Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile dava konusu edilen 21/01/2016 tarih ve 2.020.501 sayılı cezai şart, reçete bedeli kesintisi ve uyarı işleminin iptaline karar verilmiş, karar, karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

    KARAR Davacı, eczacı olduğunu, davalının 2009 protokolünün 6.3.3 maddesine aykırı hareket ettiğini belirterek 30.05.2011 tarihli yazıyla uyarı ve reçete bedelinin 5 katı tutarında 1.106, 50 TL cezai şart uygulandığının bildirdiğini, reçete sahibi hasta ....reçeteye konu ilaçları teslim aldığı gibi okur yazar olmadığından o anda yanında bulunan oğlundan yardım istediğini, oğlunun sehven kendi adını yazdığını imzanın reçete sahibi Fatmaya ait olduğunu ileri sürerek uyarı ve cezai şart işleminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, uyarı ve cezai şart işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunun tespiti ile kaldırılmasını ve muarazanın önlenmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, hasta ...’ya ait reçetenin arkasındaki imzanın oğluna ait olduğu tespit edildiğinden, protokolün 6.3.3 maddesi uyarınca uygulanan cezanın doğru olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

      Eczanesi'ne davalı Kurumun 14/05/2014 tarihli yazısı ile, taraflar arasında imzalanan 2012 yılı Protokolü'nün 5.3.5 maddesi gereğince hasta ve yakınlarına teslim edilmeyen ilaçların kuruma fatura edildiği gerekçesiyle 16.959,50-TL cezai şart ve uyarı, 5.3.6 maddesi gereğince katılım paylarının tahsil edilmediği gerekçesiyle 10.000-TL cezai şart ve uyarı, 5.3.14 maddesi gereğince yönlendirme yapıldığı gerekçesiyle 3 ay süreyle fesih, 5.3.15 maddesi gereğince muayene katılım payı tahsil etmemek amacıyla reçete girilip silindiği gerekçesiyle 250,00-TL cezai şart ve uyarı ile 4.3.6 maddesi gereğince cezaya sebep olan toplam reçete bedeli olarak 4.027,14-TL'nin Kurum alacağından tahsiline karar verildiğini, Kurum işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, işlemin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, Kurum işleminin taraflar arasındaki protokole ve mevzuata uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

        kira sözleşmesinde belirlenen sürenin dolduğundan bahisle davacının tahliye edilmesi için diğer davalı Kaymakamlık'tan talepte bulunmuş ve kaymakamlık'ta bu talep üzerine davacının taşınmazı tahliye etmesini davacıya bildirmiş olup, davacı bu husustaki muarazaanın giderilmesi için eldeki davayı açmıştır. Hemen belirtmek gerekirki davacı ile davalı ... arasındaki kira ilişkisi tamamen Özel hukuk hükümlerine tabi olan ve etkisini özel hukuk alanında gösteren sözleşmedir. Öte yandan dava konusu olay, kira sözleşmesinin imzasından sonraki dönemi kapsamakta olup, sözleşmeden önceki ihale aşamasıyla herhangi bir ilgisi yoktur. İhale aşamasına ilişkin olan kira sözleşmesinin imzasından önceki ihtilafların çözüm yeri idari yargı ise de, kira sözleşemsinin imzasından sonraki dönemi kapsayan ve kira sözleşmesinin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazıkların çözüm yeri Adli Yargıdar....

          Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 7.3.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, üzerinde kat irtifakı kurulu bulunan taşınmazda ortak alana yapılan müdahalenin ve muarazaanın önlenmesi ile ecrimisil istemine ilişkin olup 18.Hukuk Dairesinin bozma ilamı üzerinde verilen karar temyiz edildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 18.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 19.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlığın mülkiyet hakkına dayalı muarazaanın giderilmesine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 1. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki anılan dairece görevsizlik kararı verildiğinden olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine 02/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                KARAR Davacı, sahibi bulunduğu eczaneye 18/04/2014 belge tarihli yazılı uyarı ve cezai şart olarak para cezası bildirimi yapıldığını, yapılan cezai uygulamanın haksız ve hukuksuz bir uygulama olduğunu, bu nedenle mağdur duruma düşürüldüğünü, sözü edilen.... işleminin öncesinde taraflar arasında temel protokol olan....kapsamındaki kişilerin......... teminine ilişkin protokolün 2012 yılı protokolünün 20163/1 ek protokolü ile değiştirildiğini, ....ca verilen uyarı ve para cezası konulu cezai işlemin yersiz olduğunu ileri sürerek,..... tarafından 18/04/2014 tarih ve 19966705/9340117330877/2103956sayılı uyarı ve para cezası konulu cezai işlemin iptaline, iptali istenen cezai işlem sebebi ile davacıdan tahsil edilen para cezasının faizi ile davacıya iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

                  Davalı, Kurum işleminin hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile ... ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kavaklıdere Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi'nin 27/06/2014 tarihli birinci kez uyarılmaya ve 19.152,90 TL cezai şart bedeli ile 833,58 TL reçete bedelinin tahsiline ilişkin işleminin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davalı Kurum tarafından 2012 yılı Eczane Protokolünün 5.3.2, 5.3.5 ve 5.3.10. maddeleri uyarınca davacı hakkında uygulanan uyarı ve 19.152,90TL cezai şart bedeli ile 833,58 TL reçete bedelinin tahsiline ilişkin Kurum işleminin iptali talebine ilişkindir. Davalı, Kurum işleminin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiş; Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kadastrosu orman niteliğiyle kesinleşerek hazine adına tapuya tescil edilen 111 ada 639 parsel sayılı taşınmaz içindeki mera alanları üzerinde ortaya çıkan muarazaanın giderilmesi istemine ilişkin olup, uyuşmazlık orman nitelikli taşınmaz üzerinde yaratıldığından hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmek üzere dosyanın Yargıtay Yüksek 20.Hukuk Dairesine ait olduğundan dosyanın anılan Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 26.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu