Daha yakın tarihli Yargıtay kararlarında ise genel olarak “Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebepleri, ya da mirasın reddi veya mirastan feragat sözleşmesi hâllerinin bulunması mirasçılık belgesi istemeye engel değildir. Çıkarma, yoksunluk, ret ve feragatın “hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğine” işaret edilmek suretiyle ve bu durumlar yok sayılarak tüm mirasçılar ve miras paylarını gösterir biçimde hüküm tesis edilmesi gerekmektedir. Mahkemece bu yön dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.” (2. HD 05.02.2008, 2007/20848, 2008/965); “Dava mirasçılık belgesi istemine ilişkindir. Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebepleri ya da mirasın reddi veya mirastan feragat sözleşmesi hâllerinin bulunması, mirasçılık belgesi istemine engel değildir....
Hakkında mirastan çıkarma ve yoksunluk sebepleri gerçekleşen veya mirası reddeden ya da mirastan feragat eden mirasçının tereke ile ilişkisi tümden kesilmiş sayılmaz. Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebeplerinin gerçekleşmesi ya da mirasın reddi veya mirastan feragat edilmiş olması, ilgili kişinin mirasçılık belgesi istemesine engel bir neden olmadığı gibi, ilgili kişinin mirasçılık sıfatını da ortadan kaldırmaz....
Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, 07.07.2015 gününde verilen ihbarla mirastan feragat sözleşmesinin açılıp okunması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; mirastan feragat sözleşmesinin açılıp okunduğunun tespitine dair verilen 20.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi mirasçılar ..., ... ve ...'ya velayeten ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirastan feragat sözleşmesinin açılıp okunduğunun tespiti talebine ilişkindir. ... C.Başsavcılığı tarafından 07/07/2015 tarihli yazısı ile, ... 2. Noterliğince düzenlenen 28/02/2005 tarih ve ... yevmiye sayılı mirastan feragat sözleşmesinin tarafı olan ve mirastan feragat eden ...’ın 27.06.2015 tarihinde öldüğü öğrenildiğinden bahisle gereğinin ifası için ihbarda bulunulmuştur. Mahkeme, ... 2. Noterliğince düzenlenen 28/02/2005 tarih ve ......
Diğer yandan sözleşmenin ivazlı ya da ivazsız olarak yapılmasının Türk Medeni Kanunu’nun 530. maddesinde tereke borçlarından sorumluluk hususu yönünden önemli etkileri bulunmaktadır. Mirastan ivazlı feragat eden mirasçının TMK 530. maddesine göre tereke borçlarından sorumluluğu gündeme gelecekir. Dolayısıyla mirastan feragat sözleşmesinin ivazlı veya ivazsız olarak yapılmasının üçüncü kişiler üzerinde de önemli etkileri bulunmaktadır. Feragat eden, ileride sahip olacağı miras payının tamamından veya bir kısmından da feragat edebilir. Ancak Türk Medeni Kanunu’nun 582/2. maddesinde, kanun koyucu “mirasçılık sıfatını kaybeder.” ifadesiyle tam feragati vurgulamış, feragat eden mirasçının mirasçılık sıfatını kaybedeceğini düzenlemiş ise de kısmi feragat olması durumunda kısmi feragat eden mirasçı hala tereke üzerinde pay sahibi olacağından, mirasçılık sıfatı da kalan kısım yönünden sürecektir....
Noterliği'nde düzenlenen mirastan feragat sözleşmesi ile miras hakkından feragat etmiş ise de feragat tarihi itibarı ile mirasçı sıfatının olmadığı sabittir. O halde, noterde düzenenen feragat sözleşmesi TMK m. 528 anlamında bir feragat sözleşmesi olmadığı gibi doğmamış haktan feragat edilemeyeceği, bu beyana hukuki sonuç bağlanamayacağı açıktır....
Tüm bu nedenlerle mirastan feragat eden (TMK m. 528) mirasçı veya mirasçılar varsa, düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirastan feragat durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi, mirastan feragat nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin de (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir. Somut olayda, iptali istenilen Manisa 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/472-396 E. K. sayılı mirasçılık belgesinde mirasçıların ve miras paylarının belirlendiği, davalının mirastan feragat sözleşmesi yaptığına dair bir açıklamaya dahi yer verilmediği görülmektedir. O halde mahkemece, davanın dayanağı olan mirastan feragat sözleşmesinin iptalinin konu edildiği Manisa 1....
Noterliğince düzenlenen 07.10.2010 tarihli ve ... yevmiye numaralı mirastan karşılıklı olarak kısmi feragat ve miras sözleşmesinin açılıp ilgililere okunduğunun ve tebliğ edildiğinin tespitine karar verilmiştir. Hükmü mirasçı ... temyiz etmiştir. ... Noterliğince düzenlenen 07.10.2010 tarihli ve 17966 yevmiye numaralı mirastan karşılıklı olarak kısmi feragat ve miras sözleşmesi vasiyetname niteliğinde değildir. TMK'nın 596. maddesi vasiyetnamelerin açılıp okunmasını düzenlemiştir. Aynı Kanunun 527. maddesinde düzenlenmiş miras sözleşmesi ve TMK'nın 528 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş bulunan mirastan feragat sözleşmelerinin vasiyetnamelerdeki usul doğrultusunda açılıp okunmasına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Açıklanan nedenle davanın reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....
Bu belge; miras bırakanla mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında, mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Tüm bu nedenlerle; mirastan feragat eden (TMK m.528) mirasçı veya mirasçılar varsa, düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirastan feragat durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirastan feragat nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin de (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir. TMK'nun 528/2,3. maddesinde düzenlenen “ ...Feragat eden, mirasçılık sıfatını kaybeder. Bir karşılık sağlanarak mirastan feragat, sözleşmede aksi öngörülmedikçe feragat edenin altsoyu için de sonuç doğurur" hükmü uyarınca mirastan feragatte miras paylarının diğer mirasçılara intikal şekli kararda gösterilmelidir....
ın mirastan feragat sözleşmesi ile ivazlı olarak mirastan feragat ettiği, sözleşmede aksine hüküm bulunmadığı, bu durumda feragat nedeniyle ... mirasçılarının pay alamayacağı, ...'ın mirastan feragatinin hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğine işaret edilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; "Hasan'ın sağlığında miras sözleşmesi ile babasından miras payını aldığından ...'ın mirasçılarının dedeleri ...'ın terekesinden yeniden pay alamayacakları" belirtilerek mirastan 5/25 payın ... mirasçılarına verilmesine, Hasan'ın mirastan feragat ettiği hususunun terekenin taksiminde dikkate alınmasına karar verilmiş, temyiz edilen karar Yargıtay 2....
Sulh Hukuk Mahkemesinin görevsiz olduğunu, davacının mirastan feragat sözleşmenin iptaline yönelik davasının reddedildiğini, böylelikle mirastan feragat sözleşmesinin geçerliliğinin kesinleştiğini, mirastan feragat sözleşmesi karşısında bir miras ... kalmayan davacıya, "hakları verilsin" deyimine dayanarak atanmış mirasçılık belgesi verilemeyeceğini, davacının talebinin mirasçılık belgesi verilmesine yönelik olduğu halde mahkemece talep aşılarak atanmış mirasçılık belgesi verildiğini, davacının miras hak ve hisselerinin tamamından ivazlı olarak feragat ettiğini, diğer yandan davacı, murisin vefatından bu yana kötü niyetli davrandığını, yapmış olduğu mirastan feragat sözleşmesine rağmen, sanki mirastan feragat etmemiş gibi bu durumu gizleyerek, Beyoğlu 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/354 Esas sayılı veraset ilamını aldığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....