Kaldı ki, 6098 sayılı Kanunun 55. maddesi de emredici bir hükme yer verdiğinden gerçekleştiği tarihe bakılmaksızın tüm fiil ve işlemlere uygulanmalıdır.Somut olayda, davacının geçirdiği kazanının kurum tarafından iş kazası olarak kabul edildiği ve SGK ve Yüksek Sağlık Kurulu tarafından verilen raporlarda davacının maluliyet oranı %35,2 olarak kabul edilmişken; itiraz üzerine Adli Tıp 3....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: HMK 355.maddesi gereğince istinaf nedenleri ile sınırlı ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Dava; meslek hastalığı fark maluliyet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: olayda müvekkilinin kusuru olmadığını, davacının müvekkili kurumda çalıştığı işyeri ve sanatının meslek hastalığı doğuracak nitelikte olmadığını, müvekkili kurumun maden ocaklarında meslek hastalığının önlenmesi için işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında her türlü tebbirlerin alındığını, istenilen manevi tazminatın fazla olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Dava, meslek hastalığı maluliyeti nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....
Hükmün, davacı Kurum ve davalı işveren avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremez duruma giren sigortalıya bağlanan gelir nedeniyle uğranılan kurum zararının tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa'nın 26. maddesidir. Meslek hastalığı, 506 sayılı Kanunun 11. maddesinde açıkça ifade edildiği gibi; işin niteliğine göre tekrarlanan sebepler veya işin yürütüm şartlarına göre ortaya çıkan hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleridir. Kusur incelemesi yapılırken, meslek hastalığının bu özelliği dikkate alınarak ve öteden beri uygulanan şekliyle yeraltı maden işyerlerinde çalışan sigortalılar bakımından 32 yıl formülü esas alınmak suretiyle belirleme yapılmalıdır....
Meslek hastalığı ile ilgili bildirimler üzerine gerekli soruşturmalar, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık iş müfettişleri vasıtasıyla yaptırılabilir. Hangi hallerin meslek hastalığı sayılacağı, iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesinin şekli ve içeriği, verilme usulü ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikte düzenlenir. Yönetmelikte belirlenmiş hastalıklar dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmaması hususunda çıkabilecek uyuşmazlıklar, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır." hükümlerine yer verilmiştir. Diğer taraftan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 58'inci ve 95’inci maddesinde meslekte kazanma gücü ve malûl sayılmayı gerektirecek hastalık veya arızanın bulunup bulunmadığının tespitinde izlenecek yol açıklanmıştır....
Mahkememizce dosya üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu, bilirkişi Hüseyin Aldemir tarafından düzenlenen 17/10/2020 havale tarihli hesaplama bilirkişi raporu ve ek raporu ile; sigortalının belirlenen %31,2 oranında meslekte kazanma gücü kaybı ve davalının %90 kusur oranı üzerinden 18.789,10 TL iş göremezlik dönem zararı hesaplandığı yönünde rapor tanzim edildiği anlaşılmıştır. Davacının kusur oranı, maluliyet oranı, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, dosyada bulunan tüm bilgi ve belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde; TBK: 50, 52, 58 ve TMK. nun 4. maddesinde düzenlenen hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak, davacının meslek hastalığına yakalandığı, bunda davalı iş verenin %90 oranında kusurlu olduğu, sabit bulunmuştur. Bu sebeple bilirkişi tarafından usulünce ve hukuka uygun olarak hesaplanan maddi tazminata hükmedilmiştir....
Davacının meslekte kazanma gücünü kayıp oranının 01.09.2013 tarihinde yürürlüğe giren Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği yerine 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre değerlendirme yaparak düzenlenen raporlara göre karar verilmesi isabetsiz olmuştur. Yapılacak iş, öncelikle Adli Tıp 3. İhtisas Kurulundan -01.09.2013 tarihinde yürürlüğe giren Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre- rapor almak, bu raporun Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporu ile aynı olması halinde şimdiki gibi karar vermek, eğer raporlar arasında çelişki oluşur ise Adli Tıp Genel Kurulundan 01.09.2013 tarihinde yürürlüğe giren Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre rapor alarak raporlar arasındaki çelişkiyi gidermek ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir....
Yargılamanın 13/07/2017 tarihli celsesinde davacı vekilinin dava dilekçesinde talep etmiş olduğu kıdem tazminatı ile ücret alacağı ve yıllık izin ücreti alacağının tahsiline yönelik işçilik alacaklarının tefrikine karar verilerek , eldeki davaya meslek hastalığı nedeniyle maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden devam edilmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; Davacı işçinin yakalanmış olduğu hastalığın meslek hastalığı olduğunu ve bu hastalık nedeniyle meslekte kazanma gücünden kayıp oranını kanıtlaması zorunlu olup, somut olayda davacının maluliyet işlemlerine esas olmak üzere kontrol muayenesine gitmediği, dolayısıyla davacıdaki rahatsızlığın meslek hastalığı olup olmadığı, meslek hastalığı ise meslekte kazanma gücünden kayıp oranı kanıtlanamadığından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir....
İhtisas Dairesinden alınan 27.2.2009 tarihli raporda davacının %26.2 oranında sürekli iş göremez duruma geldiğinin bildirildiği, davacı tarafından meslek hastalığı nedeniyle manevi tazminat istemi ile açılan Zonguldak 2.İş Mahkemesinin 14/04/2009 gün ve 2007/378 Esas, 2009/136 Karar sayılı ilamı ile Adli Tıp 3.İhtisas Kurulunun 27/02/2009 günlü kararı doğrultusunda davacının % 26;2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği kabul edilerek manevi tazminata hükmedildiği ve Dairemizin 19/01/2010 günlü kararı ile onanarak kesinleştigi, bu davada SGK tarafından YSK’nun 5.8.2008 tarihli raporu esas alınarak davacının meslek hastalığı sonucu %20 oranında sürekli işgöremez duruma geldiğinin kabulüyle 28.9.1972 yılında geçirdiği iş kazası sonucu %4,2 oranında sürekli işgöremez duruma geldiği de gözetilerek iki oran Balthazar formülüne göre birleştirilerek sürekli iş göremezlik oranı %23.36 olarak belirlenip gelir bağlandığı ve SGK’ca davacının %23.36 sürekli işgöremezlik oranı içinde meslek hastalığının...
hastalığı olmadığı tespiti olmamasına rağmen kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olduğunu, -Aynı rapor ile davacıda meslek hastalığı mevcut olduğu da tespit edilerek Kurumla uyuşmasa da maluliyet oranı belirlendiğini, bu halde verilen hükmün yerinde olmadığını, kurumları aleyhine ikame olunan dava sonucu verilen karar, bu haliyle kurumun hak ve menfaatlerine uygun olmadığını belirterek istinaf yoluna başvurulmuştur....