Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 27.05.1986 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

    "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 06.03.2008 tarihli dava dilekçesinde sınırları yazılı, m2 taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerinde yazılı şartların davacı yararına gerçekleştiğini iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesine göre davacı adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, 12.04.2012 havale tarihli fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile işaretli 480,19 m2 taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Medenî Kanunun 713. maddesine göre açılan tescil istemine ilişkindir....

      İlk Derece Mahkemesince, dava tarihi itibariyle A harfi ile gösterilen kısmın tamamı ile C harfi ile gösterilen 991,99 m2'lik kısmın mera, orman, köy orta malı vb. yerlerden olmadığı gibi kamu hizmetine tahsisli mallardan da olmadığı halde TMK. 713. maddesi gereğince en az 20 yıl davacının zilyetliğinde imar ve ihya edilmiş olmadığından, B harfi ile gösterilen alanın tamamı ile C harfi ile gösterilen alanın 2596,06 m2'lik kısmın davacı tarafça davasız ve aralıksız en az 20 yıldır malik sıfatıyla zilyet olunmadığından ve 2009 yılında İl Mera Komisyonu tarafından mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmiş olduğundan, TMK.713. maddesi gereğince tescil şartları oluşmadığından davacının davasının reddine, zilyet olunmadığından ve TMK.'nun 713. maddesindeki diğer şartları oluşturmadığından davalılar ... Belediyesi Başkanlığı’nın ve ... Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı’nın tescil talebinin reddine karar verilmiş, Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 16....

        Diğer yandan davacılar dava konusu edilen kısımların tescil harici olduğunu iddia etmiş olmalarına rağmen, mahkemece keşifte belirlenen dava konusu yere ait sayısal koordinat içeren fen bilirkişi raporu ve krokisi Van Kadastro Müdürlüğü'ne gönderilerek bu yerin tescil harici olup olmadığı, tescil harici yer ise neden tescil harici bırakıldığı sorulmamış, keza aynı belgeler ilgili belediyeye gönderilerek dava konusu yerin imar planı içerisinde olup olmadığı imar planı içerisinde ise planların kesinleşme tarihleri sorulmamış, TMK 713/4. Maddesi gereğince yapılaması gerekli zorunlu ilanlar yapılmamış ve eksik inceleme ile anlaşılmaz şekilde dava konusu yerin Hazineye ait 300 sayılı parsel içerisinde kaldığı belirtilerek karar verilmiştir. Adil yargılanma hakkını ihlal edecek ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli deliller toplanmadan ve değerlendirilmeden karar verilmesi isabetsizdir....

        Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile Artvin ili, ... ilçesi, ... köyünde kain doğusunda ... ..., taşınmazı, batısı yol, kuzeyi kısmen yol, kısmen ... ve ... ... taşınmazları, güneyi ... ve ... ... taşınmazları ile çevrili ... bilirkişileri Mitat Gelincik ve ... ... tarafından düzenlenen 04/06/2007 tarihli rapor ve krokide gösterilen 9.141,67 m2 yüzölçümlü taşınmazın 3402 sayılı kanunun 14 ve 17. maddeleri ile Medeni Kanunun 713. maddesi gereğince davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, medeni kanunun 713. maddesi uyarınca açılmış tescil davasıdır. Yörede arazi ve orman kadastrosu yapılmamıştır....

          Ancak, kadastro çalışmalarında tescil harici bırakılan yerlerle ilgili olarak TMK.nun 713/1. maddesi uyarınca tesciline karar verilebilmesi için TMK.nun 713. maddesindeki tüm araştırma ve incelemelerin yöntemine uygun yapılarak tamamlanması gerekir. Somut olayda TMK.nun 713/4 ve 5. maddelerine göre işlem yapılmadan karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Bundan ayrı, yasal hasım olan köy tüzel kişiliği temsilcisinin tek başına davayı kabul yetkisi yoktur. Yöntemine uygun olarak köy derneğinden muvafakat alınması gerekir. Ayrıca TMK.nun 713/1. maddesine dayalı tescil davalarında ilgili kamu tüzel kişilerin yasal hasım olup, davanın olumlu ya da olumsuz sonuçlanması sonuca etkili olmayıp, yasal hasım olan kamu kurum ve kuruluşlarının yargılama giderleriyle sorumlu tutulamayacağı, uygulama ve kararlılık kazanmış Yargıtay inançlarıyla yasa gereğidir. Bundan ayrı, iptal kararı verilmeden tescil kararı verilemez....

            Dava; kadastrodan önceki hukuki sebebe dayalı satın alma yoluyla tapu iptal ve tescil, ayrıca tapu malikinin ölüm nedenine dayalı TMK 713/2 de tarif edilen olağanüstü zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptal ve tescil davasıdır. Kadastrodan önceki hukuki sebep yönünden 3402 sayılı Kadastro Kanunu 12/3 maddesi gereğince mahkemece hak düşürücü süreden verilen karar doğru olduğu gibi tapulu taşınmazların haricen satışı doğru olmadığından satın alma olgusuna dayalı tapu iptal ve tescil isteğinin de reddine karar verilmiş olması doğrudur. Ancak davacı taraf dava dilekçesinde tapu malikinin öldüğünü belirtmek suretiyle tapu iptal tescil isteğinde de bulunmuş olmakla TMK md. 713/2 ölüm nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğinde bulunduğunun kabulü gerekmektedir. Kural olarak, tapulu bir taşınmazın olağanüstü zamanaşımı yoluyla iktisabı mümkün değildir....

              TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 713 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 501 ] "İçtihat Metni" İ… …… mirasçıları; M… …. ve müşterekleri ile İ… …. oğlu H… … aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair (Turgutlu İkinci Asliye Hukuk Hakimliği)'nden verilen 27.03.2007 gün ve 96/181 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacılar vekili, 455 ada 12 parselin paydaşlarından İ… …. oğlu H… ….'nin bilinmeyen bir kişi olduğunu, taşınmazı dava tarihine kadar vekil edenlerinin 20 yıldan fazla süre ile koşullarına uygun olarak tasarrufta bulunduklannı, bu paya ilişkin tapu kaydının TMK'nın 713/2. maddesi uyarınca hukuki değerini yitirdiğini açıklayarak iptaliyle vekil edenleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir....

                Genel Müdürlüğünün gerilim hattı geçirmesi nedeni ile açılmış olan kamulaştırma davasında,taşınmazın tapuda kayıtlı olmaması nedeni ile tescil davası açma zorunluluklarını doğduğunu belirterek 1998/232 Esas sayılı dosyada bilirkişi raporu ile belirlenen 4946,64 m² taşınmazın MK.’nun 713. maddesi gereği müvekkili adına tapuya tescilini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2006/6947 E. - 7475 K. sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: “Dava konusu taşınmaz için kadastro tutanağı düzenlendiği dosya kapsamından anlaşılmakla, dosyaya bakma görevinin kadastro mahkemesinde olduğu” gereğine değinilmiş, mahkemece bozma kararına uyularak dosya görevsizlik kararı ile kadastro mahkemesine gönderilmiştir. Dava konusu taşınmaz için 110 ada 42 parsel numarası ile kadastro tutanağı düzenlenerek davalı olduğu şerhi düşülmüş ve tutanak mahkemeye devredilmiştir. Birleşen dosya davacıları ......

                  Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1982 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılarak dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1953 yılında yapılmış ve kesinleşmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu