Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bunlardan biri, mirasbırakanın tek taraflı yaptığı ve her zaman dönebileceği vasiyetname (MK 531-544), diğeri iki taraflı, bağlayıcı özelliği olan miras sözleşmesidir. Miras sözleşmesinin geçerli olması için Türk Medeni Kanununun 545/I. maddesi uyarınca resmî vasiyetname şeklinde düzenlenmesi gerekir. Mirastan feragat sözleşmesi, hukuki niteliği itibariyle bir miras sözleşmesi olduğu için, yukarıda açıklanan kurallar mirastan feragat sözleşmesinin kurulmasında da geçerli olacaktır. Somut olayda, mirastan feragat sözleşmesi ölüme bağlı tasarruf şeklinde yapılması geçerlilik koşulu olup resmi şekil koşuluna uyulmadan yapılan sözleşmenin hukuken geçerliliği bulunmadığından iptali de söz konusu değildir. Türk Medeni Kanununun 545. maddesinde belirtilen emredici kural nedeniyle geçerli bir mirastan feragat sözleşmesinden söz edilemez....

    kendisine intikal edecek olan tüm miras haklarından vazgeçmesi koşuluna bağlı tutulduğunu, aslında mirastan feragat sözleşmesinin saklı paylı mirasçının saklı payından feragat edilen kişi lehine vazgeçmesi olduğunu, feragat sözleşmesinde ise saklı paydan hatta miras payından vazgeçildiğine ilişkin tek bir ibarenin söz konusu olmadığını, ... uhdesinde olan tereke nedeniyle müvekkilinin miras hakkının ihlal edildiğini belirterek yargılamanın yenilenmesini talep ve dava etmiştir....

      Hukuk Dairesi'nin gönderme kararında, mirastan feragat sözleşmesi hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davalardan yalnızca tapu iptali ve tescil istemiyle açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevlerinin bulunduğu, dolayısıyla sadece mirastan feragat sözleşmesinin iptali istemiyle açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevlerinin bulunmadığı belirtilmiştir. Ancak mirastan feragat sözleşmesi hukuksal nedenine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemli davalar ile mirastan feragat sözleşmesinin iptali istemli davalar hukuki mahiyetleri itibariyle tamamıyla aynıdır. Bu iki davanın farklı davalar gibi düşünülmesi ve iş bölümü kararında birinin adına yer verilmediği gerekçesiyle ilgili Dairenin görev alanına girmediğinin kabul edilmesi mümkün değildir. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun iş bölümüne ilişkin kararındaki temel amacın ve düzenleme şeklinin mirastan feragat sözleşmesiyle ilgili davaların 4....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/05/2022 NUMARASI : 2021/406 ESAS, 2022/327 KARAR DAVA KONUSU : Mirastan Feragat Sözleşmesinin İptali KARAR : Fatsa 1....

      TMK'nun 528. maddesi uyarınca davacı ile miras bırakan arasında kurulan mirastan feragat sözleşmesinin iptali isteğine ilişkindir. Anılan hükme göre miras bırakan bir mirasçı ile karşılıksız veya karşılık sağlanarak böyle bir sözleşmeyi yapabilir. Mirastan feragat sözleşmesinin iptali davasının sözleşmenin tarafı olan kişiye husumet yöneltilmek suretiyle açılması gerekir. (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 2015/11115 Esas - 2015/9907 Karar) Mirastan feragat sözleşmesi (4721 s. TMK m. 528) miras sözleşmesinin bir çeşidi olduğundan resmi vasiyetname şeklinde yapılması zorunludur. (4721 s. TMK m. 545 ve y. İç. B. K. 11.02.1959 tarih 16/14 sayılı kararı) 4721 s. TMK'nun 528. maddesinde: "Mirasbırakan, bir mirasçısı ile karşılıksız veya bir karşılık sağlanarak mirastan feragat sözleşmesi yapabilir. Feragat eden, mirasçılık sıfatını kaybeder. Bir karşılık sağlanarak mirastan feragat, sözleşmede aksi öngörülmedikçe feragat edenin altsoyu için de sonuç doğurur." 4721 s....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirastan Feragat Sözleşmesinin İptali K A R A R Dava, mirastan feragat sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Davacılar,davalılar ile noterde 19.4.2007 tarihinde mirastan feragat sözleşmesi imzaladıklarını,bu sözleşmeye göre davalıların ... mevkii 254 parseldeki iki katlı evi davacılardan baba ...’a ölünceye kadar bakmaları karşılığında diğer kardeşlerin sahip oldukları miras haklarından feragat ettiklerini, ancak davalıların davacı ...’a bakmadıkları gibi anneleri olan ... ’ın vefatından sonra davacı ... ile oturdukları 254 parseldeki evden taşındıklarını belirterek miras sözleşmesinin iptali ve davacılara mirasçılık hakkının tanınmasını istemişlerdir....

        Dosya kapsamında mevcut bulunan mirasçılıktan feragat sözleşmesi incelendiğinde, davacılar murisin olası terekesindeki miras haklarından taşınmazlar yönünden bir karşılık alarak (10.000,00TL) vazgeçmiştir. İptali istenen mirastan feragat sözleşmesinin “ivazlı mirastan feragat sözleşmesi” olduğu görülmektedir. Mirastan feragat sözleşmesinde kararlaştırılan ivazın, feragat eden mirasçının ileride doğması muhtemel payından az olmasının bir önemi olmadığı, bu sözleşme neticesinde bir karşılık sağlandığı, ayrıca dosya kapsamı taraf beyanları ve tanık anlatımlarından T2 ve T1 miras bırakanın daha sağlığında iken mirastan feragatlerini sağlamak amacıyla bazı taşınmazları devrettiği ve ayrıca nakit para verdiği anlaşıldığından Mirastan feragat sözleşmesinin ivazlı olduğuna kanaat getirilmiştir. Bu bağlamda irdelenmesi gereken bir diğer husus davaya konu feragat sözleşmesinin kısmi feragat niteliğinde olup olmadığı noktasındadır....

        Sözleşme, katılımı olmadığından ... üzerindeki pay bakımından mirastan feragat sözleşmesinin unsurlarına haiz bulunmamakta ise de, ...’den intikal eden İbrahim’e ait miras payı bakımından mirastan feragat sözleşmesinin sonuçlarını doğuracağı aşikardır. Öte yandan, olayları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak ve uygulanması gerekli kanun hükmünü saptayıp, çekişmeyi gidermek hakime aittir. Birleşen davaya konu sözleşmenin yapıldığı tarih itibariyle ... mirasçısı ... ile lehine düzenleme yapılan davalı-birleşen davacı ... yönünden dayanak sözleşmenin TMK.nun 677/ 2. Fıkrası kapsamında da değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekir....

          Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu talepler yönünden bir senelik hak düşürücü sürenin (ve başkaca zamanaşımı süresi) geçmiş olduğunu, bu sebeple davanın, esasa girilmeksizin dava koşulu yokluğundan usulden reddinin gerektiğini, davacının işbu sözleşmede hem "mirastan feragat eden" hem de "mirastan feragati kabul eden" sıfatına haiz olduğunu, sözleşmenin bizzat tarafı olduğunu ve "mirastan feragat eden" ve "mirastan feragati kabul eden" sıfatına haiz davacının mirastan feragat sözleşmesinin iptalini talep edemeyeceğini ve bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde mirastan feragat sözleşmesinin iptalini isteyebileceğini, tarafların kendi arzu ve istekleri ile mirastan feragat sözleşmesini akdettiklerini, işbu sözleşmeyi davacının da isteyerek ve mutlulukla akdettiğini, feragat sözleşmesi karşılığında da aylık 4.000,00 USD'nin davacı Nurten Hanım'a düzenli olarak ödendiğini ve o yaşadığı sürece de ödeneceğini, müvekkilleri tarafından 09/12/2010- 06/03/2017 tarihleri arasında...

          İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; davacı muvazaa iddiasında bulunmuş ise de, davacının bu muvazaa iddiasına itibar etmenin mümkün olmadığı sabittir. Açıklanan bu nedenlerle davanın reddine, yönelik karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, davacı tarafından davalılar aleyhine açılan Ölüme Bağlı Tasarrufun (Mirastan Feragat Sözleşmesinin İptali) iptali, tapu iptali ve tazminat istemlerine ilişkindir. İstinafa konu dava dosyasının incelenmesinde; davanın mirastan feragat sözleşmesinin iptali ile tapu iptali istemine ilişkin olduğu, davacı T1 annesi T1 arasında tanıklar huzurunda Adana 4. Noterliği'nin 31 Temmuz 2012 tarih ve 15093 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Mirastan Feragat Sözleşmesi yaptıklarını, mirastan feragat sözleşmesinin iptaline karar verilmesini ve muvazaalı devir yapılan tapuların iptali ve ayrıca mirasçılara verilen paralar yönünden tazminat talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu