Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olaya gelince; davalılardan ... vekilinin, dava konusu taşınmaz üzerindeki bir adet gecekondu ve eklentileri ile çevresindeki ağaçların müvekkili ...’ın mirasbırakanı ...’e ait olduğu hususunda muhdesat iddiasında bulunduğu anlaşıldığından mahkemece, muhdesatın aidiyeti hususunda tarafların ittifak edip etmedikleri üzerinde durularak ittifak etmiyorlarsa bu konuda muhdesat iddiasında bulunan tarafa dava açmak üzere süre verilmesi ve dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, muhdesatın aidiyetine karar verilir ise bilirkişiden rapor alınarak dava konusu taşınmazın tespit edilen toplam değerinin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenmesi ve muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi tarafa, geri kalan bedelin ise tapu kaydı ve mirasçılık belgesindeki payları oranında paydaşlara dağıtılması gerekir....

    Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır....

      "İçtihat Metni" Dava 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre kamulaştırma kararı alınmasından sonra, kamulaştırılmasına karar verilen muhdesat sahibi ile pazarlık sonucu anlaşamayan davacı idare tarafından muhdesat sahibi aleyhine açılmış kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliği gözetildiğinde verilen hükmün temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın görev yönünden anılan Daire Başkanlığına SUNULMASINA, 27.04.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; davalılar ... ve ...'in muhdesat iddiasında bulunduğu; ancak, bu durumun bilirkişi raporunda değerlendirilmediği anlaşıldığından, öncelikle muhdesat konusunda ihtilaf olup olmadığının taraflara sorulması, taraflar arasında ihtilafın olmadığı anlaşılırsa bilirkişiye muhdesat oranı kurdurularak bir karar verilmesi, şayet muhdesat konusunda bir ihtilaf var ise muhdesat aidiyetinin tespiti davası açılması için adıgeçen davalılara süre verilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ...'...

          Somut olaya gelince; dava konusu 3179 ada 2 parsel sayılı parsel üzerinde muhdesat bulunan taşınmazın satış bedelinin dağıtılmasında, muhdesat bedelinin sahibine ödendikten sonra arta kalan bedelin taraflara hangi paylar oranında dağıtılacağının gösterilmemesi ve harcın taraflardan satış bedelinin dağıtılmasındaki oranlarda alınacağına hükmedilmemesi doğru görülmemiştir. Ne var ki bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2019 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Muhdesat Tespiti KARAR : İzmir 14....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/02/2020 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Muhdesat Tespiti KARAR : Nazilli 1....

            Dava, muhdesatın tespiti isteğine ilişkindir. 1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, Mahkemece bozma gereklerine uygun biçimde hüküm verildiğine göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Bilindiği üzere, muhdesatın tespiti davalarında, davanın konusu (müddeabih) muhdesat iddiasını kabul etmeyen davalıların paylarına isabet eden muhdesat değeri (zemin bedeli hariç) olup, yargılama giderlerinin ve taraflar yararına hükmedilecek vekalet ücretinin hesabında bu miktarın esas alınması gerekir. Hal böyle olunca, davacılar aleyhine hükmedilen vekalet ücretinin takdirinde, davalının payına isabet eden muhdesat bedelinin esas alınması gerekirken, muhdesat bedelinin tamamı üzerinden vekalet ücreti takdiri doğru olmamıştır. Ne var ki; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 5.fıkrasının HUMK'un 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

              Davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazına gelince; muhdesatın tespiti davalarında kabul edilen muhdesat değeri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken muhdesat değeri ve arz değeri üzerinden hesaplama yapılması doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır ....

                Ayrıca muhdesat tespiti davalarında harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti, davalıların paylarına isabet eden zemin bedeli hariç muhdesat değeri olup HMK.nun 326/2.maddeye göre paylı mülkiyette tapudaki payları oranında, elbirliği mülkiyetinde ise miras payları gözetilmesi gerekir....

                UYAP Entegrasyonu