DELİLLER: 1-)Hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk son tutanağı, 2-)Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine ait hasar dosyası, 3-)Mahkememizce yapılan Keşif Tutanağı, 4-)Mahkememizce alınan Bilirkişi ve Bilirkişi Ek Raporları, YARGILAMA VE GEREKÇE: Dava, davacının 11.12.2017 tarihinde almış olduğu araca ait satım ve ayıplı ifadan kaynaklı misli ile değişim olmadığı takdirde satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇESİ : 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; dava konusu ürünün gizli ayıplı olup, ayıbın üretimden kaynaklandığı, davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin haklı ve yasal olduğu, her iki davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karar süresi içerisinde davalı T2 tarafından istinaf edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu televizyonun ayıp olup olmadığı ve davacı tüketicinin yasa kapsamında seçimlik haklarından ayıplı ürünün misli ile değişimini talep etmekte haklı olup olmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır....
Mahkemece, dava konusu aracın yargılama aşamasında üçüncü kişiye satılmış olması sebebiyle ve davacının seçimlik hakkını aracın misli ile değişim şeklinde kullandığını bu nedenle de davacının uhdesinde bulunmayan araç ile ilgili misli ile değişim yönünde karar verilemeyeceğinden bahisle davanın konusuz kaldığı belirtilerek esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür. Dava konusu aracın yargılama devam ederken el değiştirdiği hususu tarafların kabulündedir. Davacı misli ile değiştirilmesini talep ettiğine göre, davacının artık taraf ehliyetinin bulunduğundan söz edilmez. Yargılama devam ederken aracın el değiştirtiği gözetilerek davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmektedir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2019 NUMARASI : 2018/519 2019/775 DAVA KONUSU : Misli ile Değişim / Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki misli ile değişim olmadığı takdirde bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar KÜÇÜKALİ tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalıdan 7.000 TL bedelle mobilya takımı aldığını, satın aldığı yatak odası takımının kurulduktan sonra arızalı ve defolu olduğunun farkına vardığını, durumu davalıya bildirdiğini, ancak davalının...
ve ürünlerin yenisi ile değiştirilmesinin mümkün olmayacağının bildirildiğini, bunun üzerine seçimlik haklardan ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakkını kullanmak üzere Hakem Heyetine başvuru yaptığını, ancak yapmış olduğu başvurunun da Garanti Belgesi Yönetmeliğinin 9.maddesinde belirtilen kanuni şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile reddedildiğini, İl Hakem Heyetinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek Kütahya İl Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığı’nın 24/04/2019 tarih ve 008720190001318 sayılı kararının kaldırılmasına, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Teknik bilirkişi raporunda teknik bilgiler ile aracın mevcut durumunu karşılaştırılarak arızanın tespit edilip üretimden kaynaklı olup olmadığını açık ve net olarak belirlenmesi gerekir. Ayrıca arızanın onarımla giderilip giderilemeyeceği değer kaybı ile misli ile değişim arasındaki menfaat dengesi değerlendirilmesi gerekir. Bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının davalının istinaf talepleri doğrultusunda kaldırılması gerekmektedir. Mahkeme tarafından aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmiş ise de davalılardan T4 aracın ilk sahibi olup, bu talebin davalı Fatih yönünden misli ile değişim talebi hakkında husumet ehliyetinin olup olmadığı değerlendirilmesi gerekir....
, davanın kabulü anlamına gelmemek şartı ile aracın davacının kullanımında karıştığı maddi hasarlı kazalar neticesinde oluşan değer kaybı hesaplanmaksızın misli ile değişime karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ayrıca davacının kullanabileceği diğer seçimlik haklar değerlendirilmeksizin misli ile değişim yönünde karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, ekonomik değeri oldukça yüksek olan bir malda ortaya çıkan ve onarımı mümkün bir arıza nedeni ile misli ile değişim kararı verilmesini Yargıtay kararlarına da aykırı olduğunu, hak ve menfaatler dengesinin gözetilmesi gerektiğini belirterek usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasını, yeniden yapılacak yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanmış, davacı vekilinin 10/04/2019 tarihli celsede dava konusu aracın trafik kazası sonucu pert olduğu, bunun sonucunda kasko tarafından davacıya yeni bir araç verildiği, dava açıldığı sırada ürünün ayıplı olduğundan dava açılmasında haklı olduklarına ilişkin beyanı üzerine davacının dava konusu araçta ayıp olup olmadığına ilişkin ve onarım bedelini talep edip edemeyeceğine ilişkin bilirkişi raporu alınmış, raporda fren balata arızasının gizli ayıp olmadığı, fren balatalarının 15.000 km kullanımda hasarlanmış olmasının kullanım hatasına ilişkin olduğu tespit edilmiş, davacı taraf her ne kadar misli ile değişim talebi ile dava açmış ise de dava açıldıktan sonra aracın pert olması ve sigorta şirketi tarafından davacı tarafa yeni araç verilmiş olması nedeniyle davanın konusuz kaldığı anlaşılmış bu nedenle misli ile değişim talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, yapılan onarım giderlerine...
misli ile değişimini, üretim olmaması sebebiyle fiilen değişim mümkün değil ise ürünün yılı baz alınarak aynı donanımda sıfır ve yenisi üretilse bugünkü satış fiyatının davalılardan alınarak müvekkili olan davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....
Temyiz Yoluna Başvuranlar Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri 1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın değer kaybı davası olmayıp misli ile değişim ya da bedel iadesine dayandığını, Mahkemece ayıp nedeni ile oluşan değer kaybından söz edilerek değer kaybına karar verilmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir. 2....