KARAR Davacı ve birleşen dosya davalısı, eczacı olduğunu, davalı Kurum tarafından aralarındaki sözleşmenin 6.3.19 maddesi uyarınca sahte reçete nedeni ile sözleşmesinin 2 yıl süre ile feshine ve reçete bedelinin 10 katı tutarında 186.656,50 TL para cezası uygulanmasına karar verildiğinin bildirildiğini, ayrıca diplomasını dava dışı üçüncü kişiye kiraya verdiği gerekçesi ile sözleşmenin 6.3.21 maddesi uyarınca sözleşmesinin süresiz olarak feshedildiğini, ancak Kurum işleminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek sözleşmenin feshi ve cezai şarta ilişkin kararın iptalini istemiştir....
Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı kurum ile imzalanan sağlık hizmeti satın alma sözleşmesi kapsamında sunulan hizmet karşılığı düzenlenen fatura bedellerinden davalı kurumca 59.621,75 TL kesinti yapıldığını, yapılan işlemin haksız olduğunu ileri sürerek işlemin iptali ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir. yapılan 215.431,50 TL kesintinin haksız olduğunun tespiti ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, davalı kurum tarafından uygulanan cezai işlemin, taraflarca imzalanan protokole aykırı olduğu gerekçesiyle iptali ve muarazanın meni istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller, dinlenilen tanık beyanları ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; işleme konu reçetelerin sahte olduğu yönünde dosya kapsamında bir delil bulunmadığı, reçetelerin gerçeğe uygun şekilde düzenlendiği yönünde kanaat oluştuğu, davalı kurum işleminin taraflar arasındaki ilaç protokolünün 5.3.10 ve 4.3.6. Maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı kurum işleminin iptaline karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Davacı davalı kurumun 2006 yılı için sözleşme imzalama talebinin haksız olarak reddedildiğini iddia ederek muarazanın önlenmesini istemiştir. Davacı ile ... 2007/7778-12534 Üniversitesi arasında imzalanan sözleşme 20.04.2004 tarihinde iki yıl süre ile feshedilmiş, davacının bu fesih işleminin iptali için açtığı dava reddedilmiş ve bu karar derecattan geçerek, karar düzeltme talebinin reddedildiği 08.12.2005 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı bu fesih işlemini davadan önce mahkemeden tedbir kararı alarak durdurmuş ve bu tedbir karar kesinleşinceye kadar devam etmiştir. Her ne kadar 2006 yılı sözleşmelerinde fesih sebebi eylem için öngörülen yasaklama süresi bir yıla indirilmiş ve bu sürenin önceki fesihler içinde uygulanacağı öngörülmüş ise de; tedbir nedeniyle uygulanmayan yasaklılık süresi kararın kesinleşmesinden itibaren uygulanmalıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, eczacı olduğunu, davalı Kurum tarafından 28.11.2013 tarihli yazı ile sahte ilaç raporu düzenlediği iddiası ile 2012 Eczane Protokolüne dayanarak 94.435,60 TL cezai şart uygulanacağının bildirildiğini, ilgili yazıda sahte ilaç raporlarının hastane çalışanı otomasyon elemanı tarafından doktor imzası taklit edilmek sureti ile hazırlandığının belirtildiğini, kendisinin ya da çalışanlarının dışında üçüncü kişi tarafından düzenlenen sahte ilaç raporları ile ilgisinin bulunmadığını ileri sürerek 28.11.2013 tarihli kararın iptalini istemiştir. Davalı, kurum işleminin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, davalı kurum işleminin iptali, muarazanın meni ve alacak talebine ilişkindir....
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, aşamalardaki beyanlarını tekrarla, kurum işleminin protokol ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, protokol şartlarını ortadan kaldırır şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesinin sözleşme serbestisi ilkesine uygun olmadığını, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf isteminde bulunmuştur. Dava, muarazanın giderilmesi ve kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 389. maddesi uyarınca; mevcut durumun değişmesi halinde, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, hakkın elde edilmesinin tamamen imkânsız hale gelmesi ya da gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğması tehlikesi varsa ihtiyati tedbir kararı verilebilecek olup, somut olayda davalı kurum tarafından tesis edilen cezai işlemin uygulanması halinde davacı açısından telafisi güç ve imkansız zarar doğabileceği açıktır....
İş Sayılı Dosyası ile tedbir talep edilmiş ve tedbiren tesise elektrik verilmesi sağlandığını, gelinen aşamada sayacın mühürlenmesi ve soğuk hava deposu olan tesise elektrik verilmemesine yönelik murazaanın giderilmesi ve mühürleme işleminin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, müherleme ve kesme işleminin kurumları tarafından yapılmadığını, işlemi yapan personelin Bedaş personeli olduğunu, davanın pasif husumetten reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. İhbar olunun cevap dilekçesinde özetle, davacının yapı kayıt belgesinin iptal edilmesi üzerine taraflarınca mühürleme işleminin yapıldığını, söküm ve kesme işleminin yapı kayıt belgesinin iptal edilmesiyle yapıldığını, tedbiren yeniden enerji verildiğini, davanın haksız olduğunu belirterek reddini savunmuştur....
Davalı kurum, hak sahiplerine teslim edilmeyen ilaç kupürlerinin kuruma fatura edilmesi gerekçesine dayanarak sözleşmeyi fesih etmiş, davacı fesih işleminin geçersizliğini istemiştir. Taraflar arasındaki sözleşme iltihaki mahiyette bir sözleşmedir. Davalı kurum fesih işlemi ile kendisi ve diğer kamu kuruluşlarını da etkiler şekilde davacı ile 2007/2733-8865 muaraza yaratmıştır. Davacı tarafından açılan dava mahiyeti itibariyle muarazanın meni niteliğindedir. Bu nedenle dava açmakta davacının hukuki yararı vardır. Dairemizin istikrarlı uygulaması da bu yöndedir. Mahkemece, işin esasına girilerek, ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 21.6.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Eczanesinin sahibi ve mesul müdürü olduğunu, davalı kurumun 25/06/2014 tarihli yazısı ile 2012 yılı Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin Protokolün (5.3.2), (5.3.5.) ve (5.3.14.) maddeleri dayanak gösterilip, hakkında toplam 14.064,65 TL cezai şart uygulanarak uyarıldığını, sözleşmesinin üç ay süreyle feshedileceğinin, kurum zararı olarak da aynı protokolün (4.3.6.) maddesi uyarınca 143.688,63 TL'nin tahsil edileceğinin bildirildiğini; tek taraflı ve yanlı olarak alınan hasta beyanlarına itibar edilemeyeceğini, reçeteye konu ilaçların hastalara teslim edildiğini, kurumu zarara uğratma kastının bulunmadığını ileri sürerek; haksız ve hukuka aykırı kurum işleminin iptali ile muarazanın giderilmesini talep etmiştir. Davalı; davaya konu kurum işleminin yasal mevzuat ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir....