için 83.626,34 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacı ... için 3.394,37 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacı ... için 2.594,18 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacı ... için 2.594,18 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacı ...'a velayeten ...'ın destekten yoksun kalma tazminat tazminatının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla davalı ... ... A.Ş'den tahsiline karar verilmiş, hüküm birleştirilen dosya davalısı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminatın tahsili istemine; birleştirilen dosya, destekten yoksun kalma tazminatının tahsili istemine ilişkindir....
Sigortalının mesleğini icrası sırasında sürekli tekrarladığı faaliyetlerden dolayı ya da icra edilen işin niteliği veya işin şartları nedeniyle mesleği ile bağlantılı olarak meydana gelen hastalıklar da sosyal güvenlik sistemi içerisinde bir sosyal risk olarak kabul edilmekte ve bu hastalıklar meslek hastalığı olarak nitelendirilmektedir. İş kazası ani bir olay olmasına karşın meslek hastalığı, belirli bir zaman dilimi içerisinde tekrarlanan bir sebeple oluşmaktadır. Meslek hastalığı, işin nitelik ve yürütüm şartlarından dolayı ya da işyerinin durumu dolayısıyla yavaş yavaş ortaya çıkan bir sağlık sorunudur....
Ödeme Tarihi Olan 16.10.2019 ödeme/hesap tarihi olarak esas alındığında; dava dışı tüm paydaşların hesaplanan Destekten Yoksunluk zararının 150.756,39 TL olduğu, yapılan ödemenin güncellenerek tenzili sonrası bakiye destekten yoksunluk zararının 55.747,95 TL olduğu, 16.20.2013 ödeme/hesap tarihi olarak esas alınarak yapılan hesaplamada tespit edilen destekten yoksunluk zararının yapılan ödemeden fazla olduğu, yapılan ödemenin hesaplanan zararı aşmaması yönünden rücuen talep hakkının yerinde olduğu bilirkişi raporuyla tespit edildiği anlaşıldığından, davanın kısmen kabulü ile 16.10.2019 tarihi esas alınarak yapılan 13.253,10 TL'nin davalıdan tahsiline dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 22/06/2018 tarih 2016/5 E - 2018/6 sayılı kararında, ana ve/veya babanın çocuğunun haksız fiil ve veya akde aykırılık sonucu ölmesi nedeniyle açtığı destekten yoksun kalma tazminatı davalarında, destek ilişkisinin varlığının ispatı için SGK'dan gelir bağlanması şartının aranmayacağı, destekten yoksun kalma tazminatı davalarında çocukların ana ve/veya babaya destek olduklarının karine olarak kabulünün gerektiği kabul edilmiştir.Destekten yoksun kalma tazminatı; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 53. maddesinin 3. bendinde düzenlenmiş olup, “Ölüm halinde ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıpların tazmini gerekmektedir”. Bu maddeye göre, haksız fiilin doğrudan doğruya muhatabı olmayan, ancak bu haksız fiil nedeniyle ortaya çıkan ölüm olayından zarar gören ya da ileride zarar görmesi güçlü olasılık içinde bulunan kimselere tazminat hakkı tanınmıştır....
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulü ile; poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla, 29.157,71 TL maddi tazminattan hatır taşıması nedeniyle takdiren %20 oranında indirim yapılarak neticeten 23.326,16 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Destekten yoksunluk zararının hesabında, müteveffanın gelirinin belirlenmesi, tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır....
Davacının ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığı, ölüm nedeniyle doğrudan davacı üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağı, dolayısıyla tam kusurlu araç sürücüsünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun, işletenin ve sürücünün desteğinden yoksun kalan davacıyı etkilemeyeceği, KTK ve kaza tarihinde yürürlükte olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin ve dolayısıyla sürücünün üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve destekten yoksun kalan davacı da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğuna göre, davalı sigorta şirketi zararın tamamından sorumlu olacağından, davacı davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecektir....
Davacının ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığı, ölüm nedeniyle doğrudan davacı üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağı, dolayısıyla tam kusurlu araç sürücüsünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun, işletenin ve sürücünün desteğinden yoksun kalan davacıyı etkilemeyeceği, KTK ve kaza tarihinde yürürlükte olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin ve dolayısıyla sürücünün üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve destekten yoksun kalan davacı da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğuna göre, davalı sigorta şirketi zararın tamamından sorumlu olacağından, davacı davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecektir....
Meslek hastalığı nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir. Somut olayda, davacının meslek hastalığına dayalı sürekli iş göremezliğinin tespit tarihi 28.08.2007 olmasına rağmen Mahkemece maddi hata sonucu 28.07.2008 tarihinden itibaren faize karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK'nın geçici 3. maddesi delaletiyle HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....
B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davacının sağlık rapor süresinin bitiminde izinsiz ve mazeretsiz olarak devamsızlık yapması nedeniyle iş akdini haklı nedenle feshettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir. C)Bozma ilamı ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemenin ilk kararı Dairemizin 11/03/2015 tarih ve 2013/14919 E., 2015/9974 K. sayılı ilamı ile; "...Davacının manevi tazminat talebinin dayanağı meslek hastalığı olup bu talebinin değerlendirilmesine ilişkin usul ve verilecek kararın temyiz mercii farklıdır. Bu nedenle manevi tazminat talebine ilişkin dava tefrik edilip ayrıca değerlendirilmelidir..." gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, bozmaya uyularak manevi tazminat talebi tefrik edilmiş, yapılan yargılama sonucu, davacının SGK'ya meslek hastalığı nedeniyle başvurusunun bulunmaması ve meslek hastalığından dolayı sağlığının bozulduğunu ispatlayamaması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davacı vekili temyiz etmiştir....
Maden işçiliği, yapılan işin yapısı ve niteliği gereği bünyesinde tehlikeleri barındırmakta olmakla meslek hastalığı sonucu oluşan % 7,2 fark maluliyet nedeniyle; 26/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararındaki esaslar da dikkate alınarak ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, kaybedilen çalışma gücü kaybı, davacının yaşı, davacıya daha önceki maluliyeti nedeniyle de manevi tazminat ödenmesi, meslek hastalığı maluliyetinin işverenin işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince almamasından kaynaklandığı da gözetilerek, kusur durumu ve kaçınılmazlık ile tazminatın genel ilkeleri de dikkate alındığında yaşadığı elem ve üzüntünün telafisi amacıyla davacı lehine 6.000,00- TL manevi tazminat takdir edilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. 1- Davanın KABULÜ ile; a) Davacının % 19 oranındaki meslek hastalığı maluliyetinin % 26,2'ye yükselmesi sonucu oluşan % 7,2 oranındaki fark maluliyeti nedeniyle...