Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlığını taşıyan 21. maddesinin birinci fıkrası, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuen tahsili koşullarını düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

    Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

      İhtisas Kurulunun % 28 olarak belirlenmiş olan malüliyet oranına itiraz etmediklerini ve bu oranı kabul ettiklerini belirtip, % 28 üzerinden malüliyet oranının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince istinaf yoluna başvurulan ilamda belirtildiği üzere; davanın kabulü ile, 01.01.1966 doğumlu davalı T3'ın 17.05.2005 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeniyle maluliyet oranının % 28.0 olduğunun tespitine karar verildiği görülmüştür. İlk Derece Mahkemesi hükmüne karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; YSK raporu ile Adli Tıp Kurulu arasındaki çelişkinin giderilmediğini bu şekilde kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına ve yeniden malüliyet oranı belirlenmesini talep etmiştir....

      Dosyanın incelenmesinden davacı sigortalının hastalığının meslek hastalığı olup olmadığının Kurum Sağlık Kurulu tarafından tespitinin uygun olacağının SGK İnceleme Raporunda belirtildiği ancak Kurumun bu yönde bir tespitine ve davacıda meslek hastalığı sonucu oluşan iş gücü kaybı oranının yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda tespit edildiğine dair bir bilgi ya da belgeye rastlanmamıştır. Kurumca davacıda oluşan hastalığın meslek hastalığı olarak kabul edilip edilmediği, kabul edildi ise davacıda oluşan iş gücü kaybı yasal prosedür çerçevesinde tespit edilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, malul olduğunun ve maluliyet aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının malul olduğu ve malullük aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile, çalışma gücünün en az %60 ını kaybetmiş olduğundan davacının malul sayılması ve 17.10.2008 günlü tahsis başvurusuna istinaden talebi gibi 02.11.2008 tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir....

          “İşverenin, Genel Sağlık Sigortalısının Ve Üçüncü Kişilerin Sorumluluğu” başlığını taşıyan 76. maddenin 4. fıkrasına göre; iş kazası ile meslek hastalığı, işverenin kastı veya genel sağlık sigortalısının iş sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi sonucu olmuşsa, Kurumca yapılan sağlık hizmeti giderleri işverene tazmin ettirilir. Somut olayda; davalı vekili istinaf dilekçesinde her ne kadar kazazedenin maluliyet oranına itiraz etmiş ise de davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı, diğer taraftan kazazedenin maluliyet oranının cevap dilekçesinde yazılı olduğu, davalı vekilinin ise maluliyet oranına 10.12.2019 tarihli duruşmada itiraz ettiği bundan önce dosya safahatında itirazda bulunmadığı, bu nedenle davacı yönünden usuli kazanılmış hak ortaya çıktığı sonucuna varılmakla davalı vekilinin bu yöndeki ve sair istinaf talepleri yerinde bulunmamıştır....

          Ayrıca, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölümlerde, bu Kanun uyarınca hak sahiplerine bağlanacak gelir ve verilecek ödenekler için, iş kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde kusuru bulunan hak sahiplerine veya iş kazası sonucu ölen kusurlu sigortalının hak sahiplerine, Kurumca rücu edilmez" düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda; davacının yolcu olarak bulunduğu aracın servis otobüsü olduğu, servis otobüsünün işçileri çalıştıkları işyerine götürdüğü esnada kazanın meydana geldiği, aracın yaptığı tek taraflı kazada davacının yaralandığı ve davaya konu edilen maluliyet durumunun doğduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafça davacıya SGK Başkanlığı tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması talep edilmiş ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından SGK Başkanlığı'na bu konuda yazı yazılmış ise de, SGK Başkanlığı tarafından gönderilen cevabi yazıda, sadece sigortalı tescil kayıtları ve iş kazası bildirim bilgilerinin gönderildiği görülmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı ve feri müdahil vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, %10,10 oranındaki meslek hastalığı maluliyeti iddiasında olan davacının maddi-manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, 28.343,12-TL maddi-7.000,00-TL de manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dosya kapsamından; Kurumca(SGK) davacının meslek hastalığı olan pnömokonyoz'a bağlı olarak %10,10 oranında sürekli iş göremezliğe maruz kaldığının belirtildiği, ATK 3....

              maden işçileri arasında dul bırakan hastalığı olarak anıldığını, bu hastalığın iyileşme ihtimali olmayan işçileri an be an süründürerek ölüme götüren ciğerlere toz ve kimyasal madde yapışması nedeniyle ciğerlerin giderek işlevini yitirmesi, büzülüp havası inmiş bir balon gibi sönmesi, hastanın nefes alma ve günlük faaliyetlerini dahi yapmakta zorlanarak oksijen tüpüne bağlı yatalak bırakıp öldüren bir hastalık olduğunu, müvekkilinin yakalanmış olduğu meslek hastalığı nedeniyle aynı işyeri çalışanı ve bu hastalığa yakalanan Ali Hasan Uyer'in vefat ettiğini, müvekkilinin bu hastalık nedeniyle psikolojisinin bozulduğunu, arkadaşının yakalandığı meslek hastalığı nedeniyle ölümünü gördüğünü, müvekkilinin meslek hastalığı nedeniyle işsiz ve en az %22 sakat vaziyette olduğunu, davacı müvekkilinin günlük faaliyetlerini dahi yerine getiremediğini, meslek hastalığının iyileşme imkanı olmayıp sürekli olarak artan nitelikte ve insanı ölüme götüren bir türde hastalık olduğunu belirterek, davanın kabulü...

              UYAP Entegrasyonu