DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Amasya 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/296 esas, 2022/311 karar sayılı dava dosyasında verilen mirasın hükmen reddi talebinin kabulüne karşı, davalı T5 tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Asıl davanın KABULÜNE, -Muris Mehmet YAZICILAR (T.C. NO: ) vefat tarihi olan 30/01/2021 tarihi itibari ile terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile davacı yönünden MİRASIN HÜKMEN REDDİNE," karar verilmiştir....
Davalı Güvence Hesabı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; davacı mirasçının, mirasın hükmen reddi davasını 09/07/2018 tarihinde açmış bulunduğunu, mirasbırakanın ise 14/01/2017 tarihinde vefat ettiğini, mirasçıların, mirasın reddi davasının tabi olduğu 3 aylık hak düşürücü süreye uymadığını, bu nedenle anılan davanın süresinde açılmamış olması nedeni ile reddedilmesi gerekirken bu hususun dikkate alınmadığını, mirası red hakkının düşmesi hallerinden birisinin de tereke işlerine gereğinden fazla karışılması olduğunu, sonuç olarak mirasın reddi koşulları oluşmadığını, açıklanan nedenlerle söz konusu mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir, DELİLLER: Dava, cevap, tapu kayıtları, icra takip dosyaları, müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı. GEREKÇE: Dava muris Mehmet Ali Kılıç'ın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine ilişkindir....
aykırı davrandığını, bu sebeple haksız ve iyi niyetli olmayan borca ve açık bononun rıza hilafına akte aykırı doldurulması sebebiyle davasının kabulüyle bonoya ve borca vaki itirazlarının kabulüne, mahkeme masraflarının ve vekalet ücretinin davalı alacaklı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
UYUŞMAZLIĞIN KONUSU OLAN HUSUSLAR: Somut olayda; " murisin ölüm tarihinde terekesinin borca batık olup olmadığı ile yargılama giderlerinden kimin sorumlu olacağı " hususları uyuşmazlık konusudur. DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Davacı vekili, muris Mahmut Sözübek'in 06/11/2013 tarihinde vefat ettiğini, ölüm tarihi itibariyle murisin terekesinin borca batık olduğunu, davalının yapmış olduğu takip sonucunda banka hesaplarına haciz konması neticesinde öğrendiklerini kardeşlerinin murisin mirasının hükmen reddi için dava açtıklarını ve davalarının kabul edildiğini belirterek, murisin terekesinin borca batık olduğuna ve mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Yine, davalı tarafından kira ilişkisine itiraz edilmemiş olması sebebiyle davacı alacaklının borca itirazın kaldırılması yönünde talepte bulunmasının yasaya uygun olduğu, davalı borçlu tarafından 2021 yılına ilişkin kira bedeli yönünden itiraz edilmiş olması nedeniyle, mahkemece bu itiraz gözetilerek davalı borçlunun kabul ettiği kira bedeline göre hesaplama yapılıp buna göre takibe konulması gereken kira alacağı miktarının belirlenmesinde ve bu miktara göre davalı borçlu tarafından kira bedelinin ödendiğinin ispatlanamaması da nazara alındığında, borca itirazın kaldırılması talebinin kısmen kabulüne karar verilmesinde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
de tebligatında bizzat borçluya usulüne uygun yapılmış olması sebebiyle yerinde olmadığı anlaşılmakla, davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353- 1- b-1. maddesi gereğince esastan reddi gerekmiş ve aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur....
Ancak, tereke borca batık olmasına rağmen Türk Medeni Kanununun 610/2 maddesinde açıklandığı şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçı, mirası reddedemez. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. SGK müdürlüğüne, kolluk kuvvetine, tapu müdürlüğüne banka şubelerine, vergi dairesine müzekkereler yazılarak cevabi yazılar dosya arasına alınmıştır....
Hukuk Dairesi'nin son içtihatlarında, davanın niteliği gereği davalı- alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği göz önünde bulundurularak yargılama gideri ve harçtan davalıların değil davacının sorumlu tutulması, davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin belirtilmiş ve hüküm bu husus çerçevesinde kurulmuştur. (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 2015/2503 Esas ve 2015/5209 Esas Sayılı kararları) -Davanın KABULÜNE, -Muris T6'İN (T.C. NO:) vefat tarihi olan 21/03/2017 tarihi itibari ile terekesinin borca batık olduğunun TESPİTİ ile davacılar yönünden MİRASIN HÜKMEN REDDİNE, karar verilmiştir....
İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14.HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/460 KARAR NO : 2022/524 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BAYINDIR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : MİRASIN HÜKMEN REDDİ KARAR : Bayındır Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 12.11.2019 tarih 2018/175 Esas 2019/496 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı avukatı tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; idarece kamu alacağının tahsili amacıyla Arhavi İcra Müdürlüğü 2019/41 esas sayılı ilamlıicra takibi açılmış olduğunu ve asıl borçlu muris T10 vefatı nedeniyle alınan veraset ilamında yer alan mirasçılara ödeme emri gönderildiğini, mirasçılara gönderilen ödeme emirlerine karşı mirasçı T5 tarafından mirasın hükmen reddi gerekçesiyle takibe itiraz edildiğini, mirasın hükmen reddi taleplerinin kabulü terekede bulunan pasifin aktiflerden fazla olması ve terekenin borca batık olduğunun resmen tespitiyle mümkün olmadığını, bu iddialar gerçek duruma uymamakta, borçlu adına kayıtlı idareleri lehine haciz şerhi işlenmiş gayrimenkullerin bulunmadığını, bu nedenle taraflar alacaklıyı zarara uğratma kastı ile hareket etmekte olduğunu, bu nedenle mirasçıların Türk Medeni kanununun 605/2. maddesine dayanarak mirası hükmen reddettiklerini iddia etmeleri yasal dayanaktan yoksun olup iyi niyetli alacaklıyı, zarara uğratma kastı ile hareket etmekte olduğunu...