Bunlardan biri, mirasbırakanın tek taraflı yaptığı ve her zaman dönebileceği vasiyetname (MK 531-544), diğeri iki taraflı, bağlayıcı özelliği olan miras sözleşmesidir. Miras sözleşmesinin geçerli olması için Türk Medeni Kanununun 545/I. maddesi uyarınca resmî vasiyetname şeklinde düzenlenmesi gerekir. Mirastan feragat sözleşmesi, hukuki niteliği itibariyle bir miras sözleşmesi olduğu için, yukarıda açıklanan kurallar mirastan feragat sözleşmesinin kurulmasında da geçerli olacaktır. Somut olayda; mahkemece, davaya konu ... 1. Noterliğinde düzenlenen 19.04.2007 tarihli sözleşmeyi mirastan feragat sözleşmesi olarak nitelendirilmiş ise de; sözleşme, ... ile feragat edenler ..., ..., ..., ... yönünden mirastan feragat sözleşmesi, diğer mirasçılar arasında ise açılmamış miras payının devri sözleşmesi niteliğindedir. Mirasçılar miras yoluyla kendilerine intikal eden hakları ister diğer mirasçılara isterse mirasçı olmayan kişilere bedelli ya da bedelsiz olarak devredebilirler....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : Mahkemece; davanın mirasçılar arasında fiili taksim sözleşmesi yapıldığından bahisle sözleşme uyarınca sözlemede geçen taşınmazların tapu iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tescili konulu olduğu, davalı Aliye ve T14'nın açılan davayı kabul ettikleri, davacıların ileri sürdükleri miras taksim sözleşmesi incelenmiş ve davalıların murisi Gülten Cankurtaran adına ve diğer mirasçılar olmadan sadece iki şahit dahil edilen sözleşmenin bulunduğunun anlaşıldığı, taksim sözleşmesinin geçerli olabilmesi için miras bırakanın ölümünden sonra bütün mirasçıların veya temsilcilerinin iradelerinin birleşmesi gerektiği, gerek 4721 s....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : Mahkemece; davanın mirasçılar arasında fiili taksim sözleşmesi yapıldığından bahisle sözleşme uyarınca sözlemede geçen taşınmazların tapu iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tescili konulu olduğu, davalı Aliye ve T14'nın açılan davayı kabul ettikleri, davacıların ileri sürdükleri miras taksim sözleşmesi incelenmiş ve davalıların murisi Gülten Cankurtaran adına ve diğer mirasçılar olmadan sadece iki şahit dahil edilen sözleşmenin bulunduğunun anlaşıldığı, taksim sözleşmesinin geçerli olabilmesi için miras bırakanın ölümünden sonra bütün mirasçıların veya temsilcilerinin iradelerinin birleşmesi gerektiği, gerek 4721 s....
, miras taksim sözleşmesinin yapıldığı 04.01.2001 tarihinden dava tarihine kadar Mahkemenin belirlediği gibi dava konusu taşınmazların taraflarca sözleşmeye uygun şekilde kullanıldığı, anılan miras taksim sözleşmesinin geçerli olduğu anlaşıldığına göre, bir kısım davalılar ..., ... ve ... vekilinin esasa ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, miras taksim sözleşmesinin iptali isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 07.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil(Miras Taksim Sözleşmesinden Kaynaklı) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....
Davalı...., dava konusu taşınmazların mirasbırakanlardan intikal ettiğini ancak davacının hakkından fazlasını talep ettiğini, davalı ...., taksim sözleşmesinde yer alan imzanın kendisine ait olduğunu, ancak davacının anlaşmayı bozduğunu, davalı .... vekili de, taksim sözleşmesinin geçerli olmadığını, .....'nın okuma yazma bilmeyip kandırılarak sözleşmenin imzalattırıldığını, taksim sözleşmesinin resmi şekilde yapılması gerektiğini bildirerek, davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda;Davacı taraf açık şekilde miras taksim sözleşmesine dayanarak işbu tapu iptali ve tescil davasını ikame etmiş olduğundan ve TMK'nun 676. maddesi uyarınca miras taksim sözleşmesinin yazılı şekilde yapılmış olması geçerlilik şartı olmasına rağmen yazılı bir miras taksim sözleşmesinin sunulmamış olmasından ötürü davacı tarafın iddialarını ispat edememiş olduğu kanaatine varıldığından davacıların davasının reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme gerekçeli kararında taraflarına davalıya yemin teklifinde bulunmak için ihtarat yaptığını ve buna rağmen yemin teklifinde bulunmadıklarını belirttiğini, yargılamanın 5....
İcra Müdürlüğünün 2018/3858 E. sayılı dosyasındaki borcun 150.000 TL yi aşan kısmının iptali için açılan iş bu dava da ; mahkeme ;dava dilekçesinde ileri sürdüğümüz miras taksim sözleşmesinin ifa edilmemesinin davalıların kusur, kabahat ve kasıtlı hareketlerinden geldiğini, kendilerinin miras taksim sözleşmesi ile 10.07.2018 tarihli protokol ve kendi beyan ve ikrarları ile oluştuğunu, hiç kimsenin kötüniyete dayanarak hak talep edemeyeceğini ikrar mahiyetindeki beyanlarından dönüşün yasal olarak mümkün bulunmamasına rağmen,dosyayı bilirkişiye havale ederek sadece mezkur icra dosyasında borç hesaplaması yaptırarak, davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gibi bir hakkın kötüye kullanımı sureti ile hak talep edilemeyeceğini, herkesin kendi ikrarları ile bağlı bulunduğu dava konusu ihtilafın 28.05.2018 tarihli miras taksim sözleşmesinden değil, taraflar arasındaki 10.07.2018 tarihli protokolden doğduğunu, olayın tamamen hukuki mahiyette olması karşısında hukuki ihtilaflarda...
tan intikal eden malvarlığının paylaşımı amacıyla müvekkilleri ile davalı ... adına annesi davalı ... arasında 19.12.1990 tarihli miras taksim sözleşmesinin imzalandığını, anılan sözleşme uyarınca davalı ...'nın miras payına karşılık 140.000.000 TL'nin diğer davalı ...'a ödendiğini, ancak davalıların mirastan müvekkilleri lehine feragat etmediklerini, sonrasında müvekkillerinin miras taksim sözleşmesine dayanarak davalı ... aleyhine açmış oldukları tapu iptali ve tescil istemli davanın da reddedildiğini, bu nedenle davalıların sebepsiz olarak zenginleştiklerini ileri sürerek; davalılara ödenen 140.000.000 TL'nin dava tarihi ile ulaşacağı değerin 19.12.1990 tarihinden işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, 10.12.2014 tarihli dilekçesi ile davalılardan Selvinaz'dan olan taleplerini 365.390,50 TL'ye artırdıklarını bildirmiştir....