Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı kurum vekili, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararının iptalini talep etmiş ise de; dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı kurum ile davalı arasında gerçekleştirilen abonelik sözleşmesi nedeniyle; davacı kurum tarafından alınan ve faturaya yansıtılan, kayıp-kaçak bedeli, PSHS okuma bedelinin davalıdan alınıp alınmayacağı konusunda bir muarazanın oluştuğu, bu muarazanın (çekişmenin) giderilmesi talep edilmektedir. Hukuk Genel Kurulunun 2004/13-417 Esas- 2004/442 sayılı kararında da açıklandığı üzere; bir sözleşme ilişkisi sırasında taraflardan birince yaratılmış bir muarazanın önlenmesi istemiyle açılan davalar, usul hukuku anlamında, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....

    Heyeti Kararının iptalini talep etmiş ise de; dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı kurum ile davalı arasında gerçekleştirilen abonelik sözleşmesi nedeniyle; davacı kurum tarafından alınan ve faturaya yansıtılan, kayıp-kaçak bedeli, PSHS okuma bedelinin davalıdan alınıp alınmayacağı konusunda bir muarazanın oluştuğu, bu muarazanın (çekişmenin) giderilmesi talep edilmektedir. ... Genel Kurulunun 2004/...-417 Esas-2004/442 K.sayılı kararında da açıklandığı üzere; bir sözleşme ilişkisi sırasında taraflardan birince yaratılmış bir muarazanın önlenmesi istemiyle açılan davalar, usul hukuku anlamında, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....

      Somut olayda;davacı kurum vekili, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Kararının iptalini talep etmiş ise de; dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı kurum ile davalı arasında gerçekleştirilen abonelik sözleşmesi nedeniyle; davacı kurum tarafından alınan ve faturaya yansıtılan, kayıp-kaçak bedeli,... okuma bedelinin davalıdan alınıp alınmayacağı konusunda bir muarazanın oluştuğu, bu muarazanın (çekişmenin) giderilmesi talep edilmektedir. Hukuk Genel Kurulunun 2004/13-417 Esas-2004/442 sayılı kararında da açıklandığı üzere; bir sözleşme ilişkisi sırasında taraflardan birince yaratılmış bir muarazanın önlenmesi istemiyle açılan davalar, usul hukuku anlamında, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....

        Somut olayda; davacı kurum vekili.....Kararının iptalini talep etmiş ise de; dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı kurum ile davalı arasında gerçekleştirilen abonelik sözleşmesi nedeniyle; davacı kurum tarafından alınan ve faturaya yansıtılan, kayıp-kaçak bedeli, ....okuma bedelinin davalıdan alınıp alınmayacağı konusunda bir muarazanın oluştuğu, bu muarazanın (çekişmenin) giderilmesi talep edilmektedir. Hukuk Genel Kurulunun ....sayılı kararında da açıklandığı üzere; bir sözleşme ilişkisi sırasında taraflardan birince yaratılmış bir muarazanın önlenmesi istemiyle açılan davalar, usul hukuku anlamında, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....

          Mahkemece; davacının 06.06.2012 tarihinde bu işyerini kiraladığı, bu tarihten beri elektrik sarfiyatı olan adreste kiracı olarak bulunduğunun anlaşıldığı, bu yönüyle önceki abonenin borcundan sorumlu tutulmayacağı gerekçe gösterilerek, davanın kabulü ile, 132810 abone no'lu saatten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, davacı adına yeni abonelik verilmesine karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmektedir. ./.. -2- Uyuşmazlık; elektrik aboneliği tesisinde oluşan muarazanın giderilmesine ilişkindir. Kural olarak; abone sözleşmesi kimin adına düzenlenmiş ise tüketim bedelinden o kişi, eş söyleyişle sözleşmenin tarafı olan abone sorumludur. Doyalısı ile elektrik dağıtım şirketleri, önceki abonenin borcunu yeni aboneden talep edemeyeceği gibi yeni aboneliğin tesisi için de bu borcun ödenmesini isteyemez....

            Mahallesinde kain yaklaşık 400 dönüm mısır bitkisi ekiminden kaynaklı abonelik tesisi talebiyle başvuruda bulunduğu, davalıya davacının abonelik tesisi için ilk başvurusunun hangi tarihte olduğu ve başvuru akıbetinin ne olduğu yönünde yazılan yazıya verilen cevapta davacıya abonelik verildiğinin bildirildiği, yargılama sırasında davanın konusuz kaldığı yargılama giderleri ve vekalet ücreti talepleri yönünden ise, davalı tarafça davacının abonelik tesisi için ilk başvurusunun hangi tarihte olduğuna dair yazılan yazıya açıkça tarih bildirilerek cevap verilmediği, dosyadaki belgelerden 01.04.2021 ve 07.04.2021 tarihli davalı şirketin müşteri memnuniyeti müdürlüğüne yazılan dilekçeler ile başvurunun akıbetinin sorulduğu, yine davacının 22.03.2021 tarihinde İlçe Tarım Müdürlüğü nezdinde tarımsal sulama amaçlı elektrik etüt raporu talep ettiği, raporun tarım müdürlüğünce 24.03.2021 tarihli yazı ile hazırlanıp davacıya sunulduğunun bildirildiği, davanın açılmasına davalı tarafın sebebiyet verdiği...

              Heyeti kararının iptalini talep etmiş ise de; dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı kurum ile davalı arasında gerçekleştirilen abonelik sözleşmesi nedeniyle; davacı kurum tarafından alınan ve faturaya yansıtılan, kayıp-kaçak bedeli, ..... okuma bedelinin davalıdan alınıp alınmayacağı konusunda bir muarazanın oluştuğu, bu muarazanın (çekişmenin) giderilmesi talep edilmektedir. ... Genel Kurulunun 2004/...-417 Esas- 2004/442 sayılı kararında da açıklandığı üzere; bir sözleşme ilişkisi sırasında taraflardan birince yaratılmış bir muarazanın önlenmesi istemiyle açılan davalar, usul hukuku anlamında, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....

                Bu durumda, mahkemece, abonelik tesisi istenen dairenin bulunduğu binanın yapı (inşaat) ruhsat tarihinin 29.04.2003 olması, dava konusu yerde su aboneliğinin bulunması ve bu şekilde davacının belediyecilik hizmetlerinden yararlanıyor oluşu, yapıya ilişkin diğer bazı dairelerde aboneliğin bulunması hususu da dikkate alınarak, konusunda uzman bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak, abonelik tesisi istenen daire için yukarıda anılan İmar Kanununun geçici 11. maddesinde belirtilen şartların oluşup oluşmadığı, geçici abonelik tesisi için bir sakınca olup olmadığı hususlarında, hüküm kurmaya yeterli, Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde, bilirkişiden ayrıntılı ve açıklayıcı bir rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

                  . - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin 15.02.2011 tarihli sözleşme ile kiraladığı yer nedeniyle davalı ile abonelik sözleşmesi yapmak için müracaatta bulunduğunu ancak önceki kiracı firmanın borcundan dolayı müvekkilinin abonelik müracaatının kabul edilmediğini, davalının müvekkili ile elektrik abonman sözleşmesi yapılabilmesini davalının daha önceki kiracıya ait olan abonelik akdinden kaynaklanan borcun ödenmesi koşuluna bağlanmasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalının elektrik bağlamaması nedeniyle müvekkilinin maddi-manevi zarara uğradığını ileri sürerek, davalının zararının önlenmesi ile davalının müvekkili ile elektrik abonelik sözleşmesi yapmaya icbarına, 1000,00 TL maddi 20.000,00 TL manevi, tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    No: 13/1- Fatih/İstanbul" adresinde bulunan müvekkilin işletmesini üstlendiği iş yerine ilişkin eski abonenin borcu dolayısıyla müvekkiline yeni abonelik tesis edilmemesi dolayısıyla muarazanın giderilerek müvekkiline abonelik tesis edilmesi ve yargılama devam ederken müvekkilinin zarara uğramaması adına abonelik tesis edilmesi hususunda tedbir kararı verilmesini öncelikle talep etmiştir. Mahkemece: 27/03/2023 tarihli ara karar ile " Taraflar arasındaki dava muarazanın giderilmesine ilişkin olup, muaraza ise elektrik aboneliği yaptırılmasına ilişkindir. Dava dilekçesine ekli belgelerden elektrik aboneliği istenen yerin kafeterya olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazın iş yeri olarak ve davacı tarafından kullanıldığı, anlaşılmaktadır. Elektrik enerjisi verilmemesi halinde dava konusu taşınmazda yapılan ticari faaliyette telafisi imkansız zararlar meydana gelebilecektir....

                    UYAP Entegrasyonu