık T7 verilmesine, % 12,84 muhdesat oranına karşılık T9 verilmesine, %12,84 muhdesat oranına karşılık T5 verilmesine, %12,84 muhdesat oranına karşılık İbrahim Kocadağ'a verilmesine, % 6,42 muhdesat oranına karşılık T1 verilmesine, %6,42 muhdesat oranına karşılık T2 ait olmak üzerindeki ORTAKLIĞIN SATIŞ SURETİYLE GİDERİLMESİNE, satış bedeli üzerinden binde 11,38 (binde on bir nokta otuz sekiz) oranında nispi harcın hisseleri oranında paydaşlardan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, davacılar tarafından 20,40 TL başvuru harcı, 396,00 TL posta ve tebligat ücreti 2.234,90 TL keşif ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.651,30 TL yargılama giderinin tapu kaydındaki ve mirasçılık belgesindeki hisseleri oranında davalılardan alınarak davacılara verilmesine...

Davalılardan ... vekili süresinde sunduğu cevap dilekçesinde, müvekkilinin ortaklığın giderilmesi davasında davacının muhdesat iddiasını kabul etmesine rağmen davalı olarak gösterilmesinin davacının kötüniyetinden kaynaklı olduğunu ve vekil edeninin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalılardan ... vekili yasal süresi geçtikten sonra sunduğu cevap dilekçesinde davacının muhdesat iddiasını kabul ettiklerini ancak muhdesat bedelinin tahsili talebinin reddinin gerektiğini savunmuştur. Diğer davalılara usulüne uygun tebligatların yapılmasına karşın süresinde cevap dilekçesi sunmamışlardır....

    Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay verme mümkün değildir. Paydaş olmayan muhdesat sahibi veya mirasçıları ancak paydaşlar aleyhine sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak tazminat yahut alacak davası açabilir Somut olaya gelince; dava konusu 802 ada 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan evin yerinde yapılan keşif sonucu dava dışı...'na ait olduğu tespit edilmiştir. Taşınmazda paydaş ya da ortak olmayan muhdesat sahibi üçüncü kişiye satış bedelinden pay verilmesi mümkün olmadığı halde mahkemece, tapuda paydaş olmayan muhdesat sahibi...'na satış bedelinden oran kurulmak sureti ile pay verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple 802 ada 5 parsel yönünden hükmün bozulması gerekmiştir....

      Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut gelince; davacı vekili, dava konusu 102 ada 16 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan bir kısım muhdesatların müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek muhdesat iddiasında bulunmuş; bir kısım davalılar, davacının muhdesat iddiasını kabul etmiş ise de davalı ..., iddianın doğru olmadığını belirterek evin kendisine ait olduğunu savunmuştur. Diğer davalılar ise duruşmaya katılmadıklarından, muhdesat iddiasına karşı beyanları tespit edilememiştir. Mahkemece, davacı tarafa muhdesat iddiası ile ilgili dava açmak üzere süre verilmeksizin ve gerekçeli kararda bu hususta herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın ortaklığın giderilmesine karar verilmiş ise de hüküm ve temyiz tarihinden sonra davacı ... tarafından, diğer paydaşlar aleyhine Sinop 1....

        Dava, kadastro tespiti sırasında yapılan muhdesatın aidiyetine ilişkin belirtmenin hatalı olduğu iddiasıyla terkin ve muhdesatın gerçek hak sahibi adına yazılması istemine ilişkindir. 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, Eşya Hukukunda “muhdesat” kavramından bir arazi üzerinde arz malikinden başkasına veya yalnızca bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlaşılmalıdır. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Muhdesat sahibinin hakkı sadece şahsi bir haktır. Bu hakkın hukuki mahiyeti ve nasıl kullanılacağı ise Türk Medeni Kanununun 722, 724. ve 729. maddelerinde açıklanmıştır. Bir kişi lehine muhdesatın tespitine ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 19/2 maddesi olanak sağlamaktadır....

          Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; davalı ...'...

            Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Somut olaya gelince; davalı ... temyiz dilekçesinde Yenice Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/67 Esas sayılı dava dosyasında dava konusu taşınmaza yönelik muhdesat aidiyetinin tespiti davası açtığını beyan etmiştir....

              Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; mahkemece her ne kadar 966 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verilmiş ise de; 966 parsel sayılı taşınmazdaki tek katlı bina için davalı ...’in, üç katlı bina için de davalı ...’in muhdesat iddiasında bulunduğu anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu