Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, tescil harici bırakılın tapusuz taşınmazın TMK 713/1 maddesi gereğince zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanacak kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun 01/09/2021 tarihli kararı gereğince; "Kadastro çalışması yapılmayan alanlarda, tapusuz taşınmazlar hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak (TMK m. 713/1; 3402 sayılı Yasa m. 14, 17) açılan tescil davaları ile mülkiyetinin ve zilyetliğin tespiti davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin görev alanında olduğu, iş bölümü kararı gereğince dairemizin açıkça görevli olmadığı anlaşılmakla dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesine gönderilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve açıklanan nedenlerle aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Mahallinde dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar taşınmazın davacılar tarafından ayrı ayrı olarak kullanılan bölümlerinin 1975-1978 yıllarından beri davacıların zilyetliğinde olduğunu açıklamış isede, Mahkemece davacının TMK'nun 713/2 maddesindeki maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan, ölmüş veya gaipliğine karar verilmiş nedenlerinden hangisine dayandığı açıklattırılmadığı gibi, kayıt malikinin mirasçıları usulüne uygun olarak belirlenip taraf teşkili de sağlanmamıştır.Dava TMK.nun 713/2. maddesine dayalı mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Kural olarak, tapu iptali ve tescil davalarında dava, kayıt malikine, kayıt maliki ölmüş ise, saptanacak mirasçılarına yöneltilerek açılır. TMK'nun 713/2. maddesi uyarınca açılan tapu iptali ve tescil davalarında, taraf teşkilinin yargılama sırasında yerine getirilmesi mümkündür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., 01.06.2004 tarihli dilekçesiyle sınırlarını bildirdiği, ... Köyü, ...mevkiindeki sınırlarını tarif ettiği yaklaşık 11 dönüm yüzölçümündeki taşınmazın, önceki zilyet ile birlikte 55-60 yılı aşkın süreyle ... sıfatıyla ... alanı olarak zilyet edildiği, yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğunun belirlendiği iddiasıyla Medeni Yasanın 713. maddesi gereğince adına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir. Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından vekalet ücretine ilişkin olarak temyiz edilmiştir....

      Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... 01.06.2004 tarihli dilekçesiyle sınırlarını bildirdiği, ... Köyü ...mevkiindeki sınırlarını tarif ettiği yaklaşık 11 dönüm yüzölçümündeki taşınmazın, önceki zilyet ile birlikte 55-60 yılı aşkın süreyle ... sıfatıyla ... alanı olarak zilyet edildiği, yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğunun belirlendiği iddiasıyla Medeni Yasanın 713. maddesi gereğince adına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir. Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından vekalet ücretine ilişkin olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir....

        Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... 01.06.2004 tarihli dilekçesiyle sınırlarını bildirdiği, ... Köyü ... mevkiindeki sınırlarını tarif ettiği yaklaşık 11 dönüm yüzölçümündeki taşınmazın, önceki zilyet ile birlikte 55 - 60 yılı aşkın süreyle ... sıfatıyla ... alanı olarak zilyet edildiği, yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğunun belirlendiği iddiasıyla medeni yasanın 713. maddesi gereğince adına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir. Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından vekalet ücretine ilişkin olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir....

          Toplanan deliller ve dosya kapsamından asıl davanın TMK.nun 713/2. fıkrasında yer alan “maliki 20 yıl önce ölmüş…” hukuki sebebine dayalı TMK.nun 713/1 ve 2. fıkraları gereğince tapunun hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil, birleşen dosyanın tapu kaydına dayalı müdahalenin önlenmesi ve kal isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. TMK.nun 713/2. fıkrasında yer alan, “…ölmüş…” ibaresinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle mahkeme kararının irdelenmesi gerekmektedir. Somut olayda, çözümlenmesi gereken öncelikli sorun; eldeki temyiz incelemesinin yapıldığı aşamada yerel mahkemenin kararına dayanak oluşturan hükmün TMK.nun 713/2. fıkrasındaki; "…ölmüş…" sözcüğünün Anayasa Mahkemesince iptaline ilişkin kararı ve bu karar yayımlanana kadar hükmün yürürlüğünün durdurulması kararının eldeki davaya etkisinin ne olacağı, hususudur....

            İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın öncesinin Devlet Ormanı niteliğinde olduğu ve halen kesinleşen 2/B madde sahasında yeraldığı, kadastro tespitine esas alınan Ağustos 1931 tarih 37 numaralı tapu kaydının 4785 Sayılı Yasa karşısında hukuki değerinin bulunmadığı, çekişmeli taşınmazın Tapulama Mahkemesinin 1967/590-713 sayılı kararıyla davalı adına tescil edilmişse de, gerçek kişiler arasında görülen dava sonucu verilen kararın Hazine ve Orman Yönetimini bağlamayacağı ve 2/B madde sahasında kalan yerlerin 2924 Sayılı Yasanın 3. maddesi gereğince Hazine adına tescilinde yasal zorunluluk bulunduğu gözönünde bulundurularak yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik olmadığına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 14/02/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Hükmüne uyalan bozma kararında özetle; "Dava, Medenî Kanunun 713. maddesi gereğince açılan tescil davası niteliğinde olduğu, aynı maddenin 6. bendi gereğince davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebileceklerinden ve davalı ... vekilinin 25/01/2008 tarihli dilekçe ile taşınmazın ... adına tescilini talep ettiğinden, mahkemece davalı Hazinenin Medenî Kanunun 713/6. maddesi gereğince istemde bulunduğu, karşı tescil talebi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar vermesi gerekirken bu hususta hüküm kurulmamış olması usûl ve kanuna aykırıdır." denilmiştir.Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine, TMK'nun 713/6 maddesi uyarınca Mersin İli, Mut İlçesi, ... Köyü, Köyiçi Mevkiinde bulunan fen bilirkişisinin 07/01/2008 hâkim havale tarihli raporlarına ekli krokisinde (B) harfi ile gösterilen 460.19 m2'lik yerin davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                Mahkemece, davacıların dayandığı TMK'nın 713/2. maddesinde yer alan; “ölmüş” kelimesinin yargılama sırasında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği, yürürlükte olmayan yasa maddesine dayanılarak hak iddiasında bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK'nın 713/2. fıkrasında yer alan; “ … maliki 20 yıl önce ölmüş …” hukuki sebebine dayalı olarak TMK'nın 713/1-2. fıkraları gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. 1-Kural olarak, tapu iptali ve tescil davalarında dava kayıt malikine, kayıt maliki ölmüşse mirasçılarına karşı açılır. Dosya kapsamından dava konusu ... parsel (eski ... parsel) sayılı taşınmazın tapuda davalıların murisi ... adına kayıtlı olduğu, kayıt malikinin 1951 yılında öldüğü, tapu kaydının intikal görmediği anlaşılmaktadır. Dosyada bulunan veraset belgesinden anlaşıldığına göre, kayıt malikinin mirasçılarından ... ile ...'...

                  Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ...beldesi, ... mahallesi, ... mevkiinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının vekil eden yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanununun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir. Davalı ..., davacının davasının reddini ve taşınmazın TMK'nın 713/6. maddesi uyarınca ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından tescil talepleri hakkında karar verilmediği gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir. ...nin TMK'nın 713/6. maddesine göre tescil isteği bulunmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu