Mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davalarda davacı, mirasçılık belgesi verilmesini isteyebilmek için murisin öldüğünü ve ölüm tarihini, muris ile kendisi arasındaki irs bağını kanıtlamak zorundadır. Bu tür davaların reddine karar verilebilmesi için murisin hiçbir şekilde yaşamadığının, böyle bir kişinin mevcut olmadığının belirlenmesi veya davacının murisin mirasçısı olmadığının tespiti gerekir. Somut olayda; iptali istenen ... Sulh Hukuk Mahkemesi 1993/56 E.-1580 K. sayılı mirasçılık belgesinde ... İkitelli köyü 220 parsel sayılı taşınmazın iskan tapusuna dayalı olarak ... oğlu ölü ... mirasçılarına tescil edildiği yapılan ilanlara rağmen mirasçılara ulaşılamadığı ve mirasçıları tanıyan bilen olmadığı gerekçesiyle ... oğlu ...’nın mirasının Hazineye aidiyetine karar verilmiştir....
Davacı istinaf dilekçesinde aynı parselde paydaş olan mirasçıların hisselerini sattığını, bu nedenle mirasçılık belgesinde gösterilmemesi gerektiğini öne sürmüştür. Ancak, mirasçılık belgesi istemli davada mahkemece yalnızca miras bırakanın yasal mirasçılarının gösterilmesi mümkün olup tapudaki pay oranlarının göz önünde bulundurulması mümkün değildir. Davacının iddia ettiği gibi diğer mirasçılar kendi miras paylarını satmışlar ise dahi bu durumun mirasçılık belgesi içerisinde değerlendirilmesi mümkün olmayıp ancak tapu iptali ve tescil davasına konu edilebilir. Mahkemece nüfus kayıtları çıkartılıp dosyaya eklenip, tanık beyanları alındıktan sonra bilirkişi raporu alınarak yasal mirasçıların kimler olduğunun ve paylarının tespiti yapıldıktan sonra, buna göre mirasçılık belgesi düzenlenmesi usul ve yasaya uygundur. Dairemizce incelenen ek raporda Fikret Kayaalp ve altsoyu hakkındaki anlatımın asıl rapor ile çelişkili olduğu görülmektedir....
Hal böyle olunca; mahkemece, davanın vasiyetnamenin açılması yanında atanmış mirasçılık belgesi verilmesi şeklinde birden fazla talebe yönelik olduğu dikkate alınarak, mirasçılık belgesi verilmesi talebinin eldeki dosyadan tefrik edilip ayrı bir esasa kaydı yapıldıktan sonra vasiyete ilişkin ölüme bağlı tasarrufa 1 ay içinde itiraz edilmediği takdirde lehine tasarrufta bulunulan kimseye atanmış mirasçılık belgesi verilmesi gerekirken vasiyetnamenin açılıp okunması ile birlikte kanunen tayin edilen 1 aylık itiraz süresi beklenmeden davacının atanmış mirasçı olduğunun tespiti yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiş bu husus bozmayı gerektirmiştir....
GEREKÇE:Talep, mirasçılık belgesi verilmesi isteğine ilişkindir. Talep eden vekili, Acıpayam 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/40 Esas sayılı dava dosyasında verilen yetkiye istinaden muris Hüseyin oğlu Ali Kaya'ya ait mirasçılık belgesinin verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Karara karşı hazine vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 598. maddesine göre, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir. 501. maddesine göre ise, mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası devlete geçer. TMK'nın 30. maddesinde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği açıklanmıştır....
Bu tür davaların reddine karar verilebilmesi için miras bırakanın hiçbir şekilde yaşamadığının, böyle bir kişinin mevcut olmadığının belirlenmesi veya davacının miras bırakanın mirasçısı olmadığının tespiti gerekir. Mahkemece verilen yetki üzerine açılan eldeki davada ise davanın kabulüne karar verilebilmesi için davacının mirasçı sıfatının bulunmasının gerekmediği de kuşkusuzdur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 598. maddesine göre, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir. 501. maddesine göre ise, mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası devlete geçer. TMK'nun 594. maddesi ile “Mirasbırakanın mirasçısı bulunup bulunmadığı veya mirasçıların tamamı bilinmiyorsa, sulh hakimi uygun araçlarla ve bir ay ara ile iki defa ilan yapıp hak sahiplerini son ilandan başlayarak en geç bir yıl içinde mirasçılık sıfatlarını bildirmeye çağırır....
Mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin davalarda davacı, mirasçılık belgesi verilmesini isteyebilmek için murisin öldüğünü ve ölüm tarihini, muris ile kendisi arasındaki irs bağını kanıtlamak zorundadır. Bu tür davaların reddine karar verilebilmesi için murisin hiçbir şekilde yaşamadığının, böyle bir kişinin mevcut olmadığının belirlenmesi veya davacının murisin mirasçısı olmadığının tespiti gerekir. 01.10.2011 tarihinden önce yürürlükte bulunan HUMK'nın sulh hukuk mahkemesinin görevini belirleyen 8/II-6. bendi "mirasçılık belgesi verilmesi hakkındaki isteklerle, bu belgenin değiştirilmesi veya iptali davalarına…" bakar şeklinde olduğu halde sonradan yürürlüğe giren HMK'nın 1. maddesinde, "Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir" hükmüne yer verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, 09.03.2012 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi mirasçılar ..., ...vekili ve mirasçı ...tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Davacı, muris ...'ın mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne murisin mirasçılarının ve miras paylarının tespitine karar verilmiştir. Hükmü, mirasçı..., mirasçılar ... ve...vekili temyiz etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 598. maddesine göre, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, 02.02.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Davacı, muris ...'ın eşi ...'...
Ancak dairemizce yapılan değerlendirmede TMK'nun 598/1 maddesinde mirasçılık belgesinin yasal mirasçı oldukları belirlenenlere verileceği düzenlenmiş olmasına rağmen alacak iddiası ile mahkemelere başvuran her ilgiliye mirasçılık belgesi verilip verilemeyeceği değerlendirilmiş, sağlanacak hukuki yoldan yalnızca bankaların değil alacak iddiasında bulunan tüm gerçek ve tüzel kişilerin faydalanacağı göz önüne alınmıştır. Nüfus kayıtları kişisel veri niteliğinde olup nüfus kayıtları üzerinde aleniyet bulunmamaktadır. Mirasçılık belgesinde kişisel veri niteliğinde bulunan bir çok bilginin bulunduğu açıktır. Bu nedenle yasa koyucu her ilgilinin mirasçılık belgesi alabileceği gibi genel bir kural koymayıp, mirasçılık belgesinin yasal mirasçılara verileceğini düzenlemiştir....
Dava; mirasçılık belgesi istemine ilişkindir. 5.2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 598. maddesi hükmünde başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, Sulh Mahkemesince mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verileceği, mirasçılık belgesinin geçersizliğinin her zaman ileri sürülebileceği açıklanmıştır. 5.3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 30. maddesinde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği açıklanmıştır. 5.4. Somut olayda, davanın kabulüne dair verilen hükmün yeterli araştırmaya dayandığını söylemek mümkün değildir. Davacının mirasbırakanı olan ...ile mirasçılık belgesi isteğinin ilişkilendirildiği Tekirdağ ili, Süleymanpaşa ilçesi, ... Mahallesi, 348 ada 8 parsel ve 347 ada 21 parsel sayılı taşınmazların maliki olan ...’in aynı kişi oldukları hususu, yeterli delillerle ispatlanmamıştır....