Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacının SGK'ya meslek hastalığının tespiti talebiyle müracaatta bulunduğunu ve talebinin kurum tarafından reddedilmesi nedeni ile K.Maraş 3.İş Mahkemesinde meslek hastalığını tespiti davası açıldığını, Ankara Mesleki ve Çevresel Hastalıklar Hastanesince pandemi sürecinin sonlandıktan sonra hastaneye yeniden başvurması gerektiği bildirildiği halde yerel mahkemenin, davacıyı hastaneye sevkini sağlamadan ve davacıdaki hastalığın meslek hastalığı olup olmadığını tespit etmeden, eksik ve yetersiz bilirkişi raporları ile davanın esası hakkında karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE : 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf sebepleriyle bağlı olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, meslek hastalığının tespitine ilişkindir....

İş Mahkemesinde açmış olduğu maddi ve manevi tazminat dava açtığını, bu yargılama sırasında hastalığının meslek hastalığı olup olmadığının tespiti hususunda tespit davası açılmasının istendiği beyan edilerek müvekkilinin meslek hastalığına uğradığının tespitini talep ve dava etmiştir....

olmayan tek bir göğüs hastalıkları uzmanının görüşü alınarak rapor tanziminin hukuki açıdan yeterli olmadığını, bu nedenlerle mahkemece ölüm sebebinin tespit edilememesinin davacı aleyhine yorumlanmayarak meslek hastalığının mevcut ölüme sebebiyeti ve katkısının tespiti açısından kuşku ve çelişkiye yer verilmeyecek şekilde yer altı meslek hastalıkları konusunda profesör düzeyinde uzman bilirkişilerden oluşacak bilirkişi kurulundan rapor alınmak üzere dosyanın tıp fakültesi ana bilim dalı başkanlığına gönderilmesi gerektiğini ileri sürmüştür....

    Üst Kurulun 18/07/2019 tarihli raporunda davacıdaki meslek hastalığının maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığı, başlangıç tarihinin ise 22/05/2015 tarihi olduğu belirtilmiştir. Toplanan deliller ışığında; Adli Tıp Kurulu 2. Üst Kurulu'nun 18/07/2019 tarihli raporu doğrultusunda davacıdaki hastalığın meslek hastalığı olduğunun tespitine ve işbu meslek hastalığı nedeniyle davacının meslekte kazanma gücünden kayıp oranının %0 olduğunun tespiti ile davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

    Öte yandan meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle açılan davalarda faizin zararın meydana geldiği meslek hastalığının tespit tarihinden itibaren yürütüleceği, meslek hastalığının tespiti ile birlikte zarar veren bakımından temerrüte düşüldüğünün kabulünün gerektiği dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarındandır. Hal böyle olunca da davanın niteliğine göre meslek hastalığının tespit edildiği 03.07.2000 tarihinden itibaren faize karar verilmek gerekirken, ... rapor tarihinden itibaren faize karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın ve özellikle, meslek hastalığının tespit tarihinde hataya düşülerek, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

      Dosyadaki kayıt ve evraklardan; Davacının 1992-2010 yılları arasında davalı işverene ait işyerinde sigortalı olarak çalıştığı, İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesinin 03.05.2011 tarihli raporunda davacının hastalığının meslek hastalığı olmadığınınbildirildiği, Kurumun 16.05.2012 tarihli raporunda davacının boyun ve bel ağrısı şeklindeki hastalığının meslek hastalığı olmadığının bildirildiği, Yüksek sağlık Kuruluna başvurulmadığı, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulunun 29.12.2014 tarihli raporunda intervertebral disk bozukluğu tanısının iş dışında da herhangi bir eyem sonucu da olabileceği dikkate alındığında hastalığının mesleki olup olmadığının belirlenemediğinden iş göremezlik oranının da belirlenmesine gerek olmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa'nın 95. maddesidir....

        Mahkemece uyulan bozma ilamımızda “Dosya kapsamına göre, davalı işveren sigortalının kendisine ait işyerinde çalışmaya başlamadan önce de benzeri işleri yaptığı, ayrıca sigortalının kendi bünyesinden kaynaklanan arazlar ile mevcut kanser hastalığının de meslek hastalığı üzerinde etkili olduğu savunmasında bulunduğu, sigorta hizmet cetveline göre; sigortalının 01.04.1988 ile 30.11.1996 tarihleri arasında, dava dışı giyim imalat işyerinde çalıştığı, meslek hastalığı nedeniyle soruşturma yapan iş müfettişi tarafından düzenlenen raporda; söz konusu çalışmaların üzerinden SS Sağlık İşlemleri Tüzüğü'nde öngörülen yükümlülük süresi geçmekle, önceki işyerinin sorumluluğunun bulunmadığı kabul edilmişse de; önceki işverenin meslek hastalığının meydana gelmesinde sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve yükümlülük süresinin uzatılmasının gerekip gerekmediği, meslek hastalığının oluşumunda sigortalının kendisinden kaynaklanan arazların (özellikle kanser hastalığı ve bünyesel diğer koşullar)...

          Meslek hastalığının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak iş; davacıya meslek hastalığını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca meslek hastalığı olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumunu ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “meslek hastalığının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca meslek hastalığı olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi giderek meslek hastalığı sigorta kolundan sürekli iş göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2020 NUMARASI : 2019/38 Esas - 2020/123 Karar DAVA KONUSU : Ölümün Meslek Hastalığı Sonucu Olduğunun Tespiti KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı murisi İbrahim Bozkurt'un davalı TTK' nın Karadon Bölgesinde uzun yıllar ocak işçisi olarak çalışması nedeni ile pnömokonyoz meslek hastalığına yakalandığını, sağlığında işveren aleyhine açmış olduğu meslek hastalığı nedeni ile maddi ve manevi tazminat dosyalarının Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, davacı murisinin meslek hastalığının ilerlemesi nedeni ile 02/09/2018 tarihinde vefat ettiğini, davacıya ölüm aylığı ile birlikte meslek hastalığı maluliyet aylığının da bağlandığı belirterek davacının murisi İbrahim Bozkurt'un ölümünün meslek hastalığı sonucu olduğunun tespiti ve davacıya meslek hastalığı nedeni ile ölüm maaşı bağlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Oysa olayda sağlıklı bir çözüme ulaşılabilmesi için sigortalıda meslek hastalığının meydana gelmesindeki kusur durumunun; iş güvenliği uzmanı maden mühendisi, hukukçu ve tıp doktoru ile oluşturulacak bir bilirkişi kurulu tarafından düzenlenecek raporla belirlenmesi gereklidir....

              UYAP Entegrasyonu