Her ne kadar davalı tarafça davacıların menfi tespit konulu dava açmalarının terekeyi sahiplenme anlamını taşıdığı iddia edilmiş ise de; davacıların mirası ret süresi içerisinde açtıkları menfi tespit konulu davanın terekeyi sahiplenme anlamına gelmediği ve TMK 610/2 maddesi kapsamına girmeyeceği, zira mirasın hükmen reddi davalarının da niteliği gereği bir nevi menfi tespit davası olduğu kanaati ile , asıl ve birleşen davanın kabulü ile davacılar yönünden murisin mirasının hükmen reddine, davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği göz önünde bulundurularak yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilerek asıl ve birleşen davanın KABULÜ ile, asıl dosyada davacı T1 yönünden ve birleşen dosyada davacı Rasim Bursa yönünden, muris Mehmet Bursa'nın mirasının...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirasın Hükmen Reddi - Menfi Tespit Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1) İncelenmesine gerek görülen; ... 1. İcra Müdürlüğünün 2005/8303 esas sayılı dosyası veya onanmış bir örneği ile, 2)...1. ...1141-940-988 ve 1294 parsel sayılı taşınmazların tüm tedavülleri ile tapu kayıtlarının çıkartılarak dosya içerisine alındıktan sonra gönderilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 05.10.2009 (Pzt.)...
Somut olayda; davacıların murisi ...’in 27.10.2012 tarihinde vefat ettiği; davalı tarafından 01.07.2013 tarihinde mirasçı sıfatıyla davacılar aleyhine murisin kaçak elektrik tüketim borcu nedeni ile icra takibine başlandığı, davacıların eldeki menfi tespit davası ile murisin terekesinin ölüm anında borca batık olduğunu ileri sürerek mirasın hükmen reddi nedeni ile borçlu olmadıklarının tespitini talep ettikleri görülmüştür....
Medeni Kanununa Göre Mirasın Reddi, Filiz Kitabevi, İstanbul, 2002, s.195). Mirasın hükmen reddinde, terekenin bilinen borçları ile birlikte, muhtemel borçlarının da terekenin pasifi olarak kabulü gerekir. Hükmen ret davası hukuki niteliği itibarı ile bir menfi tespit ve borçtan kurtulma davasıdır. Bu davanın öncelikle sonuçlandırılmasında davalıların hukuki yararı vardır. Bu sebeple mirasın hükmen reddi nedeni ile açılmış Anamur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/69 Esas ... dosyasında, eldeki tapu iptali ve tescil davası sonucunun bekletici mesele yapılması doğru değildir. Mirasın hükmen reddinin tespiti halinde, davalıların eldeki davada taraf sıfatı kalmayacaktır. O halde mahkemece, öncelikle mirasın hükmen ret davasının sonuçlanmasının beklenmesi ve buna bağlı olarak davalıların taraf sıfatının olup olmadığı tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. 5....
Asıl ve birleşen dosya davacıların mirası kabul anlamına gelecek davranışlarının somut bir olgu şeklinde iddia ve ispat olunamadığı, bilirkişi raporu ve dosya kapsamı itibariyle mirasın hükmen reddi koşullarının oluştuğunun anlaşılması ve mirasın hükmen reddi için üç aylık süre şartının bulunmaması nedenleriyle davalı SGK İl Müdürlüğü vekilinin aksi yöndeki istinaf itirazının yerinde olmadığı ve reddedilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesinde belirlenen koşulların varlığı halinde, incelenen ilk derece mahkemesine ait dava dosyasının ve kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılması durumunda, istinaf incelemesi sırasında istinaf başvurusunun, duruşma açılmaksızın, esastan reddine karar verileceği düzenlenmiştir....
tarafından alacaklı ... aleyhinde mirasın hükmen reddi istemiyle dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda mahkemece, davacı ... tarafından mirasın hükmen reddedilmiş sayılmasına karar verildiği, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 14.11.2016 tarihli 2015/5622 Esas, 2016/9374 Karar sayılı ilamıyla taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verildiği, bozma kararı üzerine dosyanın 2017/338 Esas numarasına kaydedildiği, halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, her iki dava dosyasında da muris ...'ün terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesi talep edildiğinden aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle birleştirilerek görülmesi gerekirken, mahkemece bu husus gözardı edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir....
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.05.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Davacılar vekili, 04.09.2013 tarihinde vefat eden muris ...'un terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, TMK'nın 605/2. maddesi uyarınca mirasın hükmen reddedine karar verilmiştir. Hüküm, davalı ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Dava, terekenin borca batıklığı nedenine dayanan mirasın hükmen reddi sebebiyle menfi tespite ilişkindir. (TMK M.605/2) Murisin ölümü ile, tereke bütün aktif ve pasifi ile mirasçılarına geçer....
un sahibi ve yetkilisi olduğu... isimli işyeri ile ticari ilişkisinin mevcut olup müvekkilinden ürün alındığını, ticari ilişki nedeniyle davalı tarafından çek ve senetler keşide edildiğini ancak söz konusu çek ve senetlerin vadesinde ödenmediğini, davalı ve dava dışı oğlu ... tarafından ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas ve ... Karar sayılı dosyasından çeklerden dolayı borçlu bulunmadığının gerekçesiyle menfi tespit davası açıldığını ve davalının 43.600,00 TL bedelli çeklerden dolayı borçlu olduğuna karar verildiğini, menfi tespit dosyasının kesinleşmesi neticesinde davalı aleyhine alacağın tahsili amacıyla ... 23. İcra Müdürlüğü'nün ......
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki menfi tespit davasında Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, mirasın hükmen reddi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın konusunun bonoya dayalı menfi davası olduğu, TTK.nin 4. ve 5. maddeleri gereğince davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, mirasın reddi nedeniyle menfi tespit talep edildiği, uyuşmazlığın tarafların ticari faaliyetinden kaynaklanmadığı ve mutlak ticari dava olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; ticari dava olduğunu, arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, mirasın hükmen reddi davası ile menfi tespit davasının aynı davada görülmesinin mümkün olmadığını, mirasçılar tarafından terekedeki malları kullanıp kullanmadığının araştırılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; muris ...'ın ölüm tarihindeki terekesinin aktif ve pasifinin bilirkişi raporuyla tespit edildiği, terekenin pasifinin aktif toplamından fazla olduğu, bu haliyle murisin terekesinin borca batık olduğu, 4721 sayılı TMK 605 nci madde gereğince mirasçıları tarafından mirasın reddedilmiş sayılacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....