Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 06.11.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi talebi üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; talebin mirasın hükmen reddi olduğu gerekçesiyle dava dosyasının reddine, görevli ve yetkili mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna dair verilen 17.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın gerçek reddi talebine ilişkindir. Davacı vekili, muris ...'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mirasın reddi istemine ilişkin davada, ... 1. Sulh Hukuk ve ... 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi,gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mirasın reddine ilişkindir. ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın, mirasın hükmen reddi istemine ilişkin olduğu ve çekişmeli yargıya dahil olduğu gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince ise, davanın mirasın gerçek reddi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde "gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" düzenlenmiştir. TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir (TMK m. 606). Bu dava hasımsız açılabilir. Görevli mahkeme ise sulh hukuk mahkemesidir....

      Terekenin borca batık olduğuna ilişkin kullanılan ifadelerin dilekçe ve mirasın reddedilmesi talebini açıklayıcı mahiyette kullanıldığı ve tereke alacaklılarına husumet yöneltilmemiş olmaları nedeniyle, davayı kayıtsız şartsız mirasın gerçek reddi olarak nitelendirmek uygun olacaktır. Mirasın gerçek reddi, Türk Medeni Kanununun 605/1. Maddesine dayalı dava olup, görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Bu durumda uyuşmazlığın ....Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Bursa 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 13.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Ayrıca TMK'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur. Somut olayda; birleştirilen dava davacısı ... vekilinin vekaletnamesinde mirasın reddine dair özel yetki bulunmamaktadır. SONUÇ: Mahkemece, yukarıda açıklanan eksiklik giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 05.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Ayrıca TMK'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur. Somut olayda; davacılar vekilinin vekaletnamesinde mirasın reddine dair özel yetki bulunmamaktadır. SONUÇ: Mahkemece, yukarıda açıklanan eksiklik giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 05.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            nın mirasçıları oldukları ancak duruşmada verdikleri beyanda mirasın reddine ilişkin herhangi bir taleplerinin olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, murisin diğer mirasçılarının mirasın reddi talepleri olmadığı halde onlar bakımından da davanın kabulü ile mirasın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 28.05.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Somut olayda, T1, dava dilekçesinde muris T4 mirasından gerçek reddi velayeti altındaki T2 yönünden istemiş olup, kendisi yönünden mirasın gerçek reddine ilişkin bir iddia/dava ve talep yoktur. Mahkemece, T1 yönünden mirasın gerçek reddi talebi olmadığı halde, HMK’nın 24. maddesinde düzenlenen “tasarruf ilkesine” ve 26. maddesinde “düzenlenen talebe bağlılık ilkesine” aykırı olarak T1 yönünden de mirasın gerçek reddine ilişkin hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş olup, her ne kadar T1 vekili tarafından istinaftan feragat dilekçesi verilmiş ise de ortada T1 tarafından mirasın gerçek reddine ilişkin herhangi bir dava ve talep olmadığı hususu dikkate alındığında, istinaftan feragat dilekçesinin verilmiş olduğu 24/02/2022 tarihi itibariyle TMK’nın 605. maddesi hükmü gereğince muris T4 vefat tarihi olan 31/07/2021 tarihinden itibaren üç aylık süre geçmiş olduğundan T1’ın mirası gerçek reddinin de mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır....

              Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 03/11/2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... Bankası A.Ş. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Davacılar vekili, müvekkillerinin murisleri ...’den kalan mirasın borca batık olduğunu, murisin ölmeden önce ... Bankası ile ... Bankasına borçlarının bulunduğunu belirterek mirasın reddini talep etmiştir. Davalılardan ......

                Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar tarafından, 20/10/2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine, terekenin iflas hükümlerine göre re'sen tasfiyesine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 20/01/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, ...’ün 11.08.2015 tarihinde öldüğünü, ...’ün mirasını kayıtsız ve şartsız olarak reddettiklerini açıklayarak, mirasın reddi isteminin tespit ve tescilini talep etmişlerdir. Mahkeme, davanın 4721 sayılı Yasanın 605/2 maddesine göre mirasın hükmen reddine ilişkin olduğundan bahisle görevsizliğine karar vermiştir. Hüküm, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, 09.04.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddi süresinin uzatılması ve mirasın reddinin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 04.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın reddi süresinin uzatılması ve mirasın reddinin tespiti istemine ilişkindir. Davacılar vekili, muris...'in 11.08.2008 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçı olarak eşi ve kızının kaldığını, kızı ...'...

                    UYAP Entegrasyonu