WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemesi Davacı, murisinin meslek hastalığı sonucu ölümünden doğan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının murisi ...'ün meslek hastalığı sonucu öldüğü iddiasına dayalı hak sahibi davacının uğradığı manevi zararın giderilmesi istemine ilşikindir Mahkemece; Uzunmehmet Göğüs ve Meslek Hastalıkları Hastanesinin 31.03.2008 tarihli ve Yüksek Sağlık Kurulunun 12.06.2009 tarihli kararlarına dayanılarak davacının ölümünün meslek hastalığına bağlı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya aykırıdır....

    Dava konusu olayda davacının 03.07.2000 tarihinde tespit edilen meslek hastalığı nedeniyle %83,50 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı ve 04.08.2000 tarihinden başlamak üzere 21.10.2002 onay tarihli gelir bağlandığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Davacıya sürekli iş göremezlik tayinine esas alınan meslek hastalığı bakımından değişen ve gelişen bir durumun söz konusu olmadığı, Meslek hastalıklarında zaman aşımının meslek hastalığının tespit tarihinden başlayacağı açıktır. Bu duruma göre meslek hastalığının tespit tarihi dikkate alındığında 14.11.2015 ek dava tarihinde yasanın öngördüğü 10 yıllık sürenin geçtiği açıktır....

      Sigortalının mesleğini icrası sırasında sürekli tekrarladığı faaliyetlerden dolayı ya da icra edilen işin niteliği veya işin şartları nedeniyle mesleği ile bağlantılı olarak meydana gelen hastalıklar da sosyal güvenlik sistemi içerisinde bir sosyal risk olarak kabul edilmekte ve bu hastalıklar meslek hastalığı olarak nitelendirilmektedir. İş kazası ani bir olay olmasına karşın meslek hastalığı, belirli bir zaman dilimi içerisinde tekrarlanan bir sebeple oluşmaktadır. Meslek hastalığı, işin nitelik ve yürütüm şartlarından dolayı ya da işyerinin durumu dolayısıyla yavaş yavaş ortaya çıkan bir sağlık sorunudur....

      Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, kurum kayıtları, alınan kusura dair bilirkişi raporu, ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sigortalı Şaban Çakır'ın davalı TTK'ya ait işyerinde çalıştığı ve sonrasında meslek hastalığına yakalandığı, meslek hastalığı maluliyet oranının % 26,2 olduğu ancak meslek hastalığının zaman içerisinde ilerleme göstermesi nedeni ile sigortalının işten ayrılmış olduğu 1985 tarihindeki maluliyet oranının %9,76 olduğu, meslek hastalığı dolayısı ile sigortalıya davalı SGK tarafından gelir bağlandığı ve tedavi sürecinde masraf yapıldığı, meslek hastalığının meydana gelmesinde davalı TTK nın % 30,74 kusurlu olduğu ve sigortalının 13/04/1944 tarih doğumlu olması, maluliyet almış olduğu rapor tarihinin 2017 yılı olması nedeni ile meslek hastalığı sürekli iş göremezlik tarihinin tespit tarihinde ve gelir başlangıç tarihinde 60 yaşını tamamlamış olduğu, maluliyet oranının % 60 ın altında olması ve 1986 yılından itibaren yaşlılık aylığı alıyor olması bir arada...

      YSK'nın 25.11.2020 tarihinde raporu ile davacının %20 oranında meslek maluliyetinin tespit edilmiştir. Dosya kusur durumunun tespiti için iş güvenliği uzmanı maden mühendisi bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 09/11/2020 tarihli rapor ile; davacının %20 oranındaki meslek hastalığı maluliyetinde; % 60,05 davalı kurum kusuru ile % 39,95 kaçınılmazlık belirlenmiştir. İlk Derece mahkemesince davacının meslek hastalığı sonucu oluşan % 20 oranındaki fark maluliyet nedeniyle; kusur durumu dikkate alındığında yaşadığı elem ve üzüntünün telafisi amacıyla davacı lehine 20.000,00- TL manevi tazminat takdir edilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. Somut olayda ,davacının davalı işyerindeki çalışması 12.06.1968 tarihinde başlamış ,1991 yılında emeklilik nedeni ile sonlamıştır. Davacıda meslek hastalığı emeklilik sonrasında 05.02.2020 tarihinde tespit edimiştir....

      Dosya kapsamına göre, sigortalıya B (ağır) opasite pnömokonyoz meslek hastalığı nedeniyle, 15.12.2008 gelire giriş tarihi itibariyle, %56 iş göremezlik oranına göre, peşin sermaye değerli gelir bağlandığı, 28.10.2011 tarihinde kontrol kaydı konulduğu, Yüksek Sağlık Kurulu'nun 28.01.2009 tarihli kararı ile, sigortalının B (ağır) opasite pnömokonyoz meslek hastalığı olup, maluliyet oranının %56 olduğuna, kontrol muayenesi gerekmediğine, yükümlülük süresinin uzatılmasına karar verildiği, ...İş Mahkemesinde görülen tazminat davasında alınan 06.12.2010 tarihli ... ve 14.06.2012 tarihli Genel Kurul raporları ile sigortalının, B (hafif) pnömokonyoz meslek hastalığı olduğu kabul edilerek, %36 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının bildirildiği anlaşılmaktadır....

        Dolayısıyla, maddede tarifini bulan meslek hastalığı kavramı ile iş kazası kavramı birbirinden farklılık arzeder. Meslek hastalığı, farklı olarak bütünüyle mesleksel niteliklidir ve belirgin olarak bir meslek mensubu olmanın sonucudur. Davaya konu somut olayda, sigortalının hizmet döküm cetvelinden 2008-2012 yılları arasında davalı işveren nezdinde yeraltı çalışması gözükmesine karşın sigortalının beyanı uyarınca on iki yıl boyunca çalıştığı esas alınarak hesap yapıldığı görülmektedir. Bu sebeple sigortalının davalılar nezdinde sadece hizmet cetvelinde görünen süreleri esas alınmalı, dava dışı iş yerlerinde bir çalışması mevcutsa, bu çalışma sürelerinin de meslek hastalığının meydana gelmesindeki etkisi belirlenmelidir. Ayrıca, mahkemece hükme esas alınan kusur raporunun belirlenme yöntemi yerinde değildir....

          Hükmün, davacı Kurum ve davalı avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 5510 sayılı Kanun'un iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin sorumluluğunu düzenleyen 21'inci madde hükmü, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşulları düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

            nun ölüm nedeninin meslek hastalığı olmadığını belirttiği, benzer şekilde Yüksek Sağlık Kurulunca düzenlenen 29.4.2011 tarihli raporla sigortalının meslek hastalığından ölmediğinin açıklandığı, sigortalıya 1986 yılında %26.20, 15.1.1997 tarihinde %44.20, 19.10.2006 tarihli raporla %54 oranındaki meslekte kazanma gücü kaybına göre sürekli iş göremezlik geliri bağlandığı, sigortalının ölüm nedenine ilişkin davacının Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılması yönünde itirazının olduğu ve sigortalının 31.1.2010 tarihinde 67 yaşında öldüğü anlaşılmıştır. Somut olayda, sigortalı ...'nun ölüm nedeninin meslek hastalığı olup olmadığı hususunda Sosyal Güvenlik Kurumu Maluliyet Dairesi Başkanlığının 15.4.2010 tarihli kararına itiraz üzerine S.S. Yüksek Sağlık Kurulundan 29.4.2011 tarihinde rapor alındığı ve her iki raporunda benzer içerikte olduğu açıksa da , S.S....

              Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre, İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesinin 07.09.2001 tarihli raporuna göre davacıda Siderozis meslek hastalığı olduğunun ve maluliyet oranının %10 olarak tespit edilmesi üzerine SGK tarafından %10 maluliyet üzerinden davacıya gelir bağlandığı, bozma kararına uyularak yapılan yargılamada ise, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan alınan 13/11/2013 tarihli raporda davacının maluliyetinin fonksiyonel araz bırakmadan iyileştiği belirtilirken, aynı kuruldan alınan 01/12/2014 tarihli raporda meslek hastalığı tespit edilmediğinin belirtildiği, Adli Tıp Genel Kurulundan alınan 13/08/2015 tarihli raporda ise davacıda pnömokonyoz meslek hastalığı tespit edilmediği, maluliyet tayinine mahal olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu