Mahkemece çekişmeli taşınmazın davacı ... ile davalıların ortak miras bırakanı ...'DEN kaldığı taksim neticesinde ...’ya düştüğü, ...’nın da kadastro tespit tutanağı arasında bulunan muhtarlıktan onaylı zilyetlik devir sözleşmesi ile . vatandaşı .’ ye satarak zilyetliğini devrettiği; 2644 sayılı yasanın 35 maddesi uyarınca,yabancı uyruklu gerçek kişilerin zilyetlikle taşınmaz edinemeyecekleri gerekçesi ile çekişmeli taşınmaz, Hazine adına tescil edilmiş ise de, dava konusu taşınmazın davacı ve davalıların ortak miras bırakanı olan ve 1987 yılında ölen ... oğlu ...'den kaldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kadastro tespit tutanağı edinme sütununda 131 ada 3, 4, 5, ve 6 sayılı parsellerin öncesinde bir bütün olarak ... OĞLU ... ...'e ait olduğu, mirasının paylaşılmadığı,ancak ... kızı ...'in 131 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki miras payını . uyruklu bir şahsa sattığı ve yabancı uyruklu kişilerin de zilyetlik hükümlerine göre taşınmaz edinemeyeceği gerekçesiyle ...'...
Davalı vekili, davacının, sözleşme ile yüklendiği edimleri yerine getirmediğini, tüm imalatın arsa sahibi olan müvekkilince yapıldığını, davacınını müvekkilinden haksız şekilde elde ettiği miktarların tahsili amacıyla takip başlattıklarını ve dava açtıklarını, davacının sözleşme nedeniyle alacağının bulunmadığına ilişkin 02.12.2009 tarihli ibraname bulunduğunu savunarak, davanın reddi istenmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiği, davacı şirket ortak ve temsilcilerince imzalanan 02.12.2009 tarihli ibraname ile davacının, sözleşmeden kaynaklı alacağını aldığı, dava konusu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle arsa maliki davalının ibra edildiği, ibranın geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
e devrederek şirket ortaklığından ayrıldığını, yapılan bu devir işlemlerinin murisin erkek çocukları arasında yapılarak kız çocuk olan müvekkilinin miras payını engellenerek şirketin tamamının erkek çocuklar arasında paylaşılmasına yönelik olduğunu, bu durumun TBK'nin 19.maddesi uyarınca kesin hükümsüz olduğunu, müvekkilinin miras payı oranında iptalinin gerektiğini beyanla muris tarafından 2016 yılında gerçekleştirilen hisse devir işlemlerinin müvekkilinin miras payı oranında iptali ile müvekkili adına tesciline, bu talep kabul görmezse dava tarihindeki değeri üzerinden müvekkilin miras payı oranına isabet eden bedelin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.000,00-TL'sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Noterliğinden tanzim 23/12/2014 tarih ve 10493 yevmiye numaralı vekâletname ile dava konusu taşınmazlardaki davacı T1 hisselerinin tamamını Turhal Tapu Müdürlüğünün 30/12/2014 tarih ve 10240 yevmiye numaralı resmi satış senedi ile babası diğer davalı Cengiz Topbaş’a devir ettiği, eldeki bu dava her ne kadar vekâlet görevinin kötüye kullandığı iddiasına dayandırılmış ise de, somut olayda yapılan devir işleminin 23/12/2014 tarihli miras payı temlik sözleşmesine resmiyet kazandırmaya matuf olduğu, bu nedenle, vekâlet görevinin kötüye kullanıldığından söz etme olanağının bulunmadığı, nitekim Yargıtay 1....
Noterliğinin 28.09.2018 tarih ve ... yevmiye numaralı pay devir sözleşmesi ile diğer ortağa devir etmiş ve bu devir şirketin ortaklar kurulunca kabul edilerek şirketin ticaret siciline tescil ve ilan edilmiştir. Pay devrinden sonra şirketin tek ortaklı şirket olarak devam ettiği anlaşılmaktadır. Pay devir sözleşmesinde davacının devir bedelini peşin aldığı yazılıdır. Davacı, buna rağmen devir bedelinin ödenmediğini ileri sürerek çıkma payı alacağının tahsilini istemiştir. Bu davadaki talep, devir bedelinin tahsili istemi olduğuna göre, husumetin payı devir alan ortağa yöneltilmesi gerekmektedir. Davacının, pay satışından kaynaklanan alacağını başka bir şekilde adlandırılmış olması, pay devir bedelinin davalı şirketten istenebileceği anlamına gelmez. Bu nedenle, davalı şirkete yönelik davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi isabetli olmuştur....
Yine eşi Halit adına 4 adet taşınmaz bulunmakta bu taşınmazlardaki miras payı 1/4 oranındadır. Koru köyü Geyve İlçesinin en uzak köylerinden olup taşınmazların maddi bir değeri yoktur. Kaldı ki kadastro sonucu oluşan tapu kaydı 2009 yılına aittir. Taşınmazların devri için ekonomik bir değer bulunmamaktadır. Davaya konu taşınmazın şu an için dönüm değeri 1.000.000- TL civarındadır ki taşınmaz yaklaşık olarak şu an 5.000.000- TL değerindedir. Dava dosyasına sunduğumuz davalı yanın satış ilanının da belirttiğimiz husus anlaşılmaktadır. Muris muvazaalı işlem ile sadece müvekkile ait payı devir etmemiştir. Kendisinin 1/4 miras payını da dolayısıyla devir etmiştir. Kendi payından da kız evlatlarının miras payı almaması amaçlanmıştır....
Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı ve dosya kapsamına göre, dava konusu payın 08.03.2002 tarihli pay devir sözleşmesiyle ... tarafından dava dışı ... ...’ye devredildiğinden pay devrinden sonra devredenin aynı payı 28.04.2002 tarihinde ...’in payı ile takasının geçersiz olduğu, yönetim kurulu karar defterindeki 28.04.2002 tarihinin, 28.02.2002 olarak tahrif edildiğinin anlaşıldığı, takas sonucu payı devraldığı ileri sürülen ...’in devir aldığı payı ...'e, onun da davalı ...a devrettiği, ...’in ... ...’ye yaptığı devrin geçerli olduğu, aynı payın devir sonrası başka kişilere devrinin ise geçersiz olduğu, davalı ...’in taşınmazı tapudan değil, pay devri suretiyle edinmesi nedeniyle tapu siciline güven ilkesinden yararlanamayacağı, davacının kişisel hakkının davalı ...’ın kişisel hakkından önce doğması nedeniyle davacının kazanımının korunması gerektiği, asıl ve birleştirilen ... 6....
Yapı Denetim Limited Şirketi'nin 22/06/2016 tarihi itibariyle sermayesi 5.000,00.TL olan %10 paylı hissenin davalı ... adına olan kaydının iptali ile davacı ... ... adına tesciline, davacının kar payı alacak talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
Ancak, davaya konu taşınmazlardan 195 ada 63 parsel ile 195 ada 248 parsel sayılı taşınmazlar Ali Osman Güven, Hanım Çayır, Zeynep Güven, T1 Yasin Güven, T4 adlarına elbirliği ile kayıtlı iken, muris Ali Osman Güven hissesini T4 devretmesini müteakip davalı T4'in mevcut hissesi ile muristen satın aldığı hissenin birleştirilmesi nedeniyle, mahkemece kabul kararı verilirken bu durum gözetilip sadece satın alınan hissenin davacının hissesi oranında tapusunun iptal edilip davacı adına tescili gerekirken davalının önceki hissesini de kapsayacak şekilde tapu iptali ve tescil kararı verilmesi talepten başkasına hükmedilmesi niteliğindedir. Ayrıca, davacının talebi miras payı oranında tapu iptal ve tescile ilişkin olması, dolayısıyla dava değerinin taşınmazlardaki davacının miras payı oranında belirlenmesi gerekirken taşınmazların tümünün değerine göre harcın ve vekalet ücretinin hesaplanmış olması doğru değildir....
Somut olaya gelince; Davacılar, arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılan bağımsız bölümleri ondan satın aldıklarını, bedelini ödediklerini belirterek bu bağımsız bölümlerin adlarına tescili isteğinde bulunmuşlardır. Mahkemece mahallinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporu ile, sözleşmeye konu yapının % 97 seviyesinde tamamlandığı, zemin kat, bahçe ve ortak alanlarda mevcut olan eksik iş bedelinin 29.636.880.000 TL olduğu saptanmıştır....