Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, miras yoluyla hakka dayalı olarak tapu iptali ve tescil istemi ile açılmış ise de, yargılama sırasında davacı tarafça sunulan yazılı beyanların ve temyiz dilekçesinin içeriğine göre dava sebebinin murisin mal varlığının tamamını davalılara hibe ettiği iddiasıyla mirasta denkleştirme istemi olduğu anlaşılmakla, davanın açıklanan bu niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 12.02.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 15.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava, mirasta istihkak ve mirasta denkleştirme nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Mirasçılar murisin malvarlığı içerisinde bulunan hak ve malları hakkı olmadan elinde bulunduran kişilere karşı bunları geri alabilmek amacıyla dava açabilirler. TMK’nın 637. maddesinde “Yasal veya atanmış mirasçı, terekeyi veya bazı tereke mallarını elinde bulunduran kimseye karşı mirasçılıktaki üstün hakkını ileri sürerek miras sebebiyle istihkak davası açabilir.” hükmü düzenlenmiştir. Mirasçı sıfatını taşıyanlar murisin terekesini elinde bulunduran herkese karşı bu davayı yöneltebilirler. Mirasta denkleştirme davası murisin yasal mirasçılarına yaptığı sağlararası karşılıksız kazandırmaların belirli koşullar gerçekleştiğinde geri verilmesini talep etmeyi sağlayan bir davadır. Bu davadan elde edilmek istenen amaç mirasçılar arasında sağlararası karşılıksız kazandırmalar ile oluşan dengesizliğin denkleştirme ile ortadan kaldırılmasıdır....

      Türk Medeni Kanununun 669. maddesinin 1. fıkrasında yasal mirasçıların mirasbırakandan kanundaki miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları denkleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlü oldukları; 2. fıkrasında miras bırakanın çeyiz veya kuruluş sermayesi vermek ya da bir mal varlığını devretmek veya borçtan kurtarmak v.b. gibi karşılık almaksızın alt soyuna yapmış olduğu kazandırmaların aksi mirasbırakan tarafından açıkça belirtilmiş olmadıkça denkleştirmeye tabi olacağı hükme bağlanmıştır. TMK'nın anılan maddesine göre altsoy açısından karşılıksız kazandırmada miras payına mahsup edilmek üzere hareket edildiği yönünde karine olup; kural olarak denkleştirme söz konusudur. Kazandırmanın miras payına mahsuben verilmediğinin ispat yükü kazandırmadan yararlanan davalıya düşer....

        Davacı, mirasın açılmasından sonra böyle bir istekte bulunduğuna ve tazminatı terekeden talep ettiğine göre, miras hukukundan kaynaklanan isteği inceleme görevi aile mahkemesine değil, müddeabihin değerine göre genel mahkemelere aittir. Öyleyse işin esasının incelenmesi gerekirken , yazılı olduğu gibi görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Hükmün açıklanan sebeple bozulması gerektiği düşüncesiyle değerli çoğunluğun “onama” görüşüne katılmıyorum....

          Davacıların davalı ...’in çocukları ve ileride muhtemel mirasçısı olmaları, anneleri Hesna’ın katkısından kaynaklanan alacağı üzerindeki miras payını istemelerine engel oluşturmayacaktır. Annelerinin sağlığındaki katkıdan kaynaklanan alacak talebinde bulunmamış olması yasal mirasçılarının dava açma haklarını ortadan kaldırmayacaktır. Bu nedenle mahkemece yazılı gerekçelerle verilen karar doğru görülmemiştir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak miras bırakanları ...'ın kızları ve eşini miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla ve muvazaalı olarak ... ada ... parsel sayılı taşınmazını davalı oğullarına satış göstererek devrettiğini ileri sürerek, tapu kaydının miras payları oranında iptali ile adına tescilini istemişlerdir. Davalılar, satışın gerçek olduğunu, alım güçleri bulunduğunu, satın aldıktan sonra taşınmaz üzerine bina yaptıklarını bildirip, davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; "davanın kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak anneden gelen paylar yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davanın kabulüne karar verilmişitir....

              Davalı tarafça Çorum İcra Müdürlüğü'nün 2021/3333 esas sayılı takibine konu kambiyo senedinin Mehmet Taş tarafından yasal miras hakkından alıkonulmak adına sürekli oyalanması üzerine davalı tarafça Mehmet Taş'tan miras payını teminat altına almak adına alındığı ileri sürülmüş ise de icra takibine konu senedin nakden alındığının kaleme alındığı, dolayısıyla yargılama esnasında teminat amaçlı alındığı beyan edilmiş ise de kimse kendi muvazaasına dayanamayacağından davalı tarafın icra dosyasına ilişkin deliline Mahkememizce itibar edilmemiştir....

              - K A R A R - Davacılar vekili, icra takibine konu edilen senedin davalının ortak miras bırakanı ...’ın terekesindeki miras hakkından vazgeçmesi için teminat amacıyla verildiğini, bu senede dayanılarak girişilen takibin haksız olduğunu ileri sürmüş ve müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti ile % 40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, tarafların müşterek murisi...’dan kalan malların gelirinden davacı tarafın yararlandığını, müvekkilinin miras payına karşılık söz konusu senedin verildiğini, iddianın yazılı delille ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir....

                Somut olayda dava konusu 2 nolu bağımsız bölümün bedelsiz olarak davalıya satış biçiminde temlik edildiği anlaşılmakta ise de, miras bırakanın hak dengesini gözetecek biçimde davacı ve dava dışı mirasçılara da mal ve haklar devrettiği ve mirasçıdan mal kaçırma amacıyla değil, denkleştirme gayesiyle hareket ettiğinin savunulduğu, bu durumda, miras bırakandan tüm mirasçılarına intikal eden taşınır taşınmaz mallar ve hakların araştırılması, tapu kayıtları ve varsa öteki delil ve belgelerin mercilerinden getirtilmesi, her bir mirasçıya nakledilen malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişiden rapor alınması ve değinilen anlamda bir paylaştırma kastının bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerektiği ” hususlarına değinilerek bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda miras bırakanın paylaştırma kastı ile hareket ettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

                  Yasal mirasçılar mirasbırakandan, miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları, denkleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlüdürler. Öyleyse bu talepler bakımından tarafların gösterdikleri delillerin Türk Medeni Kanununun 669/1-2. maddesi çerçevesinde değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, infazı kabil olmayacak şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. 2- Davacı, davalının elinde bulunan mirasbırakana ait hayvanlar üzerinde de miras payı oranında hakkı bulunduğunu ileri sürerek, bu mallardan da hak talep etmiştir. Bu menkul mallar üzerindeki miras ortaklığı sürdüğü müddetçe, davacıya hayvanlar sebebiyle davalının miras payı oranında bir ödeme yapması hukuken mümkün olmadığına göre, davacının mirasbırakandan intikal eden hayvanlarla ilgili isteği, ortaklığın giderilmesi niteliğinde (TMK. m. 642) olup, sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu