Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 23/05/2017 tarihinde verilen dilekçeyle mirasta denkleştirme talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12/03/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacılar vekili tarafından talep edilmiştir. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. KARAR 1.DAVA 1.1....
ın temyiz itirazları yönünden yapılan inclemeye gelince; a-Mirasta iade (denkleştirme) talebi hakkında (TMK.md.669) olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru değildir. b-Tenkis yönünden hüküm kurulan ...'deki 2959 ada, 205 parsel 27 nolu daire hakkında tefhim edilen kısa kararda; davalı adına olan tapu kaydının iptaliyle 1/8'inin davacı adına tapuya tesciline karar verildiği halde, gerekçeli kararda; "mirasbırakan ...'ya ait olup davalıya bağışla geçen payın (taşınmazın 1/2 payının) iptaline, bunun 1/8'inin davacı adına tesciline" şeklinde hüküm kurulmak suretiyle kısa ve gerekçeli kararlar arasında çelişki oluşmasına neden olunmuştur. Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 38l/2 maddesi uyarınca kararın tefhimi en az 388.maddede belirtilen hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Bu durumda gerekçeli kararın, tefhim edilen karar yanlışta olsa, buna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.10.2009 gününde verilen dilekçe ile mirasta denkleştirme, birleştirilen davada davacı vekili tarafından birleştirilen davada davalı aleyhine 26.01.2010 gününde verilen dilekçe ile mirasta denkleştirme ve alacak talebi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.03.2021 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ve birleştirilen davada davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 08.11.2022 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden birleştirilen davada davacı ... vasisi ... ile karşı taraftan davalı-birleştirilen davada davalı vekili Av. ... ve Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildi. Açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....
sayılı taşınmazdan T5 payına ne düşeceği, ne kadarını oğlu T4 satmış sayılabileceği henüz belli olmadığından (yolsuz işlemlerle zimmetine geçirdiği diğer taşınmazlar sebebiyle mirasta iade, denkleştirme ve mahsuplaşma sonucunda belli olacağından), bu davada başlamış bir hak düşümü süresinden söz edilemeyeceğini, T5 eşi Hülya, oğlu T4 ile birlikte muris Cello,Muris Fehime ve Muris Firuze'ye ait taşınmazları muris muvazaası ile zimmetlerine geçirdikleri gibi, T5 tereke kapsamında olan iş yeri sermayesini kendisi adına mülkler satınalmak için kullandığını, terekeyi borçlandırdığını, son bağlamda da her iki kardeşin 40 yıldır ticari faaliyetlerini sürdürdüğü mülkü, ortaklığın giderilmesi davasına konu edildiğini, , müvekkili ise borçlarla başbaşa bıraktığı için, davalılara karşı muvazaa, mirasta iade, denkleştirme ve tenkis talepli dava açılmış olup dava halen derdest olduğunu, ayrıca Cello Koç ve diğer murislerin terekesi kapsamında olan malvarlığı ile ilgili olarak, İlyas ve Corc...
Somut olayda, iddianın ileri sürülüş biçimi itibariyle davacıların isteminin, TMK'nın mirasta denkleştirme hükümlerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Denkleştirme davası, taksim yapılana kadar zamanaşımına tâbi olmadan her zaman açılabilir (11.11.1969 t. 2862/5059 s. ...). Ancak taksim yapılmış ise dava, taksim tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Davalılar, zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de itiraz süresinde olmadığından işin esasının incelenmesine geçilmiş; mahkemece, taraf tanıkları dinlenilmiş, dava konusu 61253 ada 11 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına göre davalı ... ve müşterekleri adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece, her ne kadar TBK'nun 530. maddesi ile aynı kanunun 414. maddesinden söz edilmek suretiyle hukuki bir nitelendirme yapılmaksızın tanık beyanlarına dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de davacı tarafın iddiası, maddi olayın gelişimi ve tanık beyanlarından davanın ispat edildiği sonucuna varılması doğru değildir....
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 12.04.2012 gününde verilen dilekçe ile mirasta denkleştirme ve istihkak talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair verilen 17.01.2020 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 08.03.2022 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildi. Açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Dava, mirasta istihkak ve mirasta denkleştirme nedenlerine dayalı alacak istemlerine ilişkindir....
KARŞI OY Davacılar vekili dilekçesinde tapu iptali ve tescil ile mirasta denkleştirme terditli tenkis taleplerini ileri sunmuş ilk derece mahkemesi 06/09/2018 tarihli ilamı ile davalı ... yönünden davanın reddine, diğer davalı ... yönünden denkleştirme talebinin kısmen kabulüne karar vermiş, bilahare kararın istinaf edilmesi sonrası, İstanbul BAM 6. Hukuk Dairesi 27/02/2020 tarihli ilamı ile ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak, davalı ... yönünden aleyhe olarak yeni hüküm tesis etmiştir. İstinaf kararının taraflarca temyizi üzerine dairemizce yapılan inceleme sonucunda sayın çoğunluğun onamaya ilişkin görüşüne karşılık olarak aşağıdaki şekilde bozmaya dair muhalefetimiz açıklanmıştır. 1....
HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacılar asıl davada, mirasbırakan babaları ...’nin, dava konusu 1039 parsel sayılı taşınmazı mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak dava dışı ara malik ..’ye, adı geçenin de kısa bir süre sonra mirasbırakanın tek erkek evladı olan davalıya satış yoluyla devrettiğini, emanetçi olan dava dışı ...nin bu taşınmazda hiç yaşamadığını, mirasbırakanın, ölümünden kısa bir süre önce sattığı bir kısım taşınmazın parasını da davalı oğluna verdiğini, davalının bu paralar ile yeni taşınmazlar ve traktör satın aldığını, mirasbırakanın davalıya karşılıksız kazandırmalarda bulunduğunu ileri sürerek dava konusu 1039 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini, mirasbırakanın davalıya yaptığı karşılıksız kazandırmalar nedeniyle belirsiz alacak davası şeklinde 20.000,00 TL mirasta denkleştirme alacağının miras payları oranında ödenmesini, olmadığı taktirde davalıya...
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, mirasta denkleştirme ve terekeye iade, terditli dava tenkis davasıdır. "...Mirasta denkleştirme davalarında, sadece yasal mirasçı aleyhine denkleştirme talebinde bulunulabilir; yasal mirasçı olmayanlara yapılan kazandırma ise denkleştirmeye tabi değildir. Ayrıca, kazandırmanın karşılıksız olması gerekir. Miras bırakandan, sağ kalan mirasçı veya mirasçılar lehine kazandırma olması gerekir. Ölüme bağlı tasarrufla yapılan kazandırma da denkleştirmeye tabi değildir. Kazandırma, miras payına mahsuben (iadeye tabi olarak) yapılmalıdır. Bağış amaçlı yapılan kazandırmalar denkleştirmeye (iadeye) tabi değildir, bu nedenle miras bırakanın bağış amacının olup-olmadığının ayrıntısıyla araştırılması gerekir....
K.’ın ölümünden kısa bir süre önce mirasçıdan mal kaçırma amacı ile banka hesaplarındaki paralarını çekerek hesaplarını boşalttığı; ayrıca, mal kaçırma düşüncesiyle aslında murisin satın aldığı 377 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı Osman adına, 270 ada 2 parseldeki 1,2,3 nolu bağımsız bölümlerin davalı Hüseyin adına, 122 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki bağımsız bölümlerin davalılar adına tapuya tescil edildiğini ileri sürerek, murisin ölümü öncesi çekilen paralardan miras payına tekabül eden 52,048 Euro’nun dava tarihi itibariyle karşılığı olan 109.524-TL’nin yasal faizi ile birlikte tahsiline, olmadığı takdirde davalılar uhdesinde kalan 208.195,55-Euro’nun tenkisi ile davacının saklı payı nispetinde yasal faizi ile müteselsilen tahsiline, mirasta denkleştirme talebinin kabulü ile dava konusu taşınmazlardaki tüm bağımsız bölümlerin tapularının iptali ile miras payı oranında adına tescile, olmadığı takdirde 150.000-Tl denkleştirme bedelinin faizi ile birlikte tahsiline, denkleştirme...