İddiaya dayanak yapılan miras taksim sözleşmesi yazılı olarak yapılmadığına göre, TMK'nin 676. maddesi gereğince sözlü miras taksim sözleşmesi geçerli değildir. O halde; ortada geçerli bir miras taksim sözleşmesi bulunadığına göre Mahkemece kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, davalılardan ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 09.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenmesini ve/veya ecrimisil isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı ya da kullanabileceği bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir. Bilindiği üzere 4721 s....
O hâlde, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlık yukarıda değinildiği gibi, TMK'nın müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmelidir. Hâl böyle olunca; yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda, davalı ...’in tapu maliklerinden ... mirasçısı olduğu iddiası ile ilgili olarak veraset ilamı temin edilerek, davalının tapu maliki olup olmadığının belirlenmesi, taraf delilleri toplanıp araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması isabetli değildir....
Aksi halde, pek çok kimse zarar görecek toplum düzeni ve barışı bozulacaktır. O halde, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planının olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlık yukarıda değinildiği gibi, TMK'nin müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacılar,babaları olan miras bırakanları ...'ın kayden maliki olduğu 123 parsel ile davalıların murisi ...'ın kayden maliki olduğu 127 parselin öncesinde bir bütün iken tarafların miras bırakanları tarafından yapılan harici ve fiili taksim sonucunda yıllardır aynı sınırlar ile kullanıldığını ve bu sınırlara göre iyiniyetli olarak bina yaptıklarını, yaptıkları binanın davalılara ait taşınmaza tecavüzlü olduğunun belirlendiğini ileri sürerek tecavüzlü kısmın muhik bedel karşılığında ... adına temliken tescilini istemişlerdir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nde tapu iptal ve tescil davası açtıklarını, mahkemece davanın reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Her ne kadar mahkemece davaya konu sözleşmeye dayanarak tapu kayıtlarında tescil talebinin mümkün olmadığı ve sözleşmede tarafların tescil için yetkilerinin belirlenmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için bu hususun şart olmadığını, Yine geçerli bir miras taksim sözleşmesinden bahsedebilmek için, taşınmazın tüm paydaşlarının katılımı ile yazılı bir belgenin düzenlenmesi gerektiğini, 10.12.1952 gün ve 1950/2 E., 1952/4 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da aynı yöne işaret edildiğini, bu şekilde hazırlanmış geçerli bir miras taksim sözleşmesinin bulunması durumunda paydaşların bu belgeye dayanarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunabileceklerini, Dosya içerisinde yer alan adi yazılı şekilde düzenlenen 22/03/2012 tarihli miras taksim sözleşmelerinde tüm mirasçılarının imzalarının...
Hüküm taraflarca temyiz edilmiş, Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 2011/12536 Esas 2012/512 Karar sayılı ilamı ile davalı-karşı davacının manevi tazminat yönünden temyiz itirazları reddedilmiş, asıl dava bakımından ise yapılan araştırmanın hükme yeterli bulunmadığı, paylı mülkiyette, paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa, açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenemeyeceği, bunun yanında, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planı olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde durulması, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiğinin saptanması, harici veya fiili taksim yoksa, uyuşmazlığın değinildiği gibi M.K'nin müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği belirtilmiş, somut olayda çekişmeli taşınmazın paydaşlarından olan ve ölü olduğu belirtilen kayınpederi Abdülkerim ile yine öldüğü söylenen kocası...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.09.2012 gününde verilen dilekçe ile paylı mülkiyette paydaş tarafından diğer paydaşa açılan müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 08.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma talebinin miktar itibariyle reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir....
Dava; paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi, terditli olarak da tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı veya kullanabileceği bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenilmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : GEREDE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2012 NUMARASI : 2008/30-2012/59 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, yıkım isteğinin reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. Davacılar, maliki oldukları 26 parsel sayılı sayılı taşınmazın davalı T.. İnşaat Sanayi alanı içinde yer aldığını, davalı şirketin kamulaştırma işlemi ve başkaca haklı bir neden olmaksızın fabrika binası ve müştemilatı yapmak suretiyle yapılaştığını, taşınmazı tel çitle çevirdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, çekişmeli taşınmazın ½ payını A..E..'...