E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, muris muvazaası nedeniyle tapu iptal tescil istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucunda 117 ada 16, 113 ada 6 ve 7, 161 ada 18 ve 19, 127 ada 1 ve 2, 125 ada 38, 174 ada 180, 181, 49, 48 ve 30 parsel sayılı taşınmazların 1/4 payı davacıların miras bırakanı Remziye Temel, 3/4 payı davalılar ..., ..., ... ve bir kısım davalıların miras bırakanı ... Koyuncu adına hükmen tescil edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, miras yoluyla gelen hakka dayanarak davalılar adına oluşan tapu kaydının iptaliyle miras payları oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacıların davasının kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu ... parselde ½ payı bulunan davalıdan payını satın almak için harici sözleşme imzaladıklarını, sözleşme gereğince davalıya ....000.000 TL ödendiğini, buna rağmen tapuda devir vermediğini, 06.07.2009 tarihli ihtara rağmen bedelini de iade etmediğini belirterek, ....000.000 TL asıl, ....750 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam ....015.750 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptalini talep etmiştir. Davalı cevabında, sözleşmenin satış sözleşmesi değil, miras taksim sözleşmesi olduğunu, davacının yükümlülüklerini yerine getirmediğini beyan etmiştir....
un kat karşılığı inşaat yapılması için 6 parsel sayılı taşınmazın 20033/47700 payını dava dışı müteahhide devrettiğini, bilhare sözleşmeden vazgeçildiğini, müteahhide verilen payın muvazaalı olarak davalı ...’ye temlik edildiğini, sonrasında taşınmazda bina yapılarak 1 ve 2 numaralı bölümlerin ... adına tescil edildiğini, ...’nin de taşınmazları yakın arkadaşı olan davalı ...’a muvazaalı olarak devrettiğini, ...’ın taşınmazları alacak ekonomik gücü olmadığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile payı oranında adına tescil olmadığı takdirde bedelin payı oranında ...’den tahsilini istemiştir....
Davacılar vekilinin karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduğu, istinaf dilekçesinde; davacı İlknur yönünden harç ikmal edilmemiş olmakla bu davalı yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, vekalet ücretinin diğer iki davacının miras payı üzerinden hesaplanması gerektiğini, zilyetlik devir sözleşmesinin sunulduğunu, ayrıca ibraz edilen taahhütnamede tüm mirasçıların imzalarının alındığını, bu nedenle gecekondu da davacıların da payı bulunduğunu, anneleri Tufay'ın tek başına malik olmadığını, 3 bağımsız bölüm yerin bir daire şeklinde davalı müteahhit firma ile anlaşma yapmasını ve daireyi kardeşleri davalı T5'a devretmesinin muvazaalı işlem olduğunu bu nedenlerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
ile miras payı oranında davacı adına tesciline ve yargılama giderlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, önalım hakkına konu edilen payın iptali ile davacılar adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davaya konu bağ niteliğindeki ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 319/3986 payı tapuda ... adına kayıtlı iken adı geçenin 08.06.2010 tarihinde payını 28.000 TL bedelle davalıya satması üzerine süresinde açılan işbu dava ile taşınmazın diğer paydaşları olan davacılar önalım hakkının tanınmasını istemiştir. Davalı ise yapılan işlemin gerçekte satış olmadığını miras hukukundan kaynaklanan bedelsiz bir temlik olduğunu, pay satan ...'nın annesi olduğunu, aralarında miras ilişkisi olup önalım hakkının kullanılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, gelen nüfus kaydına göre davalının, pay satan ...’nın oğlu olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....
- K A R A R - Davacılar vekili, müvekkillerinin miras bırakanları ... ile davalıların miras bırakanı ...'nin kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, sözleşmeye konu taşınmazın yüklenici ...'ye devir edildiğini, inşaata hiç başlanmadığı ve bu süreçte sözleşme taraflarının vefat ettiklerini ve yüklenici mirasçıları tarafından her ne kadar taşınmazın .../... hissesinin dava dısı .... ve ...’ya devredilmesine rağmen geri kalan hissenin taraflarına devredilmediğini ileri sürerek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacılar adına eşit şekilde tescilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre ; davacıların ... mirasındaki hisselerinin nüfus kayıtlarına göre ¼ olduğu, yüklenici ... tarafından düzenlenen 09.....2004 tarihli taahhütname ve ....07.2004 tarihli sözleşme içeriğinin birbirini teyit eder mahiyette olduğu, davacılardan ...'...
ŞTİ olan çeklerin davaya dayanak gösterildiğini, çekler sebepten mücerret olup yine dava dışı tüzel kişinin düzenleyen olduğu çekler ileri sürüldüğünü, dava konusu aracın Gökhan AVŞAR'a teslim edildiğini, savcılık dosyasından aracın Gökhan AVŞAR'dan tekrar teslim alındığını, davacının, aracı satın alan kişi olmadığı gibi kambiyo taahhüdünü veren tüzel kişi de olmadığını, dava nedeniyle aktif husumetinin bulunmadığını, araç devrinin resmi sicile tabii olup noter önünde düzenleme gerektirdiğinden imzaları teyit edilmemiş adi yazılı bir araç devir sözleşme fotokopisinin ispatı gerçekleştirmediğini, araç sözleşmesinin düzenleniş biçimi bakımından da şekil şartı gerçekleşmediğini, alacak belli olduğundan belirsiz alacak davası açılamayacağını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakan Ahmet Camgöz’ün mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla 6773 ada 3 parsel sayılı taşınmazı kooperatif hissesi iken, hisse devir sözleşmesi ile oğlu davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, murisin satış ihtiyacının bulunmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, S.S. Balıkesir Merkez Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifindeki murisin hissesini usulüne uygun yapılan hisse devir sözleşmesi ile satın aldığını, payı devraldıktan sonra kooperatifin inşaata başladığını, kooperatif aidatlarını ve inşaat giderlerini kendisinin karşıladığını belirterek davanın reddini savunmuştur....