Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hemen belirtilmelidir ki, ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi) davalarında uyuşmazlığın çözümü, hasımlı veraset ilamı alınmak üzere açılacak bir dava sonucu, mirasbırakanın tüm mirasçılarının belirlenmesi ve davacının bu mirasçılar arasında yer alıp almadığının saptanmasına bağlıdır. Somut olaya gelince; davacıların mirasçılığını gösteren ve karara dayanak alınan ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1483 Esas, 2015/349 Karar sayılı veraset ilamı hasımsız alınmış olup, mirasçılık belgelerinin aksi sabit oluncaya kadar geçerli olduğu gözetilerek bu konudaki uyuşmazlığın Hazine'nin taraf olduğu hasımlı bir veraset ilamı alınarak açıklığa kavuşturulması zorunludur. Ne var ki, davacılar tarafından dosyaya hasımlı veraset ilamı sunulmadığı gibi kendilerine hasımlı veraset ilamı almaları için imkan da tanınmamıştır....

    Hemen belirtilmelidir ki, ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi) davalarında uyuşmazlık hasımlı olarak alınacak veraset ilamı ile çözümlenebilecektir. Somut olaya gelince; hem intikale esas alınan veraset ilamı hem de davacıların mirasçılığını gösteren ve karara dayanak alınan .... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/168 Esas, 2013/215 Karar sayılı veraset ilamı hasımsız alınmış olup, mirasçılık belgelerinin aksi sabit oluncaya kadar geçerli olduğu gözetilerek bu konudaki uyuşmazlığın hasımlı veraset ilamı alınarak açıklığa kavuşturulması zorunludur. Ne var ki, davacılar tarafından dosyaya hasımlı veraset ilamı sunulmadığı gibi kendilerine hasımlı veraset ilamı almaları için olanak da tanınmamıştır....

      Mirasçılık belgesi verilmesi davalarında mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği, bir mahkemenin verdiği yetkiye dayanılarak açılan davalarda mahkemece mirasçılık belgesi istenen kişinin namı müstear veya hiç yaşamadığı belirlenmedikçe davanın reddine karar verilemeyeceği kuşkusuzdur. O halde, bütün aramalara rağmen mirasçısı tespit edilemeyen muris ... oğlu ...’nın TMK'nın 501. maddesi gereğince son mirasçının Hazine olduğu düşünülmeden, davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE (TARAFLAR ARASINDA UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN VEYA OLMAYAN HUSUSLARLA BUNLARA İLİŞKİN DELİLLERİN TARTIŞMASI, RET VE ÜSTÜN TUTMA SEBEPLERİ, SABİT GÖRÜLEN VAKIALARLA BUNLARDAN ÇIKARILAN SONUÇ VE HUKUKİ SEBEP) : Dava; ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi/yolsuz tescil) hukuksal sebebine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Dava dosyasının istinaf kanun yolu incelemesini yapan Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi olarak tarafımızca dava dosyasında 6100 s. HMK'nun 355. maddesinde; "(1) İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir." hükmü ile 6100 s....

        Bilindiği gibi; ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi) davalarında uyuşmazlığın çözümü, hasımlı veraset ilamı alınmak üzere açılacak bir dava sonucu, miras bırakanın tüm mirasçılarının belirlenmesi ve davacıların bu mirasçılar arasında yer alıp almadığının saptanmasına bağlıdır. Ancak; hem intikale esas alınan veraset ilamı hem de davacıların mirasçılığını gösteren ve karara dayanak alınan ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/248 Esas 2012/375 Karar sayılı veraset ilamı hasımsız alınmış olup, mirasçılık belgelerinin aksi sabit oluncaya kadar geçerli olduğu gözetilerek bu konudaki uyuşmazlığın hasımlı veraset ilamı alınarak açıklığa kavuşturulması zorunludur. Hal böyle olunca; davacılara hasımlı veraset ilamı almaları için olanak tanınması ve temin edilecek hasımlı mirasçılık belgesi doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Davalılar ... ve ...'ın bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir....

          Davalı; hak düşürücü süre itirazında ve zamanaşımı definde bulunmuş, davacıların saklı pay sahibi mirasçılar olmadıklarından iptal tescil ve tenkis istekli dava açamayacaklarını, mirasçılığın murisin ölüm tarihine göre belirlenmesi gerekip esasen davacıların babası ...’ın muris ... .........’nin ölümünden sonra yedi yıllık süre zarfında böyle bir dava ikame etmediğini,murisin mirasçısı olan eşi ve kardeşi ......’ın paylaşım yaptıklarını, dava konusu edilen taşınmazın murisin yegane malvarlığı olmadığını, temlikin gerçek bir satış işlemine dayanıp bedelinin de ödendiğini, çekişme konusu taşınmazı alabilmek için bir dairesini sattığını, alım gücünün bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; murisin iradesinin mirasçılardan mal kaçırmaya yönelik olmadığı,saklı pay sahibi olmayan davacıların tenkis isteğinde de bulunamayacakları gerekçesiyle her iki isteğin reddine karar verilmiştir....

            Yukarıda açıklanan hukuksal olgu dikkate alındığında ... açılan mirasçılık belgesi verilmesi davalarında mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği, bir mahkemenin verdiği yetkiye dayanılarak açılan davalarda mahkemece mirasçılık belgesi istenen kişinin namı müstear veya hiç yaşamadığı belirlenmedikçe davanın reddine karar verilemeyeceği kuşkusuzdur. O halde davanın yetki belgesine dayanılarak ve ispat imkanı kısıtlı üçüncü kişi tarafından açılmış olduğu göz önüne alınarak, muris ... oğlu ...'nin nüfusta kayıtlı olup olmadığı, nüfus müdürlüğüne yeniden sorulmalı, mahkemece davacıya yetki veren kadastro dosyası, tapu kayıtları, kadastro tutanakları getirilmeli, tanık dinlenmeli, mirasçısı olduğu belirtilen kişilerin nüfus kayıtları getirilerek muris ile soybağı araştırılmalı, bütün aramalara rağmen mirasçısı bulunamaz ise TMK'nın 501. maddesi gereğince son mirasçının hazine olduğu düşünülmeli ve işin esasına yönelik bir karar verilmelidir....

              Yukarıda açıklanan hukuksal olgu dikkate alındığında ... açılan mirasçılık belgesi verilmesi davalarında mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği, bir mahkemenin verdiği yetkiye dayanılarak açılan davalarda mahkemece mirasçılık belgesi istenen kişinin namı müstear veya hiç yaşamadığı belirlenmedikçe davanın reddine karar verilemeyeceği kuşkusuzdur. O halde davanın yetki belgesine dayanılarak ve ispat imkanı kısıtlı üçüncü kişi tarafından açılmış olduğu göz önüne alınarak, muris ... oğlu ...'ün nüfusta kayıtlı olup olmadığı, nüfus müdürlüğüne yeniden sorulmalı, mahkemece davacıya yetki veren kadastro dosyası, tapu kayıtları, kadastro tutanakları getirilmeli, tanık dinlenmeli, mirasçısı olduğu belirtilen kişilerin nüfus kayıtları getirilerek muris ile soybağı araştırılmalı, bütün aramalara rağmen mirasçısı bulunamaz ise TMK'nın 501. maddesi gereğince son mirasçının hazine olduğu düşünülmeli ve işin esasına yönelik bir karar verilmelidir....

                Yukarıda açıklanan hukuksal olgu dikkate alındığında ... açılan mirasçılık belgesi verilmesi davalarında mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği, bir mahkemenin verdiği yetkiye dayanılarak açılan davalarda mahkemece mirasçılık belgesi istenen kişinin namı müstear veya hiç yaşamadığı belirlenmedikçe davanın reddine karar verilemeyeceği kuşkusuzdur. O halde davanın yetki belgesine dayanılarak ve ispat imkanı kısıtlı üçüncü kişi tarafından açılmış olduğu göz önüne alınarak, muris ... oğlu ...'in nüfusta kayıtlı olup olmadığı, nüfus müdürlüğüne yeniden sorulmalı, mahkemece davacıya yetki veren kadastro dosyası, tapu kayıtları, kadastro tutanakları getirilmeli, tanık dinlenmeli, mirasçısı olduğu belirtilen kişilerin nüfus kayıtları getirilerek muris ile soybağı araştırılmalı, bütün aramalara rağmen mirasçısı bulunamaz ise TMK'nın 501. maddesi gereğince son mirasçının hazine olduğu düşünülmeli ve işin esasına yönelik bir karar verilmelidir....

                  Yukarıda açıklanan hukuksal olgu dikkate alındığında ... açılan mirasçılık belgesi verilmesi davalarında mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği, bir mahkemenin verdiği yetkiye dayanılarak açılan davalarda mahkemece mirasçılık belgesi istenen kişinin namı müstear veya hiç yaşamadığı belirlenmedikçe davanın reddine karar verilemeyeceği kuşkusuzdur. O halde davanın yetki belgesine dayanılarak ve ispat imkanı kısıtlı üçüncü kişi tarafından açılmış olduğu göz önüne alınarak, muris ... kızı ...'nin nüfusta kayıtlı olup olmadığı, nüfus müdürlüğüne yeniden sorulmalı, mahkemece davacıya yetki veren kadastro dosyası, tapu kayıtları, kadastro tutanakları getirilmeli, tanık dinlenmeli, mirasçısı olduğu belirtilen kişilerin nüfus kayıtları getirilerek muris ile soybağı araştırılmalı, bütün aramalara rağmen mirasçısı bulunamaz ise TMK'nın 501. maddesi gereğince son mirasçının hazine olduğu düşünülmeli ve işin esasına yönelik bir karar verilmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu