WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı ve davalılar ... ve ... mirasçılarıdır. 25.04.2005 tarihinde noterde düzenlenen miras taksim sözleşmesine tüm mirasçılar katılmıştır. Bu sözleşmeden sonra mirasçılardan ... 08.09.2005 tarihinde vefat etmiştir. Taksim sözleşmesinin düzenlendiği tarihte davalılar ...ve ...’in üst mirasçıları olan babaları ... hayatta olduğundan ... ve ...’in mirasçıları değildirler. Davalılar ... ve ...’in murisi ... noterde düzenlenen 25.04.2005 tarihli miras taksim sözleşmesine katıldığına göre halefiyet kuralı gereğince bu sözleşme onun mirasçılarını da bağlar. Bu kişilerin miras taksim sözleşmesine katılmadıklarından bahisle davanın reddi doğru olmamıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 15.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne karar verilmesi üzerine iş bu karar davalılar tarafından istinafa konu edilmiş ise de, Türk Medeni Kanunu'nun 676. maddesi uyarınca miras ortaklığına (terekeye) dahil taşınmazlara ilişkin miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için tüm mirasçıların katılımı ile adi yazılı şekil yeterlidir. Miras paylaşımı (taksim) ancak taksim sözleşmesinin yapıldığı sırada miras ortaklığına dahil, paylaşılmamış olan miras mallar için söz konusudur. Paylı mülkiyete dönüştürülmüş ya da diğer mirasçıların oluruyla bir veya birkaç mirasçı adına tescil edilen durumlarda miras taksim sözleşmesi yapılması sonuç doğurmaz. Hemen belirtilmelidir ki, TMK'nın 676. maddesinde öngörülen yazılı şekil, bir ispat koşulu değil, geçerlilik koşuludur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakanın babası ...’un sağlığında işlerinin kötüye gitmesi sebebiyle ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki 1/3 payını emaneten dava dışı akrabası ...’a satış yoluyla devrettiğini, mirasbırakanın ölümünden sonra davalılar ..., ... ve ... ile 01.11.2003 tarihli “Kat’i İbra” başlıklı miras taksim sözleşmesi yaptıklarını, anılan sözleşmeye göre dava konusu taşınmazın 1/3 payının kendisine verildiğini, bu aşamada taşınmazı emaneten devralan dava dışı ...’a karşı tapu iptali ve tescil davası açmaya hazırlanırken, miras taksim sözleşmesinin icrasını engellenmek amacıyla taşınmazın mirasbırakanın yeğeni olan davalı ...’e satış suretiyle devredildiğini, satışın gerçek olmadığını, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir....

      Davacılar, kök muris... kalan taşınmazların 15/08/2008 tarih ve 2178 yevmiye numaralı işlemle miras bırakan anneleri ...’in de içinde yer aldığı mirasçılar arasında miras taksim sözleşmesinin yapıldığını ancak yapılan sözleşmenin Tapu Müdürlüğünde bulunamaması nedeniyle yapılan işlemin yok hükmünde olduğunu ileri sürerek taksime konu 20 parça taşınmazın tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir. Davalılar, taksim sözleşmesinin resmi şekilde tapu müdürlüğünde düzenlenerek yevmiye numarası aldığını, davacıların murisininin taksimle kendisine devredilen bazı taşınmazları 3. kişilere devrettiğini ve sözleşmenin tapuda bulunamamasının tek başına sözleşmenin hükümsüzlüğünü doğurmayacağını belirterek davanın reddini savunmuşlardır....

        Bu yön hatalı olduğu gibi davanın davacının miras payı ile sınırlı olarak çözümlenmesi gerekirken ve miras taksim sözleşmesinde de "bodrum katın tüm varislere ait olacağı" belirtilerek bu durum öngörülmüş iken miras payından fazla olarak 1/5 paya tekabül edecek şekilde eşit paylarla hüküm kurulmuş olması da doğru değildir. Hal böyle olunca mahkemece taksim sözleşmesinde belirtilen yere ve miras payına göre taşınmaz üzerinde bulunan evin bodrum katından davacıya miras payı ile sınırlı olarak pay verecek şekilde hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı ... ...’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 27.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek, dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, davalının ortak muris ...’ten kalan miras ile ilgili hakları ile ilgili feragatname düzenlediğini, tarafların babalarının ölümü üzerine bir araya gelerek miras yolu ile intikal eden menkul ve gayrimenkul malları miras taksim sözleşmesi ile aralarında taksim ettiklerini, bu taksim sonunda davacıya 27 ada 120 parselde 2 numaralı dairenin kaldığını, davalının miras taksim sözleşmesi ile kendine düşen malları aldığını, ancak diğer mirasçıların hisselerine düşen gayrimenkul malların adlarına tesciline rıza göstermediğini açıklayarak 4 numaralı dairenin yazılı miras taksim sözleşmesine istinaden davacı adına tapuya tesciline, muris ...’in malik kaydının kapatılmasına karar verilmesini istemiştir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2021 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Miras Taksim Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali ve Tescil KARAR : Nazilli 4....

            Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, 14.02.2005 tarihinde yapılan miras taksim sözleşmesine muris ...’ın tüm mirasçıları katılmadığına, vasiyetnamenin iptali davasından feragatin ise 17.02.2005 tarihinde yapıldığına ve taksim sözleşmesinin yapıldığı tarihte henüz davadan feragat gerçekleşmediğinden tüm mirasçıların katılımı olmadan yapılan miras taksim sözleşmesi geçersiz olduğuna göre usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 15,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,80 TL’ nin temyiz edenden alınmasına 19.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Miras paylaşımı (taksim) ancak taksim sözleşmesinin yapıldığı sırada miras ortaklığına dahil, paylaşılmamış olan miras mallar için söz konusudur. Paylı mülkiyete dönüştürülmüş ya da diğer mirasçıların oluruyla bir veya birkaç mirasçı adına tescil edilen durumlarda miras taksim sözleşmesi yapılması sonuç doğurmaz....

              Mahkemece; "Dava, tarafların miras bırakanının ölümü üzerine TMK'nın 676. maddesi gereğince aralarında noterde yaptıkları düzenleme şeklindeki miras taksim sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK’nın 676. maddesinde; mirasçılar arasında payların oluşturulması ve fiilen alınması veya aralarında yapacakları paylaşma sözleşmesinin mirasçıları bağlayacağı, paylaşma sözleşmesiyle mirasçıların, tereke mallarının tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin miras payları oranında paylı mülkiyete dönüştürülmesini kabul edebilecekleri ve paylaşma sözleşmesinin geçerliliğinin yazılı şekilde yapılmasına bağlı olduğu açıklanmıştır. 4721 sayılı TMK'nın 676. maddesine göre, miras taksim sözleşmesi terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde de yapılabilir....

              UYAP Entegrasyonu