un mirası reddettiği dosya içerisinde bulunan ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/1794 Esas, 2013/1829 Karar sayılı ilamından anlaşılmaktadır. Mirası reddeden mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin de (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir. Yukarıda yapılan açıklama doğrultusunda; davacıya, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1537 Esas sayılı dosya üzerinden verilen mirasçılık belgesinin iptali davası açmak üzere uygun süre verilmesi, alınacak yeni mirasçılık belgesi esas alınarak taraf teşkilinin sağlanması, ondan sonra işin esasına yönelik bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Davacılar takibin durdurulması ve hacizlerin kaldırılması istemiyle 08.02.2021 tarihli dilekçelerinde ...’ya ait mirası reddettiklerini, ret kararının kesinleştiğini belirtmişlerdir. Yasal ve atanmış mirasçılar mirası 3 ay içinde reddedebilirler. TMK 617. Maddesi uyarınca malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı alacaklıları zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklılar ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. Somut olayda muris ...’nın mirasçıları olan davacılar mirası reddetmişler ve keyfiyeti takip dosyasına sundukları dilekçe ile alacaklıya bildirmişlerdir. TMK 611 maddesi uyarınca mirasın reddi halinde tereke tüm hak ve borçları ile mirası reddetmemiş diğer mirasçılara geçecek olup tereke borçlarında mirası reddetmiş olan davacılar sorumlu tutulamaz....
(Dural, Türk Özel Hukuku, Cilt IV, Miras Hukuku, s. 424) 3.2.4.Resmi defter tutmanın tamamlanması ile TMK 623/1. maddesinde düzenlenen sürelerin dolması ile mirasçılara yapılacak bildirimle, meğer ki mirası ret veya kabul etmiş olmamaları ile, mirasçılar; mirası kayıtsız şartsız kabul, mirası ret, resmi tasfiye veya mirası tutulan deftere göre kabul ile seçimlik haklarını kullanabileceklerdir. 3.2.5.Bir davanın açılması sırasında dava açanın hukuki yararının bulunması gerekir. Hukuki yarar, davacının, hukuki korunma istemesinde, korunmaya değer bir yararı bulunmasıdır. 3.3. Temyiz Nedenlerinin Değerlendirilmesi 3.3.1 Somut olaya gelince; mirasbırakan ...’nin mirasçıları ... ile ... süresi içinde İstanbul Anadolu 2. Sulh Hukuk Mahkemesi 2013/27 Tereke Esas sayılı dosyada mirasbırakan ...’nin terekesinin resmi defterinin tutulmasını talep etmişlerdir....
den intikal edecek mirası reddettiği bildirilmiş ise de, adı geçen kişinin mirası reddine ilişkin belgelere dosya arasında rastlanılmamıştır. Ayrıca davada dayanılan icra takibine ilişkin ... 2.İcra Müdürlüğü'nün 2008/3742 Esas sayılı icra dosyasına bu dosya arasında rastlanılmamıştır. ... oğlu ...'in babası olan borçlu ...'den intikal edecek mirası reddettiğine ilişkin belgelerin ilgililerden temini ve ... 2.İcra Müdürlüğünün 2008/3742 Esas sayılı icra dosyasının aslının ya da tasdikli bir örneğinin evraka eklenerek gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 04.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2018/133 Esas 2/18/237 Karar sayılı ilamı ile mirası reddettiğini, red kararının 26/03/2018 tarihinde kesinleştiğini, kesinleşme şerhinin 09/04/2018 tarihinde karara işlendiğini ve bu durumun müteveffanın oğlu Emir Şentürk tarafından 09/04/2018 tarihinde müvekkillere sözlü olarak bildirildiğini, yasal mirasçısının mirası reddetmesi ve red kararının kesinleştiğinin 09/04/2018 tarihinde müvekkilleri tarafından öğrenilmesi üzerine, müteveffanın geriye kalan en yakınları olarak 27/04/2018 tarihinde açtıkları dava ile kendilerine kalan miras paylarının, kayıtsız şartsız reddettiklerine dair karar verilmesi talep ettiklerini, mirasçıların mirası reddederken, kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce isteyebileceğini, ancak İstanbul Anadolu 11....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 29.01.2019 tarih ve 2018/26 Esas, 2019/34 Karar sayılı kararında özetle; "...Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda mirası reddeden davalının borcunu karşılayacak mal varlığı tespit edilememiş, davalı mirasın reddi kararı kesinleşir kesinleşmez davacının alacaklı olduğu Salihli 2 İcra Müdürlüğünün 2016/3534 Takip sayılı dosyasında mirası reddettiğinden bahisle muristen intikal eden malların üzerine konulan hacizlerin kaldırılması yoluna gitmiştir. Davalı alacaklılarına zarar vermek kastıyla mirası reddetmiş olup duruşmada tanık olarak dinlenen kardeşinin beyanlarına da itibar edilmemiştir. Tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir..." şeklindeki gerekçe ile davanın kabulüne dair karar verilmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonucu; murisin en yakın yasal mirasçıları olan çocuklarının tamamının mirası reddettiği, en yakın yasal mirasçıların tamamının mirası reddi halinde miras, murisin diğer mirasçılarına geçmeyeceği ve bu durumda TMK.nun 611/1. maddesinin uygulanmayacağı, terekenin TMK.nun 612. vd. maddeler uyarınca iflas hükümlerine göre tasfiyeye tabi tutulacağı, bu sebeple miras payı kendilerine geçmeyen mirasçılar hakkında takip yapılamayacağı, yani mirasın, murisin torunlarına geçmeyeceği, bunların en yakın mirasçılardan sayılamayacağı, miras kendilerine geçmemiş olanların ise mirası reddetmeleri söz konusu olamayacağı, mirası ret hakkının, mirasın daha önce mirasçı olmayanlara geçmesi halinde doğacağı, davacının, mirasçı olmadığından mirası reddetme yetkisi de bulunmadığı, bu yönü ile davacının, eldeki davada aktif husumeti ve hukuki menfaati bulunmadığı, davacının eldeki davada aktif husumetinin bulunmadığı bildirilerek davanın aktif husumet yokluğu sebebi ile reddine karar...
TMK'nın 611/1 maddesinde düzenlenen "Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi hak sahiplerine geçer..." hükmü uyarınca mirası reddedenlerin miras paylarının diğer mirasçılara intikal şekli kararda gösterilmelidir. Somut olayda davacı tarafından eşi Mustafa Gider'e ait mirasçılık belgesi alınmış, ancak bu tarihten sonra mirasçılardan Kemal Gider'in mirası reddetmesi nedeniyle mirasın reddinin sonuçlarını gösterir şekilde yeniden veraset ilamı verilmesi talep edilmiştir....
ın mirası reddettiği, mirası ret nedeni ile mirasçı olan ... ... (...), ..., ..., ..., ... ve ...'ın mirası ret süresi beklenmeden karar verildiği anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, mirası reddedenlerin durumu gözetilerek ve mirası ret nedeni ile açılan davaların sonucu beklenilerek karar verilmesi gerekir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeplerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA; bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 26.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
TMK'nin 614. maddesine göre; “Mirasçılar mirası redderken, kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce isteyebilirler. Bu takdirde ret, sulh hakimi tarafından daha sonra gelen mirasçılara bildrilir; bunlar bir ay içinde mirası kabul etmezlerse reddetmiş sayılırlar. Bunun üzerine miras, iflas hükümlerine göre tasfiye edilir ve tasfiye sonunda kalan değerler önce gelen mirasçılara verilir.” Somut olayda; mirasın reddi tespitini talep edenler sonra gelen mirasçılar yararına olacak şekilde reddin tespitini talep ettiklerinden, mahkemece TMK 614. maddesi gereğince sonra gelen mirasçıları tespit edip mirası kabul edip etmeyeceklerine dair açıklamalı tebligat yapılmadan ve talep eden ile sonra gelen mirasçılar arasında oluşan menfaat çatışması nedeniyle, ... kayyım eliyle temsili sağlanmadan karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....