Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

hükmüne, 26. maddenin 1. fıkrasında da “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya işçilerin sağlığını koruma ve işgüvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi veyahut suç sayılabilir bir hareketi sonucu olmuşsa, Kurumca sigortalıya veya haksahibi kimselerine yapılan veya ileride yapılması gerekli bulunan her türlü giderlerin tutarları ile gelir bağlanırsa bu gelirlerinin 22 nci maddede belirtilen tarifeye göre hesaplanacak sermaye değerleri toplamı (…)(2) Kurumca işverene ödettirilir.” hükmüne yer verilmiştir. Davaya konu somut olayda, davacının dava dışı işveren yanında 13.07.1988 tarihinden itibaren gerçekleşen çalışmalar sonucu meslek hastalığına yakalandığını iddia ettiği, davacının gelir talebinin işitme kaybının meslek hastalığı sonucu olmadığı gerekçesi ile Kurumca ret edildiği, eldeki davada, ......

    İş kazası ani bir olay olmasına karşın meslek hastalığı, belirli bir zaman dilimi içerisinde tekrarlanan bir sebeple oluşmaktadır. Meslek hastalığı, işin nitelik ve yürütüm şartlarından dolayı ya da işyerinin durumu dolayısıyla yavaş yavaş ortaya çıkan bir sağlık sorunudur. İşveren ve üçüncü kişilerin, meydana gelen iş kazası meslek hastalığı nedeniyle sigortalı ya da hak sahiplerine sosyal sigorta yardımları yapmakla görevli olan Kuruma karşı 506 sayılı Kanun’un 26. maddesi uyarınca sorumluluğu, kusur sorumluluğu ile sınırlı bulunmaktadır. Anılan kusur sorumluluğu; ancak işverenin kastı, suç sayılır eylemi, işçilerin sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına aykırı eyleminin, üçüncü kişilerin kasıt ve kusuru ve bunlarla meydana gelen iş kazası arasında illiyet bağının bulunması hâlinde oluşmaktadır....

      V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Davacı Kurum, tutulduğu meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremez duruma giren sigortalıya bağlanan gelir nedeniyle oluşan kurum zararının tahsilini talep etmiştir. 5510 sayılı Kanun 14. maddeye göre, “meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal engellilik halleridir.” 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun “Tanımlar” başlıkla 3/1-1 bendinde “Meslek hastalığı: Mesleki risklere maruziyet sonucu ortaya çıkan hastalık” olarak tanımlanmıştır. Sigortalının mesleğini icrası sırasında sürekli tekrarladığı faaliyetlerden dolayı ya da icra edilen işin niteliği veya işin şartları nedeniyle mesleği ile bağlantılı olarak meydana gelen hastalıklar da sosyal güvenlik sistemi içerisinde bir sosyal risk olarak kabul edilmekte ve bu hastalıklar meslek hastalığı olarak nitelendirilmektedir....

        Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

          Dolayısıyla, maddede tarifini bulan meslek hastalığı kavramı ile iş kazası kavramı birbirinden farklılık arzeder. Meslek hastalığı, farklı olarak bütünüyle mesleksel niteliklidir ve belirgin olarak bir meslek mensubu olmanın sonucudur. Somut davada mahkemece bozma ilamına uyulmasına karşın bozma kararının gerekleri yerine getirilmemiştir. Buna göre somut olayda, sigortalının hizmet döküm cetvelinden 2008-2012 yılları arasında davalı işveren nezdinde yeraltı çalışması gözükmesine karşın yanılgılı değerlendirmeyle sigortalının beyanı uyarınca on iki yıl boyunca çalıştığı esas alınarak hesap yapılmış, buna karşın sigortalının aynı beyanında çalıştığını beyan ettiği işverenler hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan davacının manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir....

              Somut olayda, dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemiz’e gelmesinden sonra vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi de bulunan davacı vekilinin 11/08/2021 tarihli dilekçesi ile “ Davacı Müvekkilimin mevcut durumdaki %20,2 meslek hastalığı maluliyet oranı nedeniyle görülmekte olan maddi ve manevi tazminat davamızdan; ileride %20,2 meslek hastalığı maluliyet oranının artması durumunda maddi - manevi tazminat ve her türlü dava açma hakkımız saklı kalmak üzere müvekkilimin %20,2 Meslek Hastalığı Maluliyet Oranına dair maddi ve manevi tazminat ödemesi yapılması nedeniyle müvekkilimin %20,2 meslek hastalığı maluliyet oranı nedeniyle görülmekte olan davamızdan feragat ediyoruz.” şeklinde davadan feragat beyanında bulunduğu anlaşılmakla dosyanın 6100 sayılı HMK’nın 310/3. maddesi gereğince değerlendirme yapılmak üzere ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne İADESİNE, 22/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, kurum kayıtları, alınan kusura dair bilirkişi raporu, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 12.Hukuk Dairesi 17/11/2021 tarih 2021/236 Esas 2021/366 Karar sayılı ilamı, hesap raporu, talep artırım dilekçesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sigortalı Muzaffer Açıkgöz'ün davalı TTK'ya ait işyerinde çalıştığı ve sonrasında meslek hastalığına yakalandığı, meslek hastalığı maluliyet oranının % 59 olduğu ancak meslek hastalığının zaman içerisinde ilerleme göstermesi nedeni ile sigortalının işten ayrılmış olduğu 1996 tarihindeki maluliyet oranının %12,64 olduğu, meslek hastalığı dolayısı ile sigortalıya davalı SGK tarafından gelir bağlandığı ve tedavi sürecinde masraf yapıldığı, meslek hastalığının meydana gelmesinde davalı TTK nın % 69,03 kusurlu olduğu ve sigortalının 20/06/1955 tarih doğumlu olması, maluliyet almış olduğu rapor tarihinin 2018 yılı olması nedeni ile meslek hastalığı sürekli iş göremezlik tarihinin tespit tarihinde ve gelir başlangıç...

                Aynı maddenin 4. fıkrasında ise iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık 3. bir kişinin kusuru nedeniyle meydana geldiyse sigortalı ve hak sahiplerine yapılan veya ilerde yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı zarara sebep olan 3. kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edileceği düzenlenmiştir....

                Aynı maddenin 4. fıkrasında ise iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık 3. bir kişinin kusuru nedeniyle meydana geldiyse sigortalı ve hak sahiplerine yapılan veya ilerde yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı zarara sebep olan 3. kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edileceği düzenlenmiştir....

                UYAP Entegrasyonu