Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.10.2010 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, TMK'nın 618. maddesi gereğince mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir....

    Somut olaya gelince; mahkemece davacıların dava dilekçesinde sadece mirasın reddi ifadesini kullanmış olmalarına karşın gerçek iradelerinin terekenin borca batık olması nedenine dayandığı kanaatiyle görevsizlik kararı verilmiş ise de verilen karar, yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere aykırıdır. Davacıların, davayı ... olarak, mirasbırakanın ölüm tarihinden itibaren 3 aylık süre içinde, sulh hukuk mahkemesinde ve mirasın reddi ifadesini kullandıkları dava dilekçeleri ile açtıkları dikkate alındığında taleplerinin mirasın gerçek reddinin tespitine yönelik olup sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmaktadır. Kaldı ki, mahkemece hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili görülen hususlar hakkında Hukuk Muhakemeleri Kanununun 31. maddesindeki hakimin davayı aydınlatma sorumluluğu yerine getirilmeksizin görevsizlik kararı verilmesi de doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenlerle bozulmasını gerektirmiştir....

      Alacaklı tarafından mirasın reddinin iptali davası açılmış ve .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 10.03.2015 tarih ve 2014/53 Esas 2015/188 Karar sayılı ilamı ile mirasın reddinin iptaline karar verilmiştir. TMK'nun 617/1-2. maddesinde; "Mal varlığı borcuna yetmeyen mirasçılar, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. Reddin iptaline karar verilirse, miras resmen tasfiye edilir." düzenlemesine yer verilmiştir. Borçlunun murisi adına kayıtlı taşınmaza, borçlu aleyhine yapılan takip nedeniyle haciz konulmuş olup alacaklının açtığı dava ile mirasın reddinin iptaline karar verildiğinden mirasın resmen tasfiye edilmesi gerekir. Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasında bu sebeple hukuki menfaati yoktur....

        Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/4 Tereke sayılı dosyası ile tespit edilen yasal mirasçıların talebi ve onayı ile davalı T6 teslim edildiğini, davalı Sevinç Peker’in babasından kalan mirası reddinin gerçek amacının, davalının 15.02.2019 vade tarihli senedi nedeniyle kendisine karşı başlatılacak icra takibini neticesiz bırakmaya yönelik olduğunu, davalı Sevinç Peker'in, tereke dosyası kapsamında yapılan tüm işlemleri yasal mirasçı sıfatıyla gerçekleştirdiğini, alacaklısının kendisine yönelmesi ihtimali nedeniyle de mirası reddettiğini, Türk Medeni Kanunu 617. Maddesi ile, mirasçının alacaklılarının korunması amacıyla, borçlu mirasçı tarafından alacaklılarını zarara uğratmak kastıyla yapılan mirasın reddinin iptalinin mümkün olduğunu düzenlemekte olduğunu, mirasın reddi hakkının, dürüstülük kuralına aykırı şekilde kullanıldığını, TMK 617 vd. Maddeleri gereğince reddin iptali sağlanmasını talep ve dava etmiştir....

        Gerçek ret, mirasçıların sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanı ile yapılır. (TMK m. 609) Yasal mirasçıların murisin ölüm tarihinden itibaren üç ay içinde mirası reddetmeleri gerekir. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen dikkate alınması gerekir. Böyle bir davada sulh hukuk mahkemesi hakiminin görevi reddin süresinde olup olmadığı ve ret edenin mirasçılık sıfatı bulunup bulunmadığını incelemek, süre koşulu ile mirasçılık sıfatının gerçekleşmesi halinde ise, Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca ret beyanını tespit ve tescil etmekten ibarettir. Mirasın kayıtsız ve şartsız reddine ilişkin beyan sulh hukuk mahkemesine ulaştıktan sonra bu beyandan tek taraflı olarak dönülemez. Mirasın gerçek reddi beyanı mahkemeye ulaştıktan sonra ret beyanından, ancak mirasçıların tamamının muvafakatiyle veya açılacak olan reddin iptali davasının kabulü halinde dönülebilir....

        Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/217 Esas, 2019/973 Karar sayılı kararı ile gerçek ret şeklinde Uğur Kumkaya'nın mirasını reddettikleri anlaşılmaktadır. Davacı, davalı mirasçılardan değil muristen tazminat davası sonucunda alacaklı olduğunu iddia etmektedir. Türk Medeni Kanununun 617. maddesi gereğince; "Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse; alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde, ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler." Buna göre murisin alacaklıları tarafından Türk Medeni Kanununun 617. maddesine dayanılarak mirasın reddinin iptali davası açılamaz. Mirasın gerçek reddi tarihi 21/10/2019 tarihi olup eldeki dava 03/03/2020 tarihinde açılmıştır. Dolayısıyla yasal süresinde bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mirasın reddi istemine ilişkin davada, ... Sulh Hukuk ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi,gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mirasın gerçek reddine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın üç aylık süreden sonra, mirasbırakanın borcu bulunduğu ileri sürülerek açıldığı hükmen ret istemine ilişkin olduğu asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince ise mirasın kayıtsız şartsız reddinin gerçek ret olduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde "Gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "Hükmen ret" düzenlenmiştir. TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir....

            SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2020 NUMARASI : 2020/701 ESAS 2020/1896 KARAR DAVA KONUSU : Mirasın Gerçek Reddi KARAR : Gaziosmanpaşa 1....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasın reddinin iptali ... Petrol Ürünleri Tic. Paz Turizm San. ve İnş. A.Ş. ile ... aralarındaki mirasın reddinin iptali davasında mahkemenin görevsizliğine dair ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 07.06.2013 gün ve 995/971 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve aşağıda dökümü yazılı 24,30 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 0,90 TL'nin temyiz eden davalıdan alınmasına, 16.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              e velayeten mirasın gerçek reddinin tespitini talep etmiştir. TMK'nın 426/2 maddesine göre bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışırsa vesayet makamının ilgilisinin isteği üzerine veya re'sen temsil kayyımı ataması gerekmektedir. Mahkemece, mirasın reddinde annenin hukuki yararı ile çocukların hukuki yararı çatıştığından küçüklere kayyım tayin ettirilmesi gerekir. Somut olayda; kendisine velayeten dava açılan Duygu Günel yargılama sırasında reşit olduğundan mirası redde muvafakatının sağlanması, ....'in halen küçük olup velayet altında bulunması nedeniyle kendisine kayyım tayin ettirilmeden davanın sonuçlandırılması usul ve yasaya aykırıdır. Ayrıca, mirasın gerçek reddinde, mirasçıların, mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin sözlü veya yazılı beyanı, bozucu yenilik doğurucu hak niteliğinde olup, sulh hakimi tarafından tutanakla tespit edilmekle hukuki sonuç doğurur....

                UYAP Entegrasyonu