Davalı TEB AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle: davanın süresinde açılmadığını, davacının meskeniyet iddiasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, gerçekten uzak olduğunu beyanla haksız ve yersiz davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. Birleşen dosyada davalı Yapı ve Kredi Bankası A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle: davanın süresinde açılmadığını, davacının meskeniyet iddiasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, gerçekten uzak olduğunu beyanla haksız ve yersiz davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nce, İİK 128/a md gereğince kıymet takdirine itiraz davalarında yetkili mahkeme, kıymet takdirini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi olduğu, kıymet takdirinin talimat icra dairesince yapıldığı ve kıymet takdirine itiraz ve şikayetlerin de talimat icrasının bağlı olduğu icra mahkemesine yapılması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Silvan İcra Hukuk Mahkemesi'nce ise, Bursa 11. İcra Müdürlüğü'nce Silvan İcra Müdürlüğü'ne yazılan haciz talimatı ile kıymet takdirinin yapılmasının istendiği, bu talimat uyarınca konulan haczin "nokta haczi" niteliğinde olduğu, bu nedenle kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Kıymet takdirine itiraz istemine ilişkin olarak açılan davada Erdemli İcra Hukuk ile Ankara 7. İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kıymet takdirine itiraza ilişkindir....
İİK'nun 82/12. maddesi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbi olup, şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Somut olayda; borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazında, 03.09.2019 tarihinde kıymet takdirine yönelik keşif yapılmış olup, kıymet takdir tutanağında; Beyan veren borçlu T1 hazır olduğu ve imzadan imtina ettiğine dair şerhin mevcut olduğu dikkate alındığında, borçlunun haciz işleminden keşif tarihi itibari ile haberdar olduğu, öğrenme tarihine göre meskeniyet şikayetinin 20.09.2019 tarihinde 7 günlük süreden sonra yapıldığı anlaşıldığından, istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, şikayetin kısmen kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, davalı alacaklının istinaf talebinin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılarak şikayetin süre aşımından reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
İcra Müdürlüğünün 2021/3784 esas sayılı dosyasından kıymet takdiri raporu düzenlenmesinin talep edildiği ve satış kararı alınan İstanbul İli, Beylikdüzü İlçesi, Kavaklı Mahallesi, 960 parsel, blok A, 37 nolu taşınmaza meskeniyet şikayetinde bulunmuş ise de, haczin Bakırköy 8. İcra Müdürlüğünün 2021/3784 esas sayılı dosyasından konulduğu, yetkili icra mahkemesinin nokta haczi koyan esas icrası olduğu gerekçesi ile davacının meskeniyet şikayeti yönünden mahkemenin yetkisizliğine, Bakırköy 8. İcra Müdürlüğünün bağlı olduğu Bakırköy ilgili İcra Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğuna, karar kesinleştikten sonra, HMK 20. mad gereği 2 haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli yetkili Bakırköy Nöbetçi İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....
Bu durumda, her ne kadar taşınmazdaki 10/08/2018 tarihli haciz şerhine ilişkin meskeniyet şikayeti ve bu şikayete binaen verilen bir karar mevcut ise de, talebe esas alınan son haciz için meskeniyet şikayetinde bulunulmadığı, yukarıda da açıklandığı üzere her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından ve bu hak kullanılmadığından icra memurunun işlemi usul ve yasaya aykırı olmakla şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nin istinaf talebinin esastan reddine ilişkin 21.09.2021 tarih ve 2021/184 E. - 2021/2198 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA ve ... 9....
Davalı-alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlu hakkında yapmış oldukları takibin kesinleşmesi nedeni ile borçluya ait taşınmazın haczedilerek satışına karar verildiğini, borçlu tarafından kıymet takdirine itiraz edilmeyerek haczin ve kıymet takdirinin kesinleştiğini, davacıya taşınmaza işlenen haciz işlemi hususunda bilirkişi raporu ve 103 muhtıra tebliğ edildiğini, akabinde meskeniyet iddiasında bulunulduğunu, borçlu dışındaki kişilerin haczedilmezlik şikayetinde bulunamayacağını, 28/09/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre dava konusu taşınmazın değerinin 7.500.000,00 TL olarak belirlendiğini, haline münasip ev kapsamında olmadığını, borçlu olan bir kişinin borçlarını ödememek için lüks bir taşınmazda haline münasip bir evdir iddiasının yerinde olmadığını, İİK'ya göre borçların ödenmesinin asıl olduğunu beyanla, davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Bakırköy 4....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Kıymet takdirine itiraz istemine ilişkin olarak açılan davada Kemer İcra Hukuk ile Konya 6. İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kıymet takdirine itiraza ilişkindir. Kemer İcra Hukuk Mahkemesince, şikayete konu kıymet takdirinde uygulanan haczin Konya 3....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Kıymet takdirine itiraz istemine ilişkin olarak açılan davada Ankara 1. İcra Hukuk ile Iğdır İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, kıymet takdirine itiraza ilişkindir. Ankara 1....
Somut olayda, meskeniyet şikayetine konu taşınmazın tapu kaydına 20.03.2014 tarihinde haciz şerhi işlendiği, mahcuz taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporunun borçluya 09.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun bu tarihte haczi öğrendiği halde 7 günlük şikayet süresinden sonra meskeniyet şikayetini 22.09.2014 tarihinde yaptığı görülmektedir. O halde, mahkemece şikayetin süreden reddi gerekirken, işin esası incelenerek şikayetin kabulü ile haczin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....