"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu temyize konu 156 ada 6 parsel sayılı 53,58 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka dayalı olarak tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu 156 ada 6 parsel sayılı taşınmazın 08.11.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (a) harfi ile gösterilen 21 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacının miras payı olan 1/4 oranında iptali ile bu payın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....
nin mirasçısıdırlar ve tereke borçlarından kanuni düzenlemeler çerçevesinde davacının mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle talep ettiği ve terekeye ait borç sayılan alacak miktarından, davanın mirasçılar arasında görülmesi nedeniyle, davacı da dahil bütün mirasçılar miras payları oranında sorumludurlar. Buna göre, somut olayda Mahkemece belirlenen ve hüküm altına alınan tereke borcundan davacının da miras payı oranında sorumlu olduğu ve alacaklı-borçlu sıfatlarının birleştiği miktarlar göz önünde bulundurularak alacağa hükmedilmesi yerinde ise de, davalıların miras payı oranında sorumlu olacağı miktarın ayrı ayrı hüküm fıkrasında gösterilmemesi de hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1. Davacı mirasçısı vekilinin tüm, davalılar vekilinin bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesi ile özetle; Yerel mahkemece verilmiş olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, murisin sağlığında taşınmazlarını çocukları arasında paylaştırıldığını, murisin bu paylaştırmasında, davacının da miras payından fazla olacak şekil ve miktarda taşınmazlar edindiğini, muris tarafından davacıya yapılan miras payından fazla devirler nedeniyle, muris muvazaası için lazım olan miras payının zedelenmesi ya da miras payından mahrum bırakılma unsurunun fiilen gerçekleşmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle, davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığını, davacının dilekçesinde de belirttiği üzere, muris hayatta iken dava dışı taşınmazlarını çocukları arasında paylaştırdığını ve tapularını verdiğini, davacının murisi, sağlığında miras payı olarak ve taksim amaçlı bir şekilde, davacıya terekeden düşecek miras payından da fazla bir taşınmazı taksim ve zilyetliğini teslim ederek devir ettiğini, bu nedenle, yapılan kadastro çalışmaları...
Dava arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca tapuda devredilen taşınmaz hissesinin edimlerin yerine getirilmemesi nedeniyle iptali istemine ilişkindir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri resmi şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz. Ancak sözleşme uyarınca devredilmesi öngörülen tapu kaydının devrinin yapılması halinde artık sözleşmesinin şekil şartına uyulmadan yapılması nedeniyle geçersizliği iddia edilemez. Her ne kadar mahkemece davalı yana devredilen tapu hissesinin satış amacıyla yapıldığı kabul edilmiş ise de; Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmasndan sonra yapılan tapu devrinin bu sözleşmenin ifası maksadıyla yapıldığının kabulü gerekir. Mahkemenin bu gerekçesi dairemiz içtihatlarına aykırı olmuştur. Bu durumda taraflar arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geçersizliğinden söz edilemeyceği gibi tapu kaydının devir nedeninin de satış olduğu gerekçesi doğru olmamıştır....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ortak murisi T5 04.07.2008 tarihinde vefat ettiğini, murisin mal kaçırmak maksatlı 08.02.2007 tarihinde devir işlemi yaptığını ve devir edilen taşınmazın 202,00 m2 ve üzerinde 4 daire bulunan binadan ibaret olduğunu, devir bedelinin tapuda 8.000,00 TL olarak gösterildiğini, murisin devir tarihinde durumunun iyi olduğunu ve satmaya ihtiyacının olmadığını, satışın gerçek bir satış olmadığını ve müvekkili, miras payından mahrum etmek için yapılmış olduğunu, keşif yapılacağı taktirde devir tarihindeki satış değeri ile gerçek değer arasında büyük farkların olduğunun görüleceğini, murisin başkaca taşınmazları varsa da bu husustaki haklarının saklı kalmasını talep ettiğini, tanımlanan muvazaanın niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü olduğunu, söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istediğini ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak...
Davacı ..., çekişmeli taşınmazın murisi Şükrü Ağaç’tan intikal ettiği iddiasıyla miras payı oranında adına tescili istemi ile üçüncü kişi durumunda bulunan kayıt maliki ... mirasçıları aleyhine dava açmıştır. TMK' nın 701/2. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, elbirliği mülkiyetinin söz konusu olduğu hallerde, ortakların (mirasçıların) belirlenmiş bir payı olmayıp her birinin hakkı ortaklığa giren malların tamamına yaygın olduğundan, bir ya da bir kaç mirasçı, üçüncü kişiye karşı, miras payına yönelik olarak tek başına dava açamaz....
Köyü çalışma alanında bulunan 170 ada 8 ve 240 ada 8 parsel sayılı, sırasıyla 2.251,71 ve 14.373,53 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar satış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edildikten sonra, 170 ada 8 parselin 376/2251 hissesi ...’a devredilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka dayanarak miras payı oranında tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile çekişmeli taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının, davacının miras payı oranında iptaline ve davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Toplanan delillerden ve tüm dosya içeriğinden 4669 nolu parselin 3/4 payı tarafların miras bırakanı İbrahim, 1/4 payı dava dışı kişi adına kayıtlı iken, murisin 3/4 paydan 1/4 payını uhdesinde bırakıp 2/4 payını oğlu Arife 26.07.1999 tarihinde satış suretiyle temlik ettiği, Arifin de anılan payı 21.09.1999 tarihinde Sabri'ye devrettiği, miras bırakan İbrahim'in 01.09.1999 tarihinde ölümü üzerine mirasçılarından Fatmagül ve Ayşegül'ün, Sabrı* aleyhine 11.02.2000 tarihinde onalım davası açtıkları, davanın kabulüne ilişkin kararın Yargıtay Altıncı Hukuk Dairesi tarafından "onalım davasına konu edilen payın, ilişkin bulunduğu taşınmazda davacıların müstakil pay sahibi olmadıkları, miras bırakanları İbrahim'in paydaş olduğu, İbrahim'in davacılar dışında da mirasçılarının bulunduğu, terekesinin iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olduğu, davacıların onalım hakkına konu edilen payın iptali ile kendi adlarına tescilini isteyemeyecekleri, Medeni Yasa'nın 581. maddesi (4721 S.Y. 640. md.) uyarınca...
Mahkemece, ortak muris ... mirasçıları arasında yapılan taksim sözleşmesi hükmen iptal edildiğinden davanın reddine karar verilmesi üzerine; Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, muristen intikal ve miras payının devri hukuki sebebine dayalı olarak TMK'nun 677. maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, belirtilen nedenle davanın reddine karar verilmiş ise de, bu görüşe katılmak mümkün değildir. Dava dilekçesinin içeriği ve davacı vekilinin yargılama sırasındaki beyanlarından davacının, 3/5 payı davalı ve davacının ortak murisi ... adına 06.03.1990 tarihinde hükmen tescil edilen 386 parseldeki davalıya düşen miras payının 13 Mart 1998 tarihli yazılı pay devri sözleşmesi gereğince iptaliyle adına tescilini talep ettiği saptanmıştır. TMK'nun 677. maddesine göre de, terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda yapılan yazılı sözleşmeler geçerlidir....
Aşağıdaki yargıtay içtihadı aynı yöndedir. "...Davacı, miras bırakanı Mustafa'nın kayden malik olduğu tapulu taşınmazları kadastro tespitinden önce mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak erkek çocuklarına temlik ettiğini, taşınmazların çeşitli kadastral parsellere revizyon görerek imar şüyulandırması ile dava konusu 6212 ada 10 parsel sayılı taşınmazın murisin oğlu Cemali'nin kızı adına yine danışıklı olarak tescil edildiğini ileri sererek, taşınmazda kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davalı adına kayıtlı bağımsız bölümlerin miras payı oranında iptal ve tescilini istemiştir.... Ancak, çekişmeli taşınmazdaki kat irtifakı kurularak bağımsız bölümler oluştuğuna göre davacının, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince arsa malikine bırakılması gereken bağımsız bölümlerde miras payı oranında hak sahibi olacağı kuşkusuzdur. Ne var ki, dosya kapsamından hangi bağımsız bölümlerin arsa malikine bırakıldığı açıklıkla saptanamamaktadır....