"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirasın Reddinin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Hüküm temyiz eden tarafa 20.9.2010 gününde tebliğ edildiğine, temyiz dilekçesi 4.10.2010 gününde verilmiş olduğuna göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 437. maddesindeki 8 günlük müddet geçmiş bulunduğundan dilekçenin REDDİNE oybirliğiyle karar verildi. 04.07.2011 (Pzt.)...
"İçtihat Metni" Dava, mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, verilen hükmün temyiz inceleme görevi 6110 sayılı Kanunla değişik Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi hükmüne göre Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanan ve Büyük Genel Kurul'ca kabul edilerek yürürlüğe giren işbölümü kararına göre yerel mahkemece verilen hükmün Yüksek (2). Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına SUNULMASINA, 05.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirası reddinin iptali İncelenmesine gerek duyulan ve dosya arasında bulunmayan; Mahkemece iptaline karar verilen mirasın reddine ilişkin ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2003/1391 Esas, 2003/1546 Karar sayılı dosyanın incelenmek ve iade edilmek üzere bulunduğu yerden getirtilmesi, dosya arasına alınması ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
TMK'nın 617/1.maddesinin açık hükmü karşısında, mirasın ret tarihinden itibaren altı ay içerisinde mirası reddin iptali isteminde bulunulması gerekir. Bu süre, hakdüşürücü süredir. Mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin beyanın tutanakla tespit edilmiş olması (TMK md. 609/3) koşuluyla, sulh hakimine ulaştığı andan itibaren sonuç doğurur ve miras bu tarihten itibaren reddedilmiş sayılır. Reddeden mirasçı bu tarihten itibaren mirasçı sıfatını kaybeder. Şu halde ret tarihi, buna ilişkin beyanın sulh hakimine ulaştığı tarihtir. Somut olayda, davacı vekili, davalının alacaklılarından mal kaçırma kastı olduğunu belirterek, mirasın reddinin iptalini istemiş, davalı vekil davanın reddini talep etmiş, mahkeme davanın kabulüne karar vermiş, karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Esas dava İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Kural olarak mirasın reddi bağışlama sayılmaz. Ancak borçlunun alacaklılarına zarar verme kastıyla mirası reddetme işlemi tasarrufun iptali davasına konu olabilmektedir. Mirasın reddine dair işlem ile terekenin açılmasıyla borçlunun aktifine geçecek olan mal para vs. değerler karşılıksız olarak diğer mirasçılara geçeceğinden borçlunun mirasın reddine ilişkin tasarrufu diğer iptal koşullarının oluşması halinde İİK'nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptale konu olabilecek tasarruflardandır....
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında HMK'nın 355.maddesi uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Davacı T1 dava dilekçesinde muris babası T3 vefat ettiğini belirterek mirasın reddi talebinde bulunmuştur. Ancak dava dilekçesinden talebin mirasın gerçek reddi mi yoksa mirasın hükmen reddi mi olduğu anlaşılamamaktadır. Davacı tarafa HMK'nun 31.maddesi gereğince talebini açıklamak üzere süre verilerek talebinin mirasın gerçek reddi mi yoksa mirasın hükmen reddi mi olduğu açıklığa kavuşturulmalıdır....
İstinafa konu mirasın reddi talebinin iptali davasının 12/07/2013 tarihinde açıldığı, bu davanın açıldığı tarih itibariyle 14/01/2013 tarihinde açılan terekenin borca batık olduğunun tespiti ve hükmen redde ilişkin davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. İstinafa konu dava dosyasında pasif araç kaydı ile ilgili yapılan inceleme sırasında Emniyet Müdürlüğü'nden verilen 14/09/2020 tarihli müzekkere cevabında; muris adına kayıtlı 34 XX 105 plaka sayılı aracın, 06/09/2006 tarihinde mirasçı T3 ile Tuğba Doğan adına hisseli devir yapıldığının ve kaydın halen devam ettiğinin bildirildiği görülmektedir. Miras hukukunda "mirasın reddi kararının iptali davası" bulunmasına karşın "mirasın reddi talebinin iptali" niteliğinde bir dava söz konusu değildir. Davalı mirasçı muris T6 vefatı sonrası 3 aylık süre içerisinde mirasın gerçek reddine yönelik karar verilmesi talebinde bulunmamış, 3 aylık süre geçtikten sonra 14/01/2013 tarihinde mirasın hükmen reddine yönelik talepte bulunmuştur....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2021/34 Esas 2021/391 Karar sayılı dosyasında mirasın reddinin tescil edildiğini, müvekkilinin borç ödeme muhtırasının tebliği tarihinde 18 yaşından küçük olduğunu belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; mirasçıların mirası reddedip etmediğini ödeme emri gönderilmeden bilinemeyeceğini, 02/03/2022 tarihli dilekçe ile icra müdürlüğünden mirasçılardan bu durumun sorulmasının talep edildiği, eldeki davanın açılmasında herhangi bir kusurlarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; “… borçlu murisin vefatından sonra mirasçısı olduğu anlaşılan küçük T1 aleyhine yürütülen takip kapsamında, mirasçı T1'e velayeten annesi Seray Şahin tarafından açılan mirasın gerçek reddi davası kapsamında, T1'in murisi borçlu Harun Bora Şahin'den kalan mirası kayıtsız ve şartsız reddettiğine ilişkin Ankara 7....
Somut olayda, talep eden, hasımsız açtığı davada mirasbırakanından gelen mirası kayıtsız şartsız olacak şekilde reddettiğinden talep, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesinde düzenlenen mirasın gerçek reddine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca, mirasın gerçek reddi isteminde görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesi olduğundan davanın görev yönünden reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş bu nedenle hükmün kaldırılması gerekmiştir. Somut olayda, murisin ölüm tarihinden itibaren Kanunun 606. maddesinde öngörülen üç aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra mirasın reddinin tespiti talep edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28/11/2014 tarihinde verilen dilekçeyle mirasın reddinin iptali talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 13.09.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı tarafından talep edilmiştir. İzmir Bölge adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince 01.04.2021 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş olup bu ek kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. KARAR Davacı mirasın reddinin iptali talebinde bulunmuştur. Davalı davanın reddini savunmuştur....