Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanı annesi ... nın 1074 ve 15128 ada 3 parsel sayılı taşınmazlarını davalı torunlarına devrettiğini, miras bırakanın sağlığında davalıların babası olan oğlunu kayırdığını temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile veraset ilamındaki payı oranında adına tesciline, olmadığı taktirde tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davacının mirastan feragat ettiğini, muvazaa iddiasının doğru olmadığını, satış bedelinin taksitler halinde miras bırakana ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacının mirastan feragat ettiğini, feragata ilişkin irade bozukluğuna yönelik bir iddiada da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'...

    Miras sözleşmesinin ve bu kapsamda yer alan mirastan feragat sözleşmesinin "resmi vasiyetname şeklinde yapılması hususu yalnızca" geçerlilik şekline ilişkin olup, mirastan feragat sözleşmelerinin vasiyetnamelerdeki usul doğrultusunda açılıp okunacağına ilişkin kanunda bir hüküm bulunmadığı gibi noterde düzenlenmiş olan mirastan feragat sözleşmesinin miras bırakanın ölümü halinde sulh hakimine gönderilmesine dair de bir düzenleme söz konusu değildir. Bu açıklamalar doğrultusunda mahkemece talebin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının temyiz eden mirasçı ...'e iadesine, 18.03.2021 günü oy birliğiyle karar verildi....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davalı T5 tarafından açılan vasiyetnamenin tenfizi davası vasiyetnamenin alacaklısı tarafından her zaman vasiyetnamenin yerine getirilmesi talep edilebileceğinden davanın reddine karar verildiği, verilen kararlara göre mirastan feragat sözleşmesinin ve vasiyetnamenin şer'i hükümler haricindeki kısmının geçerli olduğu, mirasçılık belgesi murisin ırs soy ilişkisini tespit ettirmekten ibaret olup mirastan feragat eden kişi mirasçılık belgesinde yer alsa da terekeye dahil mal ve haklar yönünden mirasçılık sıfatını kaybedeceğinden mirastan feragat eden kişiye mirastan pay verilmeyeceğinden Kartal 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/96 sayılı mirasçılık belgesinin doğru olduğu, davalı T5'nin mirastan pay verildiği, Beyoğlu 1....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.05.2014 gününde verilen dilekçe ile mirastan feragat sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, miras payının devri sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Davacı .... vekili, davalı (borçlu) ... ile diğer davalılar ... ve ... arasında ... 1. Noterliğinde düzenleme şeklinde miras hissesinden feragat sözleşmesi düzenlendiğini, borçlu hakkında yapılan takibe karşı bu sözleşmenin öne sürüldüğünü, miras sözleşmesine mirasbırakanların katılımı yahut izni olmadığını, bu sebeple sözleşmenin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, ...'...

        Daha yakın tarihli Yargıtay kararlarında ise genel olarak “Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebepleri, ya da mirasın reddi veya mirastan feragat sözleşmesi hâllerinin bulunması mirasçılık belgesi istemeye engel değildir. Çıkarma, yoksunluk, ret ve feragatın “hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğine” işaret edilmek suretiyle ve bu durumlar yok sayılarak tüm mirasçılar ve miras paylarını gösterir biçimde hüküm tesis edilmesi gerekmektedir. Mahkemece bu yön dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.” (2. HD 05.02.2008, 2007/20848, 2008/965); “Dava mirasçılık belgesi istemine ilişkindir. Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebepleri ya da mirasın reddi veya mirastan feragat sözleşmesi hâllerinin bulunması, mirasçılık belgesi istemine engel değildir....

        Hakkında mirastan çıkarma ve yoksunluk sebepleri gerçekleşen veya mirası reddeden ya da mirastan feragat eden mirasçının tereke ile ilişkisi tümden kesilmiş sayılmaz. Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebeplerinin gerçekleşmesi ya da mirasın reddi veya mirastan feragat edilmiş olması, ilgili kişinin mirasçılık belgesi istemesine engel bir neden olmadığı gibi, ilgili kişinin mirasçılık sıfatını da ortadan kaldırmaz....

          Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, 07.07.2015 gününde verilen ihbarla mirastan feragat sözleşmesinin açılıp okunması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; mirastan feragat sözleşmesinin açılıp okunduğunun tespitine dair verilen 20.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi mirasçılar ..., ... ve ...'ya velayeten ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirastan feragat sözleşmesinin açılıp okunduğunun tespiti talebine ilişkindir. ... C.Başsavcılığı tarafından 07/07/2015 tarihli yazısı ile, ... 2. Noterliğince düzenlenen 28/02/2005 tarih ve ... yevmiye sayılı mirastan feragat sözleşmesinin tarafı olan ve mirastan feragat eden ...’ın 27.06.2015 tarihinde öldüğü öğrenildiğinden bahisle gereğinin ifası için ihbarda bulunulmuştur. Mahkeme, ... 2. Noterliğince düzenlenen 28/02/2005 tarih ve ......

            Diğer yandan sözleşmenin ivazlı ya da ivazsız olarak yapılmasının Türk Medeni Kanunu’nun 530. maddesinde tereke borçlarından sorumluluk hususu yönünden önemli etkileri bulunmaktadır. Mirastan ivazlı feragat eden mirasçının TMK 530. maddesine göre tereke borçlarından sorumluluğu gündeme gelecekir. Dolayısıyla mirastan feragat sözleşmesinin ivazlı veya ivazsız olarak yapılmasının üçüncü kişiler üzerinde de önemli etkileri bulunmaktadır. Feragat eden, ileride sahip olacağı miras payının tamamından veya bir kısmından da feragat edebilir. Ancak Türk Medeni Kanunu’nun 582/2. maddesinde, kanun koyucu “mirasçılık sıfatını kaybeder.” ifadesiyle tam feragati vurgulamış, feragat eden mirasçının mirasçılık sıfatını kaybedeceğini düzenlemiş ise de kısmi feragat olması durumunda kısmi feragat eden mirasçı hala tereke üzerinde pay sahibi olacağından, mirasçılık sıfatı da kalan kısım yönünden sürecektir....

              Noterliğince düzenlenen 07.10.2010 tarihli ve ... yevmiye numaralı mirastan karşılıklı olarak kısmi feragat ve miras sözleşmesinin açılıp ilgililere okunduğunun ve tebliğ edildiğinin tespitine karar verilmiştir. Hükmü mirasçı ... temyiz etmiştir. ... Noterliğince düzenlenen 07.10.2010 tarihli ve 17966 yevmiye numaralı mirastan karşılıklı olarak kısmi feragat ve miras sözleşmesi vasiyetname niteliğinde değildir. TMK'nın 596. maddesi vasiyetnamelerin açılıp okunmasını düzenlemiştir. Aynı Kanunun 527. maddesinde düzenlenmiş miras sözleşmesi ve TMK'nın 528 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş bulunan mirastan feragat sözleşmelerinin vasiyetnamelerdeki usul doğrultusunda açılıp okunmasına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Açıklanan nedenle davanın reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

                Noterliği'nde düzenlenen mirastan feragat sözleşmesi ile miras hakkından feragat etmiş ise de feragat tarihi itibarı ile mirasçı sıfatının olmadığı sabittir. O halde, noterde düzenenen feragat sözleşmesi TMK m. 528 anlamında bir feragat sözleşmesi olmadığı gibi doğmamış haktan feragat edilemeyeceği, bu beyana hukuki sonuç bağlanamayacağı açıktır....

                UYAP Entegrasyonu