Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı; ortak miras bırakanları ... adına kayıtlı çekişmeli bağımsız bölümlerdeki miras hakkından davalıların kendisine pay vermemek için okur yazar olmamasından yararlanarak, hileli işlemler ile noterde miras hakkından vazgeçme beyanı alındığını, murisin danışıklı olarak oğlunun kayınpederi ... temlik ettiği taşınmazların yine danışıklı işlemlerle sadece davalılar adına tescilinin sağlandığını ileri sürerek, taşınmazların muris adına iptal ve tescilini istemiştir. Davalılardan ... ve ...; yapılan işlemlerin hileli ve muvazaalı olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuşlardır. İhbar edilen ... ve ...; taşınmazların bedelini aldıklarını, davaya katılmayı düşünmediklerini beyan etmişlerdir. İhbar edilen ...; davacının iddialarının doğru olduğunu bildirmiştir....

    Davacı vekili 10/11/2022 tarihli beyan dilekçesinde ve 15/02/2023 tarihli oturumda; eldeki davadaki talebinin davacının miras payı oranında tahsil istemine ilişkin olduğunu beyan etmiştir. Murisin ölümü ile birlikte tüm mirasçılar tereke üzerinde elbirliği halinde mülkiyet hakkına sahip olur. Terekeye iade istemli davaların tüm mirasçılar tarafından birlikte yürütülmesi veya terekeye temsilci tayini suretiyle yargılamaya devam edilmesi gerekir. Ne var ki eldeki davada davacı, alacağın terekeye iadesini talep etmeyip miras hissesi oranında tahsil talebinde bulunduğundan ve elbirliği hükümlerinin geçerli olduğu terekeye ilişkin bir mirasçının miras payı oranında alacak talep etme hakkı bulunmadığından davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 2017/2596 Esas- 2019/1665 Karar sayılı ilamı ve Yargıtay 11....

      Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunun 706., Türk Borçlar Kanunun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler....

        Dosya içeriği ve toplanan delillerden; tarafların ortak miras bırakanı...'ın kayden maliki olduğu 3 numaralı bağımsız bölümün çıplak mülkiyetini davalı kızı ...'a satış suretiyle temlik ettiği, eldeki davanın murisin oğlu ... tarafından yapılan işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu ileri sürülerek açıldığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklı Alacak İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 13. Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda İstanbul Anadolu 13. Aile Mahkemesi hükmüne karşı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması sonunda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiş, bu kez davalı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen malvarlıkları nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davacı vekili ve davalı vekili tarafından karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

            Davalı, davacının miras hakkından feragat ettiğini, mirasbırakanın mal varlığından hiçbir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını kabul ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının mirastan feragat ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplana delillerden; mirasbırakan ...’ın 17.07.2011 tarihinde ölümü ile geriye mirasçıları davacı eşi......kaldıkları, çekişme konusu 1315 ada 2 parsel sayılı taşınmazda bulunan 29 nolu bağımsız bölümün ...... 29. Noterliğinde düzenlenen 30.06.2011 tarih ..... yevmiye numaralı düzenleme şeklinde vasiyetname ile mirasbırakan tarafından davalıya vasiyet edildiği, ..... 29. Noterliğinde düzenlenen 30.04.2010 tarihli mirastan feragat sözleşmesinde ise, davacının eşi ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17/12/2009 gününde verilen dilekçe ile ve karşı dava ile miras hakkından kaynaklanan alacak talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/01/2018 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı- karşı davacı vekili, davacı- karşı davalı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 03/12/2019 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı- karşı davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı- karşı davalı vekili Av. ... ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

                Ortaklığın giderilmesi davası niteliği itibariyle davanın tüm tarafları bakımından aynı sonuç doğuran, tarafların aynı haklara sahip oldukları, söz konusu hakkın da taşınmazın aynına ilişkin mülkiyet hakkından kaynaklı olduğu, kimsenin daha önceden feragat yapılmış olsa bile Anayasa ile güvence altına alınan mülkiyet hakkından ve mülkiyet hakkına bağlı olarak kullanma, yararlanma ve tasarruf hakkından feragat yoluyla vazgeçmenin kesin hüküm gibi sonuç doğurmayacağı, bu yönüyle feragate ilişkin hükümlerin ortaklığın giderilmesi davalarında katı bir şekilde uygulanma ihtimalinin bulunmadığı kanaatiyle, her ne kadar davacı 410 ada 15 parselde kayıtlı 3 nolu bağımsız bölüme ilişkin taşınmaz yönünden feragat etmiş ise de daha sonradan dava dilekçesi ile de belirtiği şekilde bu taşınmaz yönünden davanın devamını talep ettiği anlaşıldığından yargılamaya ilgili taşınmaz yönünden de devam edilmiş, keşif yapılarak, "Niğde ili Merkez Yukarı Kayabaşı Mahallesi 410 ada 15 parsel 3 nolu bağmsız bölüm...

                hakkından feragat edeceğini de içerdiğini, ancak somut olayda bir taşınmazın söz konusu olduğunu, muvafakatname gibi adi yazılı bir belge ile taşınmazın devri işleminin yapılamayacağını, yine söz konusu muvafakatnamede miras hakkından feragat ibaresi yer alsa da miras hakkından feragat sözleşmesinin resmi şeklide düzenlenmesi gerektiğini, müvekkilinin taşınmazın satış ücretini almamasına rağmen davalı müvekkilinin bir alacağı olmadığını iddia ettiğini, bu durumda ispat külfetine de katlanması gerektiğini, ayrıca muvafakatname yapılma tarihi 02/11/2012 iken taşınmazın satış tarihinin ise 09/11/2015 olduğunu, muvafakatnamede söz konusu taşınmazın ve satışından dolayı hiçbir alacak olmadığı yazılmışsa da henüz doğmamış bir haktan feragat edilmesinin mümkün olmadığını, daha da önemlisi söz konusu olan muvafakatnameyi müvekkilini hile ile aldatılarak imzalandığını, müvekkiline taşınmazın değerini ödeyeceklerini söyleyerek muvafakatnameyi imzalattıklarını, ancak daha sonra satış ücreti ödenmediğinden...

                HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1569 KARAR NO : 2022/244 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : None TARİHİ : 24/06/2021 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) KARAR : : 2- MEZİYET REÇBER -- Kamışlı Mah. Kamışlı Cad. No:58 Erenler/ SAKARYA VEKİLİ : Av. CENGİZ GÜVEN - Atatürk Bulvarı Meseret İşh. Kat:2 Sakarya Merkez/ SAKARYA DAVALILAR : 1- ZİYAATTİN ÜSTÜN - - ARABACIALANI MAH. EMSAL SK. NO:1 İÇ KAPI NO:2 SERDİVAN/ SAKARYA 2- T1 - - AYDINTEPE MAH. ALAADDİN SK. TOKİ TEKNİK YAPI SİTESİ A 6 BLOK NO:7- 6A İÇ KAPI NO:40 TUZLA/ İSTANBUL VEKİLİ : Av. ŞADUMAN KOÇ - [16096- 90767- 52970] UETS MÜTEVEFFA : YAŞAR ÜSTÜN - DAVANIN KONUSU : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 13/10/2017 İLAM YAZIM TARİHİ : 17/02/2022 C)BİRLEŞEN DAVA DOSYASI (SAKARYA 3....

                UYAP Entegrasyonu