Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın fiili kullanımında olduğunun, davalı parselin tapu kaydının muhdesat bilgileri bölümündeki ...'den olma ... ile ilgili şerhin iptali ile harita kadastro teknikeri ...'nun 20.01.2016 tarihli rapor ve krokisinde belirtildiği üzere B harfi ile gösterilen bölümün bahçe olarak ...'den olma ...'nin fiili kullanımında olduğunun, davalı parselin tapu kaydının muhdesat bilgileri bölümündeki "D ve E harfleri ile gösterilen alanın kullanıcısı tespit edilemediğinden Hazine adına tespit edilmiştir." şerhinin iptaline, davalı parselin tapu kaydının muhdesat bilgileri bölümündeki diğer şerhlerin aynen geçerliliğine ve devamına karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen davalarda davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Mahkemece, yapılan keşif ve toplanan delilere göre; davacı ...’ın temyiz konusu (A2) ile gösterilen bölümde gerek tespit tarihi itibariyle gerekse tespit tarihinden önce zilyet olduğu, söz konusu bölümü bağ fidanlarını dikmek suretiyle tespit tarihinden önce kullanmaya başladığı anlaşılmakta olup bu bölüm yönünden de davacı lehine zilyetlik ve muhdesat şerhi verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Davacı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün fen bilirkişisi raporunda (A2) ile gösterilen bölüm yönünden BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 02.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Somut uyuşmazlıkta, tapu kaydında yapılan incelemede 27/03/2014 tarihli muhdesat şerhinin bulunduğu ve muhdesat şerhine göre düzenlenen rapor gereği şerhte belirtilen kişiler lehine muhdesat oranları yönünden dağıtıma ilişkin ara karar kurulduğu belirlenmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muhdesat aidiyetinin tespiti ve ikinci kademede muhdesat bedelinin tazmini davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 26.05.2022 gün ve 2021/8497 Esas, 2022/3806 Karar sayılı ilamı ile ek kararın kaldırılarak onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar daha önce temyiz nedeni yapılmıştır. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay bozma ilamı uyarınca bozmaya uygun olarak verilen mahkeme kararı gerekçesine göre, ilamımız usul ve yasaya uygun olup, düzeltilmesini gerektirir bir neden bulunmadığından, HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti Ve Muhdesat Bedelinin Ödenmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın D.S.İ'ye karşı usulden reddine, davacıların muhdesat tespiti davasının reddine, tazminat isteminin ise kısmen kabulüne dair kararın davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 08.11.2018 tarihli ve 2018/12604 Esas, 2018/18388 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davacılar vekili ile davalı D.S.İ 21....

          Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir....

            Mahkemece verilen, davanın kabulüne ilişkin hüküm, davacı Hazine vekili tarafından kullanım şerhinin kaldırılmasına yönelik olarak temyiz edilmekle, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 2015/16913 Esas, 2017/4872 Karar sayılı ilamıyla, "kadastro tespit tarihi itibariyle çekişmeli taşınmaz üzerinde bulunan bitki örtüsünün niteliği, ev, yapı, bina olup olmadığı ve muhdesat şerhi verilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı değerlendirilerek karar verilmesi" gereğine değinilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, bu kez davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, 839 numaralı parselde ... adına kayıtlı olan zilyetlik şerhinin iptali ile davacı ... adına zilyetlik şerhi düşülmesine, davacının muhdesat aidiyeti talebinin atiye bırakılması nedeni ile muhdesatın aidiyeti konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hükme karşı davalı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve ... bu karar, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 11.11.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhin terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, muhdesat şerhinin terkini istemine ilişkindir. Davacı, dava konusu 1080 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin kendisine ait olduğunu beyan ederek tapu kaydında yer alan “Üzerindeki ev ...’e aittir.” kaydının tapu kaydından terkinini talep etmiştir. Davalılar ... ..., ... ..., ..., ... ve . ... mevcut yerin babaları tarafından davacıya satıldığını, davacının haklı olduğunu beyan etmiş olup, davalı ... ise davanın reddini savunmuştur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.02.2014 gününde verilen dilekçe ile beyanlar hanesindeki şerhin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki muhdesat şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacılar vekili, dava konusu 513 ada, 2 nolu parselin tapu kütüğündeki beyanlar hanesinde bulunan "üzerine yapılan inşaatın ...'ye ait olduğu" şeklindeki şerhin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalılardan ... ve ..., taşınmaz üzerindeki yapının yıkıldığını, daha sonra davacıya sattıklarını bildirmişlerdir. Diğer davalı ... ise, davanın reddini savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu